Bölüm 3

11.6K 277 0
                                    

  Başla sesiyle araba biraz yerinde saydıktan sonra hızla fırladık o an konuşmamız askıda kalırken şimdiden 3 arabayı geride bırakmıştım. Ilerde buyuk bir viraj olduğunu anımsadım o viraja erken girersem arayı açıp öne gecebilirdim. Yan gözle ona baktığımda eliyle koltuğu tutmuş yolu izliyordu. Viraja yaklaşınca sesimi duyabilmesi icin bağırdım. "Kemerini tak" , Bana dönüp alaycilikla konustu. "kemer korkaklar icindir", benj deli ediyordu, "Kemerini tak yoksa kafan patlayabilir.." Omuz silkmesiyle virajin başına gelmiştik benden günah gitti deyip el frenine asıldım bir anda araba yan dönmüş ve sürükleniyorduk arkamızdaki araçlar çarpma korkusuyla yavaşladığında videzi atıp arabayı toplayıp tekrar gazı kökledim. Tahmin ettiğim gibi 2 araba daha öne geçmiştik. Düz yolda tekrar fark attığımda konuşmaya karar verdi. "Ne yaptigni saniyorsun Ölüyorduk lan". "Sansliysan bu gun ölmeyeceksin, en azindan bu yarista sonra o bos kafani patlatabilirim".

       Son viraja yaklaştığmızda önümüzde bir tek abisinin arabası vardı genis ağızla bir sırıtmayla konuştu. "Buraya kadar bebek onu asla geçemezsin". "Bak koçum her seferinde büyük konuşuyorsun..." "Abimi tanırım asla izin vermez". "Beni tanımıyorsun ama". Umursamaz önüne döndüğünde kısa süren bir yol planı yaptım son viraj ve kısa bir düzlük vardı. Muhtemelen onu geçmem için tek şansım şaşırtıp yoldan çıkarmaktı...

        Viraja girdiğimiz anda arabaya arkadan yaklaşıp vuracak pozisyona geçtiğimde daha çok hızlanmak için viraja dar açıdan girdi. Bende tahminimde yanilmamanin avantajiyla genis alarak üzerine cikacak gibi surdum. iste o anda iki kardesin kapilari birbirine girmek uzereydi ki Serkan pes edip topraga dumeni kırdı. Sinsi sırıtışımla birlikte üzerimdeki keskin ve saskin bakislari hissediyorken bir anda denize ucmak uzere oldugumuzu fark edip yavaslamak icin el frenine asilip dumeni kirdim. Araba bu sefer kontrolum disinda savruluyordu. Gozlerimi kapatip son kez frenlere asilip dumeni kavradigimda araba degisik bir sesle durdu. Basimi saga cevirdigimde tek gordugum denizdi. Dusmemistik ama tam sınırda sans eseri durmustuk. Arabadan guc bela inerek yola yurudum. Bu sirada diger 5 araba coktan gelmis hepsi bize dogru yuruyordu. Serkan hizla yanima geldiginde ne oldugunu anlayamadan yakama yapisti.

-Ne yaptigini saniyorsun onu öldürebilirdin

Omzumu silkip yakamı kurtarip gözlüklerimi çıkardım. Hafif piç bir gülümsemeyle konuştum. "Seni uyarmistim, ama egolariniz oyle tavan ki beni dinlemediniz".

Bu sefer kardesi atıldı. "O hakli kurallara göre yarıştı kaçan sendin abi, bir kızdan kaçtın anahtarları ona ver ve gidelim"  Serkan sinirle ona bakarak bela verip anahtarlari bana uzattiginda almadan arkami dondum. "Gerek yok, kardesinin olsun, yurekli biri". Bu iltifati sadece eglenmek icin yapmistim. Saskin saskin bana baktiklarinda bir anda sren sesi duyuldu. Polisler geliyordu. Hizla arabaya kostugumda nasil girdigimi anlayamadan yanimda bir kapi daha kapandi.

"Hey sen burada ne yapiyorsun defol". "Kizim sur iste polisler geliyor". Vaktimin azaldigini anlayip hizla yola cikip otobana uzak bir yola saptim. Polis anonsu plakami okuyor saga cekmemi soyluyordu. O sirada 'Siktir' dedim. "Neler oluyor". "Bak kocum seni birakmak zorundayim yoksa basin belaya girecek", "Bana bir sey olmaz". "Hep inat olmak zorundamisin". Hizla ara sokaklara girerek sehir disina cikana kadar izimi kaybettirmeyi basardim. Bos araziye girmeden hemen telefonumu alip Galerideki Halil'i aradim.

- Halil hemen 3 km uzagindaki bizim tepeye gel birde araba bul acil.

Cevap vermesini beklemeden hizla arabadan inip, onuda zorla cikardim. Arabadan uzaklasmasini soyledigimde hala direndigi icin onu zorla cekerek agaca yaslayip elimle cenesini sıkıp baģırdım. "Bak oglum inan bana seninle ugrasacak vaktim yok sus ve burada bekle nasil bir belaya bulastigini bile bilmiyorsun."

Hizla arkami donup uzerimdeki bluzumu cıkardım. Mazot tankının içine soktuktan sonra çakmakla yaktığımda hızla koşarak ağacın arkasından onu çekerek daha uzağa koştuk. Saniyeler sonra araba bir patlamayla alev almıştı. Daha o neler olduğunu anlamadan bir Mustang gelerek dibimizde durdu. "Atla" dediğimde ilk defa sorgulamadan binmişti. Halik kısa bir süre yanan arabaya baktıktan sonra gülerek konuştu. " Yazık olmuş iyi para ederdi". "Bosver arabayi beni bara götür".  "Bu ufaklık kim". Bu sözlerini söyerken dikiz aynasindan ona baktigini fark etmistim. Ben cevap vermeden o söze girdi. "Ufak değilim ve adım Gökmen"

"Seninle ne isi var bunun". "Bir emanet" dedim bıkkın bir sesle.

       Bara geldiğimizde Halil hızla uzakaştı. Yanımda hala dikilen oğlana baktığımda gözlerini dikmiş bana bakıyordu. "Ne var". "Nasil bir isin icindesin sen". "burnunu sokmak istemeyecegin bir isin icindeyim ve simdi gitmelisin". Giderdim ama telefonum ve cuzdanim arabanla birlikte yandi." "Ne kadar sorumsuz birisin öyle". Omuzlarini silkip arkasindaki arabaya yaslandi. "Gel seni evine bırakayım baş belası". "Bana bir telefon borclusun.." Gozlerimi kısıp ona bakarak tısladım. Eger ceneni kapayacaksan yarin istedigin yere getiririm".

"Tamam" dedi umursamiyorum ifadesiyle.

          "Arabamin ustunden kalk ta icine bin". Sorgular gibi baktiginda bir BMW M3 ün üzerinde olduğunu fark etti. "Bu senin mi" Arabanin acma tusuna bastigimda isiklari yanip söndü. "Evet bin". Arabaya bindiginde hala gozu uzerimdeydi hissediyordum.

     Kisa suren sessizligin ardindan yola ciktigimizda ilk konusmayi yine o yapti.

"Sen kac yasindasin...."

Küçük SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin