Bonus Bölüm

1.5K 91 33
                                    

Safiye uyandığında, o günün kötü geçeceğini tahmin edebiliyordu. İçinde adlandıramadığı, hatta adlandırmaya korktuğu bir sıkıntı vardı. İçinin daraldığını, kalbinin olağandan daha yavaş çarptığını hissediyordu, başı ağrıyordu ve midesi bulanıyordu. "Gebeliktendir" diye düşündü kendi kendine, Mahfiruz'a gebeyken de hemen hemen aynı şeyleri yaşıyordu. Gece gördüğü karabasanlar, mide bulantıları, baş dönmeleri, içinin sıkılması; hepsini ilk gebeliğinde de yaşamıştı. İçten içe bunun gebelikten kaynaklanmadığını biliyordu ama kabul etmek istemiyordu.

Uzandığı yatağında diğer tarafa döndü, gördüğü manzara karşısında gülümsemeden edemedi. Selim ona dönük yatıyordu ve dudakları hafif aralık, gözleri ise kapalıydı. Küçüklüğünde, kendini bildiği zamanlardan beri Selim'i seviyordu. İlk başta validesi karşı çıkmıştı, "uygun değil" deyip kızını durdurmaya çalışmıştı ama yıllar geçtikçe Selim de onu küçük bir kız çocuğundan daha başka şekilde görür olmuştu. Selim'in de validesi elbette karşı çıkmıştı, bunu Sophie'nin küçük bir oyunu gibi düşünmüştü ama oğlunun kararlığına karşı kabul etmekten başka bir çaresi kalmamıştı. Safiye elini henüz çıkmamış karnına koydu, validesinin bu direncini hiç anlamamıştı o zamanlar. Sophie her zaman "sen de ana olunca anlayacaksın" diyordu, başka da bir şey demiyordu. Ne kadar saçma buluyordu bunu küçükken, "ne gerek var ana olmama?" diye düşünüyordu devamlı.

Lakin validesi haklı çıkmıştı, Mahfiruz'u ilk kucağına aldığı zaman onu canı pahasına koruyacağını, gülün dikeni batıp canını acıtsa tüm ormanı yakacağını anlamıştı. Evladını korumaya çalışmanın ne demek olduğunu çok iyi biliyordu artık. Yaşı kemale ermeye başladığı zaman, validesinin ne kadar güçlü olduğunu anlamıştı, kendini ve kardeşlerini korumak için neleri göze aldığını artık biliyordu. Zeyneb Asime, Kösem, hünkarın kardeşi Atike, Zülal Uğan ve nicesinin hakaretlerini, türlü oyunlarını çekmiş ve evlatlarına hiç yansıtmamıştı. Onları nefretle büyütmemiş, onların üstüne titremişti. Validesi, sadece evlatları için değil aşkı için de çok savaşmıştı. Safiye'nin gözleri hafiften dolmaya başlamıştı, hiç tanımadığı babası da validesine çok çektirmişti. Onu terk edip gitmiş, üstüne vatan hainliğinden yargılandığı için validesiyle kendisini de tehlikeye atmıştı. Validesinin yalvar yakarışları sonrasında hünkar onları affetmişti ama bu sefer de kardeşi Deli İbrahim ile evlendirmişti. Zeyneb Asime yine durmamış, validesine elinden gelen her kötülüğü, her hakareti etmişti. Ne zaman ki şehzade İbrahim tüm gerçekleri ortaya döküp, evliliklerinin yalan olduğunu, validesi ile hünkarın arasında aşk olduğunu söylemişti, işte o zaman tüm zorluklar kat ve katına çıkmıştı.

Gözlerini kapadı Safiye, validesini çok özlemişti. Hünkarının çok hasta olduğunu biliyordu, validesinin durumu tahmin bile edemiyordu. Kardeşi Mustafa hakkın rahmetine kavuştuğunda, validesinin de bir parçası o elim yangında gitmişti. O günden sonra validesi, eski validesi değildi. Selim sancağa çıkmadan evvel, validesinin en büyük destekçisi kendisiydi. Başka kimseyle konuşamadıklarını, ona anlatırdı. Ağlayacaksa bile Safiye'nin omzunda ağlardı. Ama artık o da yoktu, validesi tekti. Hüma'nın büyümüş olduğuna şükrediyordu ama Hüma kendisi gibi değildi. Kardeşi hırslıydı, soğuktu; validesi Hüma'ya hep "şu dilini tut" diye uyarırdı. Sevdiği adam, Zeyneb Asime'nin kızı Zülal ile evlendiğinde, gözünden bir damla yaş bile süzülmemişti, validesi ağlaması için yalvarmıştı. "Ağla, ağla da rahatla" demişti ama Hüma onun yerine buz gibi gözlerle duvara bakmıştı.

"Hayırlı sabahlar", Selim'in sesiyle gözlerini açtı ve bir çift siyah göze baktı. "Hayırlı sabahlar" dedi elini Selim'in yanağına koyup okşarken. Zeyneb Asime, Safiye'yi hiç sevmiyordu ve bunu göstermekten hiçbir zaman çekinmemişti. Ama Selim hep yanındaydı, validesine karşı çıkıp haremine almıştı. "Ben varım" diyordu, "biz varız". Selim göz pınarlarını ovuştururken, onu izledi. Her hareketini aklına kazımak istiyordu sanki Selim'i bir daha göremeyecekmiş gibi. Ama her gece yanyana yatıyorlardı, her sabah beraber uyanıyorlardı.

SOPHIE (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin