Ayaz eve geldiği anda onu canlı kanlı karşımda görmek kanımı dondurmuştu. Aras ile kısa bir sarılmanın sonunda oturulmuştu.
Gümüş bize içecek birşeyler hazırlarken Ayaz'ın bakışları bana dönmüştü.
"Kolun nasıl oldu?"
Yerdeki bakışlarımı ona çevirdim. Yüzünde ki mutluluk beni kahrediyordu.
"Öldüğünü sandık." dedim ve ardından zorla yutkunarak devam ettim.
"Sadece biz değil o da öldüğünü sandı."
"Haktan başlama kardeşim-"
"Neye başlamayım Aras anlamadım?"
Öfke usul usul bedenime işlemeye başlamıştı bile. Kardeşimin yaşaması beni mutlu edememişti. Evet o yaşıyordu ama Zola sayesinde.
"Ben anlamadım ne demek istedin? Ölmediğimi gördüğün halde gelip sarılmadın bile, bir sıkıntı mı var?"
"Seni biz kurtarmadık Ayaz, seni kim kurtardı biliyor musun?"
Ayaz'ın kaşları çatarken Aras araya girmişti.
"Bunlar şu an konuşulacak mesele değil Haktan."
Bir hışımla ayağa kalkıp elinde tepsiyle gelen Gümüş'ün tuttuğu içeceklere vurdum.
"Şimdi konuşulması gereken bir mesele! Senin nerede ve kiminle olduğunu bulan ve kurtulmana en büyük yardımı eden kişi Zola'ydı!"
"Haktan!"
Aras ayağa kalkıp üzerime yürümek istediğinde Ayaz aramıza girerek sakince cevap vermişti.
"Tamam gerginlik yaratmayın. Madem Zola bana yardım etti o zaman çağır ve ona teşekkür edeyim. Bu kadar gereksiz gerilme de olmasın."
Sinirle gülerek elimi çeneme bastırdım.
"Sorun da burda Ayaz, seni kurtarabilmek için Zola'yı kurban etmek zorunda kaldık."
"Ne?"
"O koyduğumun çocuğu Zola'ya saplantılı ve seni istiyorsak onun peşini bırakmamız istendi!"
Yemek masasına doğru giderek sinirle ellerimi masaya vurdum.
"Bir dakika, bir dakika..."
Ayaz arkasını dönüp ikizine baktı.
"Saplantılı dediği kişi umarım Emre değildir."
Öfkem daha da artmıştı.
"En başından bu yana biliyordun değil mi?"
"Anlamadım neyi?"
"Liderin Emre olduğunu."
"Bunu nereden çıkardın?"
"Sana Emre'den bahsedilmedi sadece saplantılı denildi. Senin aklına ise direkt Emre geldi."
"Bence sen o kıza karşı birşeyler hissettiğin için bana sarıyorsun."
Üzerine doğru yürüyüp yakasına yapıştım.
"O zaman nereden biliyorsun lan!"
Beni kendinden sertçe iterek o da bana bağırmıştı.
"Beni kaçıran o olduğu için! Kaçırıldıktan sonra beni görmeye geldiği için!"
"Yalan söylüyorsun Ayaz."
Gümüş sonunda konuşmaya dahil olmuştu. Bütün bakışlar ona çevrilmişti.
"Zola'nın anlattıklarına göre olay yerinde bir saat düşmüş ve o saat de ikizinin söylediğine göre sana aitmiş. Zola Emre ile randevuya çıktığında konusu açılmış ve sorduğunda çok değer verdiğim birinin hediyesi demiş. Zaten bu sayede seni kaçıranın Emre olduğunu anladık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTUNAMAYAN ELLER🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ III)
Roman pour Adolescents"Sana dokunamam." dedi ellerini ellerimin arasından çekip. "Ne? Neden?" "Sana dokunamam çünkü kalbim sana ait değil." ...... "Bana dokunma." dedim korkuyla. "Sana söz veriyorum sen istemeden sana dokunmayacağım." Arkadaşının ölümünden sonra iki aşk...