34- Koza

35 7 70
                                    

Ayhan aniden yere düştü ve Şenol yeğeninin yanına koşarak başını dizlerinin üzerine aldı. "Sakin ol oğlum. Gözlerin kapalı dursun ve derin derin nefes al. Ne hissettiğini çok iyi biliyorum. Bana güven. Geçecek. Hepsi geçecek." Şenol bir yandan diğerlerini izlerken bir yandan da hiç durmadan konuşarak yeğenini sakinleştirmeye çalışıyordu.

Ayhan'ın yere düşüşünü gören arkadaşları endişeyle onu izlemeye başlamışlardı. Neler olduğunu anlayamıyorlardı ama yine de ellerinde olmadan tedirgin olmuşlardı. Kaan hariç hepsinin içindeki güç hızla artıyordu. Bedenleri artık bu hissin etkisindeydi ama yine de kendilerini kontrol etmeyi başarabiliyorlardı.

"Nesi var onun?" diye sordu Kaan, Aras ile göz göze gelerek. Ayhan bitkin görünüyordu. Üstelik kısa süre önce gözlerinin ve hatta alnının parladığına şahit olmuşlardı. Tüm bunlar normal miydi? Ayhan ve tabii ki kendisi ile beraber diğer arkadaşları tehlikedeler miydi? Neler oluyordu?

Ne olduğunu çok iyi biliyordu Aras ama bunu diğerleri ile paylaşma konusunda emin olamıyordu. Aynı tehlike hepsi için geçerliydi. Güç onları ele geçirebilirdi ve bu bir kez gerçekleşirse, geri dönüşü olmayabilirdi. "Kontrol edemeyeceği kadar çok fazla güce erişti." dedi Aras en sonunda. Her şeyi bilmeseler de, bu kadarını bilmek haklarıydı. Tek tek hepsini inceledi. Güç onları esir almak üzereydi. Yapabildiklerine şaşırmak yerine, kendileri ile gurur duyuyorlardı ve her saniye daha fazlasını yapabilmek için fırsat kolluyorlardı. Onların suçu değildi hiçbiri. Güç böyle bir şeydi. Kendisi haricinde onu kontrol edebilecek tek bir insan oğlu bile yoktu dünya üzerinde. O yüzden, hepsine o sahipti. O zamana kadar da böyle olmuştu ama artık işler değişiyordu. Aras istemese de gücüne ortaklar ekleniyordu ve yavaş yavaş kendisini güçsüz bırakıyorlardı. Güç, Aras'tan uzaklaştıkça serbest kalıyordu ve kontrolsüzce dağılmak istiyordu. Aracı olanları ortadan kaldırmak pahasına etrafa yayılıyordu.

Eğer Şenol ve Burçak Ayhan'ı sakinleştirmeyi başaramasaydı, Aras'ın geriye tek bir çaresi kalacaktı. Ayhan gücün kontrolüne girmeden, onu öldürmek pahasına gücünü söküp almaya çalışacaktı. Yapabileceğine emin değildi ama ne pahasına olursa olsun deneyecekti. Burçak ve bebeğinin zarar görmesine izin veremezdi. İşte tüm bunları söyleyemezdi onlara. Birkaç saniye sessizce Ayhan'ı izledi ve "Güç onu aşmak üzereydi." diye ekledi sadece.

"Ya Burçak durduramasaydı onu?" diye sordu tekrar Kaan.

Aras bakışlarını yerde yatan Ayhan'dan alarak Kaan'a döndü ama hiçbir şey söylemedi. Gücün onlar için tehlikeli olduğunu daha önce söylemişti zaten. Bu tehlikenin neler olabileceğini açıklamasa da olurdu.

"Çıldırırdı." dedi Şenol yeğeninin saçlarını okşarken. Hepsi onu izliyordu. "Bu risk hepiniz için var." diye devam etti ve başını kaldırıp kendisini dikkatle dinleyen gençler ile göz göze geldi. Özellikle Sezgin ve Okan'ın durumu hiç iyi görünmüyordu. Birinin kulakları kıpkırmızı olmuştu, diğerinin de ellerindeki damarlar o kadar şişmişti ki, neredeyse derisini yırtıp dışarı çıkacaklardı. Şenol dönüp Burçak'a baktı ve onun hâlâ çiçeklerle kaplı olduğunu gördü. Aynı tehlike kızı için de geçerli miydi, bilmiyordu ama içinden bir ses onun güvende olacağını söylüyordu. "Kendileri gücü bırakabilecek gibi durmuyorlar." dedi yavaşça.

Haklıydı Şenol. Kaan hariç hiçbiri gücü kendisinden uzaklaştıramazdı. Eğer Aras araya girerse, hırçınlaşırlardı ve gücü ona bırakmamak için karşı çıkarlardı. Bunun sonu ölümlerine kadar gidebilirdi. Ama Ayhan örneğinde de olduğu gibi, eğer Burçak onları güçten uzak tutarsa, belki sakin karşılayabilirlerdi. Yine de emin olamıyordu. Meraklı gözlerle gücün asıl sahibine baktı.

Aras önce Şenol'a sonra da Burçak'a baktı ve başını onaylarcasına salladı. Burçak ellerini önce havaya kaldırdı ve üzerini kaplayan çiçeklerin hızla çoğalmasını sağladı. Ardından bir kolunu Okan'a, diğer kolunu da Sezgin'e doğru uzattı. Parmak uçlarındaki çiçekler hızla birbirleri üzerinde çoğalarak genç adamlara doğru ilerlediler. Onlara değdikleri anda ise Sezgin ve Okan'ın vücutlarındaki gariplikler normale döndü.

Cem'in OğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin