44- Evliliğe ilk Adım

5.3K 352 57
                                    


Bir şehirlerarası otobüsün tekli koltuğunda oturup sessizce dışarıyı izliyordum. Üzerimde tüm haftanın yorgunluğu varken içimde de evde bizimkilerle özellikle de babamla yapacağım konuşmanın stresi sarmıştı. Ona Yusuf'u anlatacaktım. Aşık olduğum adamı. Sıkıntılı bir nefes bıraktığımda bakışlarımı dışarıdan çekip koltuğa yaslanıp tavana bakmaya başladım. Gözlerimi kapatıp üzerimdeki gerginlik azalsın diye başka şeylere odaklanınca bu haftanın yoğun geçen anıları dolmuştu zihnime.

Yusuf'un mesajını aldıktan sonra bizimkilere haber vermiştim ve tabii ki verdiğim günden beri bizim evde bir hazırlık fulyasının başladığını da biliyordum. Sürekli ya annem ya da abla arayıp tüm haftayı stres altında geçirmeme sebebiyet vermişlerdi. Bunların yanın da okulda ise çok güzel gelişmeler olmuştu. Kadir'e babasının futbol oynamasına izin verdiğini bahsettiğim o anda öğrencimin gözlerindeki o parlamayı hiçbir zaman unutmayacaktım. O an yaşadığı sevinç, bu mesleği bir kez daha niye seçtiğimi bana hatırlatmıştı. Tabii iş sadece Kadir'e haber vermekten ibaret değildi. Müdür yardımcısıyla konuşulması onlardan izin alınıp kulübe gidilmesi gibi bir sürü iş vardı. Ama müdür yardımcımız beni pek sevmediğinden yanına ben gidersem izin vermeme ihtimalini göz önüne alıp Kadir'in de izniyle durumu birçok yeri kendimize saklayarak Meltem'e anlattık. Meltem bu konuşmanın ardından Kadir ile yalnız bir konuşma gerçekleştirdikten sonra müdür yardımcımız Doğan bey ile konuşmaya gitti. Gerekli işlemlerin ardından beden eğitimi öğretmeni, Kadir ve ben kulübe gittik. İlk başlarda orada da bir sıkıntı çıksa da sonunda amatör takıma girmeyi başarınca iş bizden çıkmıştı. Bundan sonrası tamamen onun yetenekleri ve çalışmasıyla gelişecek bir şeydi. Ardından Kadir'in birer ikişer açıklanan sınavlarını da takip ettiğim de hepsinde bir artış vardı. Notlarının hepsine mükemmel diyemezdim ama onun çabasını gördüğüm için mutluydum.

Bu olayın dışın da bir de gençlik ve spor bakanlığının düzenlediği bir proje vardı. Sigara içmeyen öğrenciler ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda bazı kulüplere katılabilecek ve bu doğrultu da onlara eğitim verilecekti. Meltem bu proje üzerine epeyce bir çalışmış, ardından da öğrencilere bir haftalık tatile girmeden önce duyurusunu yapıp tatil dönüşü sigara içmeyen kişileri bu kulüplere kaydedecekti. Ve bu projenin asıl amacı da sigara içen ama bırakmak isteyen öğrencileri tespit edip onları bedensel, zihinsel veya estetik açıdan bir işle meşgul edip sigarayı bırakmalarını kolaylaştırmaktı. Meltem bu projeyi tüm öğretmenlere açıkça anlattıktan sonra sınıflarımız da sigarayı bırakmayan isteyen öğrenciler olursa kendisine başvurmamız gerektiğini söyledi. Bende bunun üzerine Samet ve Vural'ı karşıma alıp bırakmak isteyip istemedikleri hakkın da konuştum. İkisinden de kesin bir yanıt alamasam da yine de kafalarının karıştığını görebiliyordum. Hem belki sınıftan ve okuldan o kulüplere katılıp da geziye çıkanları, dağa tırmananları, voleybol, basketbol, futbol oynayanları, herhangi bir müzik aleti çalanları vb. gibi durumları görünce fikirlerinde belki bir değişiklik olabileceğini düşünüyordum.

Bunun ardından ise çocuklara okumaları için verdiğim kitapların özetini dinlemekle bu haftayı doldurmuştum. Ve okuyan ile okumayanı, internetten özetini bulup okuyanı o kadar kolay anlaşılıyordu ki ama onlara sorsan kendilerini çok zeki zannettiklerinden benim anlamayacağımı sanıyorlardı. Ama her şey açık bir şekilde ortadaydı. Bu yüzden sinema biletini kazanan sadece 8 kişiydi. Onlara bugün sinema biletlerini dağıttığım da önümüzdeki bu bir haftalık tatil de güzelce gidip izlemlerini söylemiştim. Malum yeni bir uygulama gelmişti. Ve artık yarı yıl tatiline girmeden önce okullar bir hafta tatil oluyordu. Biz de tam olarak şimdi o tatilin başlangıç günündeydik.

Düşüncelerim haftanın kritiğini yaparken muavinin AŞTİ'ye girdiğimizi haber vermesiyle çıkarttığım mantomu giymeye koyuldum. Otobüs durduğunda sırt çantamı alıp indim. Hemen terminalin içine girip karşı tarafa geçtiğim de ücretsiz servislere binip sıhhiyeye geçtim. Oradan da otobüsle eve geçtiğim de küçük bir kalabalık beni karşıladı. Ve tüm evden temizlik kokuları geliyordu.

Tevekkül-ü AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin