Son Top | bxb |

4- Ya Herro Ya Merro

Rüyasız ve huzursuz bir uykudan uyanıp gözlerini açtığında başucundaki saat öğleni gösteriyordu. Bugün gitmesi gereken bir antrenmanı olmadığı için bir kez daha yukarıdakine şükrederek yatağında doğruldu ve sırtını başlığa dayayıp yüzünü ovuşturdu. Yolunda gitmeyen hayatı sanki dünden beri iyice çığırından çıkmıştı ve Yasin buna engel olamıyordu. Olanları şöyle bir özetledi kendine: dört aydır takımdan alacağını alamıyordu, ne olur ne olmaz diye kenara biriktirdiği ile sekiz aydır hem kendini geçindiriyor hem kardeşine para yolluyordu ve son bir aydır o da suyunu çekmişti ve ah, kız kardeşi hamile olduğunu söylemişti.

Kız kardeşi hamileyim demişti.

Aklına türlü türlü olasılıklar geliyordu. Kardeşini korumak için yanında değildi, başına bir şey gelmiş ve sonucunda hamile kalmış olabilirdi, bebeği aldırmak istiyor ancak parası olmadığından aldıramıyor olabilirdi, illegal yollardan aldırmak istiyorsa bu iş için burada tanıdıkları vardı, bu sebepten Türkiye'ye gelmek istiyor olabilirdi. Veya bile isteye bebek yapmış da olabilirdi ki Yasin bu ihtimale tutunuyordu.

Hamile olduğu için kardeşini yargılamıyordu, bir anda böyle bir durumla karşı karşıya kalmak onu fazlasıyla şaşırtmıştı sadece. Kardeşinin açıklamasını merakla bekliyordu ve tabii ki ona izah etmesi için fırsat verecekti ancak dün gece bunu yapabilecek kafada olmadığından ona izin vermemişti.

Saat farkından ötürü kardeşi şimdi uyuyor olmalıydı, kendisinin de yapacak işleri olduğundan yataktan kalktı ve elini yüzünü yıkayıp kahvaltı bile hazırlamadan doğalgaz faturasını kaptığı gibi ödeme yapılabilen markete yollandı. Faturasını ödeyip Kazım Bey ile kısa bir sohbet ettikten sonra yeniden evine döndü ve yine bir şeyler yemeden doğruca banyo yaptı. Sıcak su tenine çarpıp yere dökülürken kendini düne göre daha iyi hissediyordu.

Banyodan çıkıp üzerini giydikten sonra kendine yiyecek bir şeyler hazırlayıp karnını doyurdu ve ortalığı toplamasının ardından ilgi bekleyen telefonuna uzandı eli. Bildirimlerini görünce gözleri bir an yuvalarından fırlayacak gibi olmuştu.

18 sohbetten 531 mesaj.

Instagram: 749 takip isteği, 419 mesaj.

Twitter: 1540 kişi tweet'lerinde senden bahsetti.

Twitter: 370 Direkt Mesaj.

Bu kadar bildirimin hepsine bakması fazla zamanını alacağından sadece Whatsapp mesajlarını kontrol etmeye karar vererek en çok mesajın olduğu gruba girdi. Onların da hepsini okumayıp sadece son birkaç yeni mesaja verdi dikkatini. Bu çocuklar iflah olmazdı.

*KSK Basket-5'i 1 Yerde*

Alper: Yasin bu saate kadar uyuyordum deme amk.

Yusuf: Uyur uyur arkadaş size ne yahu, yorulmuştur çocuk belki.

(13.55)

Alper: Yok uyusun da yani...

Mehmet: Aşkım uyandın mı, mesajlar mavi tik oldu?

Murat: Mehmet dalacağım sana en sonunda.

Mehmet: Homofobik misin Murat?

Murat: Ne alakası var amk, arkadaşlarımın birbirine aşkım canım demesini okumak zorunda mıyım? Başkalarına ne diyorsan de, Yasin'e bulaşma.

(14.02)

Mehmet: Anladım abi seni ben, bildiğin homofobiksin. Bundan sonra senin olduğun yerde konuşursam ne olayım.

Yusuf: Beyler kavganız bittiyse konuya dönebilir miyiz artık çok yüksek müsaadenizle?

Alper: Aynen amk.

Yasin oflayarak konuşmaları okudu. Murat'ın verdiği tepkinin nedenini biliyordu ama gidiş yolunun yanlış olduğunun da farkındaydı. Mehmet'i tek bırakmak da istemediğinden onun oyununa ayak uydurarak arkadaşlarına yanıt yazdı.

Yasin: @Mehmet Uyandım hayatım.

(14.05)

Alper: Ooo sabah-ı şerifleriniz hayrolsun amk, iyi uyuyabildiniz mi Yasin Bey hazretleri?

Yasin: Alper kaşınma.

Yusuf: Yasin sen boş ver bu andavalları, konuştun mu Hüseyin abiyle onu söyle?

Yasin: Aradım ama açmadı, geri de dönmedi. Müsait değildi herhalde.

Mehmet: @Yasin'im Bir daha arasaydın ya oğlum.

Yasin: Adamı rahatsız etmek istemedim bir daha oğlum ya, dönebilecek vaziyette olsa dönerdi zaten. Demek ki gerçekten meşguldü adam.

Murat: Bir de Yasin'im diye kaydetmiş davar. :)

Yusuf: Murat bir sus artık, yeter.

Alper: Eee yani şimdi sonuç ne, gerçek mi bu söylentiler değil mi amk?

(14.10)

Yaklaşmakta olan yaklaşıyordu, saklamanın anlamı yoktu. Yasin de ya herro ya merro diyerek bombayı gruba bıraktı.

Yasin: Benden duymuş olmayın ama gerçek.

Mesajı yazdıktan sonra sohbetten çıkıp sohbeti sessize aldı ve Murat'ın penceresine girerek ona mesaj yazdı.

Yasin: Murat akşam işin yoksa Beleş'e gelir misin?

(Görüldü, 14.18)

Murat: Gelirim elbette kardeşim. Kaçta buluşalım?

Yasin: 8 buçuk iyi mi?

Murat: Tamamdır, görüşürüz kardeşim.

Yasin: Görüşürüz.

(Görüldü)

Yasin, gelmeye devam eden bildirimleri temizleyerek Murat ile buluşmadan önce sakin birkaç saat geçirmek adına odasına yönelip yatağına kuruldu ve kitabını alarak kaldığı yerden okumaya devam etti.

-------------

Aferin Yasin oku, Minnie gibi olma. Kısa oluyor bölümler biliyorum ama ne yapayım bu kadar çıkıyor jdjkfhsk belki yazmaya devam ettikçe açılırım. Umarım açılırım yani çünkü saçma bir biçimde bağlandım şu an kendi karaladığım hikâyeye. Burada da kendi kendime konuşup duruyorum ama olsun okuduğunuz için teşekkür ederim. <3<3<3<<3<3<3