İyi Okumalar...
Ve bazen söyleyecek bir kelime bulmak bile zor gelir insana...
Sena
Acının harmanladığı saatler ilerliyordu birbirinin ardından.Dedemin yüzündeki yıkılmışlığı görmüş sadece susmuştum.Bir kelime ısrafına el uzatmamıştım nedense.Dedem ve anneannem karşılıklı koltuklarda otururken ben odanın içerisinde kendime bir yer bulamamış ayakta dikilmiştim.Halbuki pek aşikar gerçek vardı ki odada boş kalan sandalyeler,koltuklar vardı.Yine de olmamış gibi kabul edip duruyordum öyle.Dedeme baktım,anlatmak istediğini bildiren bir bakış attı bana.Kafamı olumsuz anlamda salamakla yetindim sadece.Cenaze töreni bittikten sonra dedem kızının yanına gitmemiş buraya gelmişti.
Belki kızını o halde görmek istemeyişi yüzündendi buraya gelişi.Sormamıştım hiç.O da hiç söylememişti.
Belki de hali iyi değildi.Onunla ilgili hiçbir düşüncenin aklımda yer edinmesini istemiyordum, halbuki yine de yer ediniyordu.Garip bir durumdu.Benden nefret eden kadın için üzülüyordum.
Ne de olsa bir insanın acısıyla mutlu olacak birisi olamazdım.Her şeye rağmen.Dedemle aramızda geçen kısa konuşmada "kızım iyi değil..."demişti.Doğrusunu söylemem gerekirse kalbimde bir ağırlık oluyor bu cümleyi her duyduğumda.Aslında şu ağırlığın olması garip değil mi? Hatta olmaması gerekmiyor muydu?
"Mehtap Hanım."dedi dedem derin nefes alarak.Söylecekti,yüzündeki kararlı ifadeyi görüyordum şimdi.
"Dede...Biraz konuşsak olur mu?"dedim aceleyle.Sadece engel olmaya çalışıyordum kendimce.
Dedemin beni duymayışı ve konuşmaya devam etmesi şaşırtmıştı.Benim için bir anlam ifade etmeyen aile karşımda oturan yaşlı çift için çok değerliydi.Biliyor,görüyordum.
Aksinin olması garip olurdu belki de.Anneanemin çok şeyden pek haberi yoktu,dedemse her şeye rağmen sine geliyordu yaşanmışlığa.
Evlat sonuçta silip atılmaz ki bir kalemde.Ama lakin ben bir istisnaydım.
Dönüp durup geçmişin kapısına gelişimiz can yakıyor.Belki sorun bendeydi.Unutamayışım..
Her olayda mazinin zihnime üşüşmesi...Ne kadarda kaçsakta yüzleşdiğimiz geçmişimiz hep siyahtı.
O ihtişamlı renkle boyalıydı pek çok sayfa.Renglerin unutulduğu nice sayfa...
"Hayır..."
Anneannemin çığlığı evde yankılanırken dedem gözlerini kapatmış öylece duruyordu.
"Bir gün öğrenecektin Mehtap Hanım..."
Anneannem kollarımdan tuttup sarsmaya başladı.
"Yalan söylüyor di mi?"dedi yaşlı gözlerini gözlerimden çekmeyerek.
Sustum...
O ise daha fazla sarsmaya başladı.Anneannem aniden bayılmıştı.Dizlerimin üzerindeki başını okşadım,solgun yüzü yüreğimi sızlatmıştı.
Dedemin dizleri üzerine çöktüğünü fatkettiğimde "Dede söylememeliydin."dedim cılız çıkan sesime rağmen.Dedem burukça gülümsedi.
"İnan sonra öğrenirse daha kötü olacaktı."dediğinde "Bilmiyorum."dedim.
Anneannem gözlerini kırpıştırıp bir şeyler mırıldandı.Kendine geliyordu çok şükür.
Birkaç dakikanın ardından gözlerini açmış,boş boş etrafa bakındıktan sonra "Beni kızımın yanına götürün."demişti.
"Kızım..."
"Mehtap Hanım biraz toparlan sabah gideriz."
Dedem ayaklandı,odanın içerisinde bir o yana bir bu yana yürümeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Şans Daha/[TAMAMLANDI]/Karanlıktan Aydınlığa-1
SpiritualUçurumun kenarında bir genç kız. Sena. Tek bir şansı var ya o uçurumdan aşağı savrulacak,ya da bir yardım eli onu bu hayatın içinden çekip alacak. Ben Sena. Bu kocaman hayatta yalnızım. Hiçkimsem yok. Ne bir annem, ne bir babam, ne bir ablam, ne...