28'🩸

527 24 2
                                    

Kal demem onu mutlu etmişti. Ben alay etmesini ya da sorgulamasını beklerken o elinde birayla usul usul bana doğru yürümeye başlamıştı.

"Neden?" diyerek tam karşımda durmuştu.

Biramdan bir yudum alıp ona baktım.

"Ben bu evde tek başıma kalamam."

Anında kaşlarını çatmıştı.

"Neden?"

"Sorgulamasan."

"Beni istemiyorsun sanıyordum."

"Konu istemek ya da istememek değil. Bu evde kalmak zorundaysam yanımda biri olsun."

"Bana bir sebep sunmalısın."

"Zorunda mıyım?"

Gülümseyerek başını salladı.

"Aynen öyle."

Biramdan koca bir yudum daha alarak ona baktım.

"Travmam var."

"Nasıl bir travma?"

Bir kez daha yudumladım biramı.

"İtalya'da ki villalarda iyi anılarım yok."

Kaşlarını bir kez daha çatarak bana daha çok yaklaştı.

"Anlat bana." dedi güven vermeye çalışarak.

Anlatması bile kötüydü, o günleri zihnimden silmiştim. Sanki hiç olmamış gibi hayatıma devam etmiştim ve beynim otomatikmen yarısını silmişti zihnimden.

Zorla yutkundum ve ardından büyük bir yudum daha aldım. Ona güvenmiyordum.

"Sana anlatacağımı düşünmüyorsun değil mi?"

"Anlatmazsan seninle kalmam."

Omuz silktim, ona yalvarmaktansa korkumla yüzleşirdim daha iyiydi.

Biramdan bir yudum daha alıp yere atladığımda göğsü ile çarpışmıştım. Geri çekilmek istediğimde ise belim taşa değmişti.

Onunla mutfak taşının arasına kaldığımı fark ettiğimde umutsuzca başımı kaldırıp ona baktım.

Gözlerimin içine bakıyordu, derin ve ince bir bakıştı.

"Çekilir misin gideceğim."

Sözümün aksini yaparak bana doğru daha çok yaklaşmıştı. Üzerime doğru eğildiğinde geriye doğru eğmiştim kendimi.

Sırtım neredeyse mutfak taşına değmek üzereydi. Gözlerime bakmaya devam ederken dudaklarını ıslatmış ve dudaklarıma bakmıştı.

"Anlat bana, dinlemek bilmek istiyorum."

Sesi çatallaşmıştı, yükseldiğini sadece sesinden değil bakışlarından da anlamıştım.

"Zoraki misafir olan benim ve evin sahibi olarak senden birşey rica ettim. Sense şart koştun ve bende kabul etmedim. Bu durumda gitmek istiyorsan kapı orada çünkü sana anlatmayacağım Emre zorlama."

Nefes almadan tek seferde konuşmuştum. Çünkü nefesimi yüzüne verirsem dudaklarımı esir alacağından korkmuştum.

Ellerini iki yanıma mutfak taşına dayamış ve yüzüme doğru daha çok eğilmişti.

"Tamam o zaman gece ki sorumu yanıtla."

Kaşlarımı çattım, dünkü soru?

"O adamla aranda birşey geçti mi ya da hala aranızda birşey var mı?"

TUTUNAMAYAN ELLER🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ III)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin