Kağan
Sabah uyandığımda Zeynep yanımda yoktu. Zeynep diye seslendim ama cevap gelmedi evi aradım yoktu en sonda banyoya bakınca yerde öylece oturmuş ağlıyordu elinde de gebelik testi vardı. ''Onun gözünden düşen her damla gözyaşı benim kalbime saplanan bıçak gibiydi.
Kağ:''Zeynep'im bir tanem neden ağlıyorsun?''Zey:''Kağan ben özür dilerim. Beceremedim anne olamadım'' dedi.
Kağ:''Saçmalama ne özrü? Hem Allah'ın emri bu ne zaman olacağını kim bilebilir ki? Olmadı yeniden deneriz,bize de bahane çıkmış olur'' dedim gülerek. O da gülüp gözyaşlarını silmeye başladı. Elinden testi alıp baktım. Niye bakıyorsam artık, hiçbir şey anlamıyorum zaten. Ben ekrana bakınca iki çizgi gördüm. Bu ne şimdi? Ekranda hamilesin veya değilsin yazmaz mıydı?
Kağ:''hee demek iki çizgi olunca hamile değilsin demek'' dedim. Zeynep bakışlarını bana kaldırıp ne iki çizgisi dedi ve testi elimden alıp bakınca tekrar ağlamaya başladı. Ben de artık bozulmaya başlamıştım. ''Kızım ağlama artık bak kendini perişan ettin. Olmuyorsa olmuyor ileride olur artık'' dedim
Zey:''Lan gerizekalı hamileyim'' dedi.O anda inme indi bana sanki. Hamilelik bebek,baba olmak,anne oyuncak,süt aklıma çocukla alakalı şeyler gelmeye başladı bense dünyadan soyutlanmıştım. Zeynep'in tokatıyla gerçek dünyaya iniş yaptım. Ve gözümden o haberin güzelliğiyle gözyaşları akmaya başladı. ''Zeynep'im,hayat enerjim,evimin neşesi ben baba mı oluyorum'' dedim.
Zey:''Evetttt hem de çok iyi bir baba olacaksın eminim'' deyip sarıldı bana. Bense onun sarılmasıyla daha da huzurlu hissetmeye başladım.
Kağ:''Şimdi daha büyük bir aile oluyoruz biz.''
Zey:''Evet. Tamam haydi toparlanalım artık. Kaleliler kahvaltıya bekliyor'' dedi.
Kağ:''Böyle olmaz, hep onlar bizi davet ediyor. Haftaya pazarda biz onları davet edelim. ''
Zey:''bak bak Kağan sen daha şimdiden sorumluluk sahibi bir baba olmuşsun'' dedi gülerek.
Kağ:''Artık böyle.Sonuçta baba oluyorum kolay değil.''
Hazırlanıp çıktık. Konağa gelince baktım ilk gelen bizdik. Ardımızdan yeni yeni iyileşmeye başlayan Akif geldi.Hemen arkasında Karaca geldi. İlk başlarda bu kızı hiç sevmemiştim. Çok boş konuşuyordu. Ama sonradan düzeldi biraz galiba Akif'ten yardım mı ne alıyormuş neymiş ama etkisini göstermişti. Akif'te onunla iyileşiyordu artık daha düzenli uyuduğunu,uykularının biraz normale döndüğünü söylemişti bana. İkisi birbirine çok iyi geliyordu ama daha birbirlerine itiraf etmemiştiler. Onlardan sonra Hüseyin ile Rüya el ele geldiler ve günaydın deyip masaya oturdular. Bakın hele şu Hüseyin'e kızın sandalyesini çekiyor birde. Eskiden Hüseyin evlilik lafını duyunca Toma görmüş gösterici gibi kaçıyordu ama şimdi gelin görün ki üniversiteyi dereceyle bitirmiş bi bilgisayar korsanı ile evlilik planları yapıyordu. Daha sonra Yusuf ile Ece geldiler. Aileler tanışmıştı. Oradan yeni dönmüşlerdi. Aileler iyi anlaştıkları için moralleri yerindeydi tabii. Herkes geldiğinde klasik pazar kahvaltısına başlamıştık. Sohbette başlamıştı.
Ece:''Yaa işte böyle'' Yusuf'un dediklerini duyunca şoka girdim.Yus:''Ece anlatma bak.''
A:''Bırak anlatsın bizim gizlimiz mi var?''