64'🩸

395 18 6
                                    

Eve geldiğimde ağabeyimin hala uyuyor olduğunu görmüş ve yorgun halde kendi odama dönmüştüm. Şule'nin zeki bir kadın olduğunu biliyordum ve bu işi kökten çözeceğine inanıyordum.

Eğer Gülce belasını başımızdan def edersek ağabeyim kendine gelecekti. Gerçi sadece o da yoktu ağabeyim ailemiz için de çok üzülüyordu.

Üzerimi değiştirip yatağıma uzandığımda telefonuma mesaj gelmişti.

Yattığım yerden doğrulup sırtımı yatak başlığına dayayarak oturdum. Dizlerimi kendime çekip gelen mesajı açtım.

Emre: Seni özledim.

Mesaj atmamasını söylememe rağmen ısrarla mesaj atıyordu. Ama hoşuma gitmiyor da değildi.

Zola: Sizin evin konumunu atsana.

Anında cevap vermişti.

Emre: Sen buraya kadar yorulma ben gelirim. Hem buraya gelmen senin için tehlikeli olur.

Zola: Şule ve seninle konuşmam gereken bir mevzu var Emre. Gelmem gerekiyor o yüzden.

Emre: Hayır dediysem hayır Zola. Ne konuşacaksan biz gelelim yanına.

Zola: Ağabeyim uyuyor ve mental olarak iyi değil Emre. O yüzden buraya gelmeniz sağlıklı olmaz.

Emre: Tamam o zaman ortak bir noktada buluşalım. Ev hapsinde ki evin adresini hatırlıyor musun?

Zola: Evet çıkıyorum şimdi.

Emre: Dikkatli ol bebeğim seni seviyorum.

Gülümseyerek telefonun ekranını kapatıp eşofman takımlarımı değiştirmeden arabamın anahtarını ve telefonumu alarak evden sessizce çıktım.

Saat altıya geliyordu ve hava henüz kararmamıştı. Hızlıca binadan çıkıp arabama binerek o eve doğru sürmeye başladım.

Bir yandan sürerken bir yandan da takip edilip edilmediğimi kontrol ediyordum. Bu durum canımı çok sıksada elimden bişey gelmiyordu.

O kadar kadın varken özellikle seçip beni bulmuştu. Ne zaman mutlu olacaktım anlamıyordum. Fakat bu buluşmalarımız da tehlikeli olmaya başlamıştı.

Orman yoluna girip sürmeye devam ederken telefonum çalmıştı. Arabaya bağlı olduğu için arayanın Arzu olduğunu görmüş ve arabayı durdurarak telefonu açmıştım.

"Efendim canım?"

'Zola nasılsın?'

"İyiyim ben asıl sen nasılsın?"

'Ben iyiyim ama seni merak ediyorum. Hamileliğim zorlaşmaya başladı. Yanına gelecek gücü bulamadım kendimde. Buraya uğrasan olur mu?'

"Ufak bir işim var ama kesinlikle uğrayacağım."

'Ne işin var?'

"Ateş anlatmadı mı?"

'Henüz gelmedi- Hah iyi insan lafın üstüne gelirmiş. Mutlaka bekliyorum seni kapatıyorum.'

"Tamam canım."

Telefonu kapatıp arabayı yeniden hareket ettirdim. Arzu onun yakınına taşınmama mutlu olacak tek kişiydi. Tabi ağabeyim de vardı çünkü İtalya'da ki evimizi özlediğini söylemişti. Ağlayarak...

Tam üstüne tıpkı İtalya'da ki evimize benzeyen bir eve taşınacaktık. Belki o süreçte başkalarıyla tanışabilirdi.

Bu düşünce beni mutlu ederken eve gelmiştim. Benden önce gelmiş oldukları belliydi. Evin bahçesinde iki araba park ediliydi.

TUTUNAMAYAN ELLER🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ III)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin