Küçük Sevgilim

bolum 38

Hic bir sey yok ta ne demek ? Benim bu elbiseye kaç para verdigimden haberi var mıydı aceba?. Gözlerimi devirip bardagimdaki son içkiyi de kafama dikip bar taburesinden kalktım. Göz ucuyla Almahara'ya baktığımda kesinlikle güvenilir olmadığından emin olduğum biriyle flörtlesmekteydi. Gökmen'e bir dakika işareti yaparak uzanıp barın arkasından bir şarap açacağı aldım ve sivri burnunu kuzenimi yalamak üzere olan köpeğin önüne uzattım. 

"Baksana Selim beni özledin mi ?"

Mesajımı almasıyla arkasını dönüp uzaklasmasi bir oldu. Almahara oflarken ben onu kolundan tutarak yanıma çektim bu gece bela istemiyordum.

"O bir satıcıydı belayı çekmek zorunda mısın?"

Gözlerini pòrtlederek bana baktı ve sustu. Hah şöyle yola gel dedi ic sesim.  Gökmen bir bana bir Almahara'ya bakıyordu.

"Sormadan söyleyim Yeğenim kuzenim yada her neyse işte Almahara"

Gökmen elini uzatinca Almahara İsveli cilveli bir hareketle elini sıkıp onu öpmek için uzandı ki onu saçlarından tutup durdurdum.

Ingilizce olarak konusmam Gökmen'i şaşırtmıştı.

"O benimki seninkini bekle"

Mesajı alarak hemen cilveli bakışlarını normale çevirdi. "Hadi yürü" dedim sabırsız bir biçimde.  Gökmen burnundan soluyarak kalabalığın içinden vip bölüme yürüdü. "şimdi iki oldular" dediğini duymuştum. 

     Vip bölüme girdiğimizde Serkan iki kolununda altında iki sürtük le oturuyor daha çok yiyisiyordu. Burçin ve Ceren ikilisi. Bu kızlardan tiksiniyordum çünkü para için her şeyi yaparlardi. Beni görünce korkuyla dogruldular en son karşılaşmamıźda ikisinide bayiltana kadar dövmüştüm ama pişman değilim. Gözlerimle kapıyı göstermemle ayarlanıp kacmalari bir oldu serkan daha durun diyemeden cikmislardi.

    Almaharayı içeri çekip oturmasini söyledim , Gökmen o sinirli bakışlarla karşımda duruyordu."Bu gün içinde oturacak mısın?". Yerine oturup viskisini kafasına dikti ve serçe bardağını masaya vurdu. Almahara Serkan'a dik dik bakarken Serkan hala Gökmen ve beni süzüyordu.  Almahara'ya gülümsedigimde onun varlığını fark ederek hemen yana döndü ve beklediğim cümle 'Siktir'. evet insanların Almaharaya genel tepkisi buydu, çünkü şu anda bacak bacak üstüne atmış elindeki viski sisesini göğüslerine dayanmış Serkani süzüyordu. Tamamen sexy sıfatının beden bulmuş halindeydi. Kırmızı elbisesi yukarı hafif kırılmış her an açılacak gibi dururken o aksine daha rahat bir şekilde Serkan'a gülümsedi.  Bana baktığında dudaklarımla ve gözlerimle görevin demeye çalıştım. Komutu alınca gözünde parlayan ışıktan anladığım Serkan in basi beladaydi onu begenmisti ve Almahara bir seyi begenirse ondan istediğini alıp sıkılmadan vazgecmezdi.

        "Ee sana ayarlayacagi kızlar nerede?" dedim Gökmen'e sinirli bakarak. Oda aynı sinirle ickisini dökerek konuştu. "Gittiler az önce".

"neden aceba" dedim alayla. Serkan Almahara'yla konuşmaya çoktan dalmisti ve bizi umursamiyorlardi.

"Bu sinirin neden aceba? Beni arayip baska kızlar diyorsun geliyorum somurtuyorsun benim kızmam gerekmez miydi?"

"Sana gel diyorum ama çıplak gel demiyorum"

"Sacmalama lütfen"

"Herkes sana bakıyor ve bu hosuna mı gidiyor?"

"Herkesin bana baktığı yok Gökmen"

"Öyle mi nedense seni herkes tanıyor ama kızım"

"Kızım mı?  Nasıl konuştuğunu farkında mısın? Beni sorgulama demiştim sana ben buyum kabul edersen"

Icki sisesini  Almaharadan alarak -aldığımı bile fark etmedi- kafama dikip masaya bıraktım.

Tam kalkıp gidecektim ki kolumda bir el hissettim. "Gitme". Omzumun üzerinden ona baktığımda pişmanlık hüzün aşk hepsi yüzünde vardı.  Ben degismemek icin onu değişmeye zorluyordum bunu biliyor ama gururumdan kabul etmiyordum.

Ne olduğunu anlayamadan bir anda beni kendine çekip dudaklarını dudaklarıma bastırdı sanırım ihtiyacımız olan tek şey buydu. Aşkla tutkuyla körü körüne birbirimizin olmak...

      Vip odalarının en sevdiğim yanı kuşkusuz içeride ne bok yersen ye dışarı dan kimsenin görmemesidir, açıkcası şu an görselerde umursamazdim ama özel hayatımı göz önüne sermekde bana göre değildi özellikle seni herkesin gecenin kızı olarak çağırdığı bir mekanda.

       Öpüşlerì dudaklarindaki baskıyla sertesirken ellerimi saçlarına atıp onu kendime çektim bu yaptığım hosuna gitmiş olacak ki hafifce inledi. Bu inlemeyi sadece benim duymadığım kesindi çünkü serkan alaycı bir tonda yorum yaptı. "Yavaş olun gençler aile var"

Ona dönerek "aile derken" dedim, hafif pis bir sırıtışla kolunu Almahara nın boynuna atarak "biz" dedi. Gözlerimi devirip sırıttım. "Ne aile ama". Gökmen'den uzaklaştıgım için az önceki hormonsal durumum degismemisti onu istiyordum ama şu dakikadan sonra rahat değildim ben ve benim aptal özel hayat takıntılarım!!.

           Saat gece yarısını geçeli çok olmuştu yarın Gökmen'in okulu ve benimde o lanet okulda dersim vardı ona soylemeliyim evet kesinlikle ama söyledim mi Hayır...

        "Gençler evlere dağılın" dedim Almahara'yı Serkan'ın pencelerinden alarak pekte şikayetçi gözükmüyordu gerçi.

       Serkan itiraz ederken ona sus yoksa gebertirim bakışını atıp toparlandım. "Okulu olanlar var" dedim Serkan gülerek "o zaman siz okulunuza biz kalıyoruz" dedi.

     Gökmen siritarak "o okulu bitireli çok oldu" diye gözleriyle beni işaret etti. Serkan ne olduğunu anlayamadan Almaharayı alarak dışarı çıktım.

      Arabaya bindiğimizde Almahara büyük bir kahkaha attı. "Tanrım burayi sevdim"

"Burayi mi Serkani mı "

"Ben çirkin bir şey bekliyordum ama çocuk manyak"

"Burda biz ona taş diyoruz"

"taş ne demek"

"Çok sıkı yani sexy"

"Taş"... Bu kız türkçe konuşurken bile sexy olmak zorunda mı? dedi iç sesim. Genetiğini sevdiğim.

       Eve girdiğimizde kendimizi yatağa atıp kısa sohbetler yaptık daha çok Serkan ve Gökmen'e odaklî konusmaydı fakat bir saatide öyle yemiştik. Uyumak üzereyken telefonuma gelen mesajla irkildim. Ben bunu nasıl unutmuştum.
"Yarin koca bir gün sensizim lanet okul olmasa keşke".
Bensiz mi o kadar emin olma dedi iç sesim.
Lanet olsun.....