"Tamamdır arkadaşlar dağılabilirsiniz!"
Patron alkışlayarak mesaimizin bittiğini söylediğinde arka tarafta rahat bir nefes verdim. Gerçekten yorucu bir işti fakat işimi seviyordum.
Arzu olduğu zamanlar daha bir keyifli olsa da o artık evleniyordu. Geç bile kalmışlardı.
Giyinme odasına girip üzerimdeki elbiseleri çıkarmaya başladım.
Savaş ağabey o kadar inatçıydı ki evliliklerini iki sene erteletmişti. Bahanesi ise kızıyla raz daha vakit geçirmekti. Ateş kanser olmuştu Savaş ağabeyin karşısında.
Ne zaman nikah tarihi alsalar ortalığı birbirine katmıştı. Dilay abla bile ikna edememişti Savaş ağabeyi. Kızına aşık bir babaydı o.
O kadar zamandan sonra sonunda zar zor kabul etmişti. Arzu ailesinden fazla uzakta yaşamak istemediği için bir kaç ev ilerisinde ev tutmuşlardı.
Eşofmanlarımı giyinip giyinme odasından çıkarak çantamı aldım dolaptan. Saat akşam dokuzdu ama bebişi görmek istiyordum.
Evet Zeynep ablanın bir kızı olmuştu. İsmi de Alina'ydı ve Kerim ağabeyin kız versiyonuydu.
Henüz bir yaşındaydı ama o kadar tatlıydı ki bir günümü Alina'sız geçirmek istemiyordum.
Eşyalarımı toplarken Nur yanıma gelmişti.
"Çok güzeldi, özellikle Zola. Harikaydın bugün."
Çantamın içine malzemelerimi koyup Nur'a döndüm.
"Teşekkür ederim canım, sende harikaydın."
Saçlarını geriye atarak kendi kendine havalanmıştı.
"Ay neyse yarın ki doğum günü partime geleceksin değil mi?"
Anında yüzüm düştü, yarın Arzu'nun düğünü vardı. Nur ile aynı güne denk gelmişti.
"Zola? Ne oldu birden yüzün düştü."
Nur yüzümün düştüğünü fark edince hemen omzuma dokundu.
"Neden yüzün düştü?"
Çantamın fermuarını kapatıp Nur'a baktım.
"Yarın Arzu'nun düğünü var. Doğum gününe katılamayacağım."
"Sen ciddi misin?"
Başımı sallayarak çantamı omzuma taktım.
"Arzu'nun adına sevindim ama gelemediğin için çok üzüldüm, senin gibi enerjisi yüksek birine ihtiyacım vardı."
Gülümseyerek koluna dokundum.
"Üzülme bende sonraki gün kutlarım."
Nur zorla gülümsemişti, yapmacık bir gülümseme olduğunu hemen sezmiştim.
"Neyse yapacak birşey yok, yarın öğlen görüşürüz."
Gülümseyerek gidişini izledim. Nur'u fazla sevmezdim. Çünkü samimiyeti bana yapmacık gelirdi. Arzu gitmeden önce onunla takıldığım için bana ters giden çoğu kız vardı ve onların arasında benimle anlaşabilen tek kızdı fakat samimiyeti fazla yapmacıktı.
Belki de bana öyle geliyordu.
Arzu'dan birşey öğrendiysem o da kendimi kimseye sevdirmek için çabalamamaktı. Bu yüzden benimle konuşanla konuşuyordum.
Giyinme odasından çıkıp garajın kapısına açılan çıkışa ilerlemeye devam ederken telefonumu çıkartıp Arzu'ya mesaj attım.
'Üzerimi değiştirip hemen geliyorum.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTUNAMAYAN ELLER🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ III)
Roman pour Adolescents"Sana dokunamam." dedi ellerini ellerimin arasından çekip. "Ne? Neden?" "Sana dokunamam çünkü kalbim sana ait değil." ...... "Bana dokunma." dedim korkuyla. "Sana söz veriyorum sen istemeden sana dokunmayacağım." Arkadaşının ölümünden sonra iki aşk...