BUZDAN KALP 2 (gerçek hayat!) (Mafyanın aşkı.) -TAMAMLANDI-

11. (sır.)

    "Alışıyorum sanırım." Dedi ve namlu'yu alnıma yönlendirdi sedat. Rahatlıkla güldüm. "Sedat sen de mi kafayı yedin! Yapma!" Dedi vedat korkuyla. O sırada kasadaki gözüme çarpan cevher ile gülümsedim. "Vedat kasadakini eline al." Dedim sedat'ın namlu'yu indirmesini izlerken. Vedat kasayı açtı ve gördüğü şey ile bana baktı. Kafamı salladım. Aldı ve doğruldu. O da hafif olduğunu düşünmüş olmalıydı ki afalladı. "O elindeki şaheserin adı: Desert eagle 357. Öyle küçük silah diyip geçme. Çocukluğundaki plastik silahlara benzemez. Yaklaşık 1 veya 2 kilo civarındadır. Kullanımı zordur. 9 mermi kapasitesi vardır.." dedim vedat'ı izlerken.

Cem'e döndüm. "Hiç öyle bakma ben iyiyim böyle." Dedi ellerini kaldırıp. Güldüm. "Sana çanta vereceğim." Dedim ve kasanın içindeki çantayı alıp ona uzattım. "Ben para bekçisiyim sanırım." Dedi gülerek. Kafamı iki yana salladım. "Gel." Dedim ve yatakta bizi dehşetle izleyen ecrin'in yanına getirdim cem'i. Çantayı, açıldığı zaman ecrin'in de görebileceği şekilde koydum. Cem çantanın başına geçti ve yavaşça açtı demir çantayı. Kapağı tuttum ikisinin yüz ifadesini izlerken. Kutunun içinde silah seti vardı.

İkisinin de yüzü bembeyaz olunca kahkaha attım. "Cennet.." dedim gülerek. Cem silahı eline aldı ve kaldırıp inceledi. "En son çocukken görmüş gibisin." Dedim yanağımı tuttuğum kapağa yaslarken. "Çok belli oluyor sanırım." Dedi ve silahı bırakıp bıçağı aldı. Cem'in babası babamın yakın korumasıydı zamanında. Ama emekliye ayrılmıştı. "Bunlara alışmak zorundasınız." Dedim ve yataktan kalktım. Kadir'in kapının önüne bıraktığı valizleri içeriye taşıdım. "Peki bunun mermi kapasitesi ne kadar?" Dedi sedat. Alışmış gibiydi. Memnuniyetle cevapladım. "10 mermi kapasiteli kutu şarjör." Dedim ve evden getirdiğim silah bavulunu açtım. Silahları büyük kasaya yerleştirdim teker teker.

Bıçakları, dürbünü, mermileri ve daha birçok silahı.. hepsi ellerindeki silahları dolaba koydu. "Yemekler gelmiş.. kokudan anlaşılıyor. Kendi eviniz gibi takılın." Dedim 3'lü gruba. Hepsi gülümsedi ve odadan çıktılar. Bana kızsalar bile bana güveniyorlardı. Bu harika bir histi. Ecrin'e ilerledim ve yatağa çıktım. Ecrin bana sinirle bakıyordu. "Bana sinirlendin mi?" Dedim yanağını okşarken. Elini kaldırıp elimi ittirince afalladım. "Ellerin bağlıydı.." dedim ve arkasına geri koyduğu elini çektim kendime.

Bu iz.. bantı toka ile delmişti! Öğrenmiş olmalıydı bir yerden. Ağzındaki bantı çıkardı hışımla. Ve yaptığı salaklığın bedelini acı ile ödedi. Dudaklarını tuttu acıyla. Kahkaha attım. "Sen hayatımda gördüğüm en öküz varlıksın!" Dedi ecrin sinirle. Cebimdeki çakıyı çıkartıp ayaklarındaki bantı kestim. Çakıyı tekrar cebime koydum. Bileklerimden tutup yatağa yatırdım. "Dua et seni öldürmüyorum. Babamın tek bir kelimesine bakar." Diye fısıldadım dudaklarına. "Ben birşey yapmadım!" Dedi hızla. Tam ağzımı açmıştım ki.. "Efendim.. yeşim hanım arıyor." Nihat'ın sesi ile tüm hücrelerim gerildi.

"Siktir!" Diye tıslayıp yataktan kalktım. Ecrin doğrulurken ben ne yapacağımı düşünüyordum telaşla. "Efendim az önce mesaj attı. Sizi aradığını ama ulaşamadığını söyledi." Dedi Nihat bu sefer. "Öldüm ben!" Dedim ve ellerimi saçlarımdan geçirdim. "Yeşim kim?" Dedi ecrin kırgınca. Kimseyi umursayarak durumda değildim çünkü.. "yeşim hanım fatih bey'in kız kardeşi ecrin hanım." Kardeşim beni aramıştı. "Öldü de!" Dedim hızla. "Efendim yine video ile kanıt isteyecektir." Dedi Nihat. "Öldür beni o zaman! Onun diline düşmektense.. öldür beni!" Dedim yalvararak.

"Efendim konuşsanız." Dedi Nihat çalan telefonumu bana uzatıp. Ellerim titriyordu. Telefonu aldım ve yavaşça açtım. "Ağabey! Neden açmıyorsun telefonu." Dedi yeşim sinirle. Yeşim benden 4 yaş küçük kardeşimdi. (Fatih aradan geçen 1 yıl içinde 23 yaşına basmıştı.) "Ben.." dedim ve düşündüm. Ecrin'e döndüm. Bana şokla bakıyordu. Kardeşim olduğunu bilmesi gerekiyordu. En çok üçümüz oynardık küçükken. "Ben İstanbul'a geldim." Dedi yeşim. İyiki de 2 sene önce İstanbul'dan taşınmıştım. "Ben İstanbulda değilim. Artık başka zaman kardeşim." Dedim hızla.