6-"Umut kırıntıları"

9.5K 557 30
                                    

İyi okumalar☺☺☺

Bazı şeyler geçmiş olsa da geçmiyor. Günler,aylar,yıllar,takvimler değişse bile geçmiyor.
Geçmiş yara gibi.
Belki eskisi gibi yaramız kanamıyor ama ,her gün sızlıyor o yara.

Melih.

Öz kardeşim beni anlamıyor.
Onun için geçmiş geçmişte kalmış ola bilir ama benim için öyle değil.
Acım geçmiyor işte.Belki yalnız kendim olsam böyle acı çekmezdim,ama kızım, Beyza'm
var.
Selma'nı kayıbetdiğim gün Beyza 2 aylıktı.
Kızım annesini hiç tanımadı,kokusun doyarak içine çekmedi hem de kim yüzünden madde bağımlısı birisi yüzünden.
Kendinde olmayan o kız ,Selma'nı göz kırpmadan öldürmüştü.
Bir bebeği annesiz bırakmıştı,bir ailenin mutluluğun yok etmişti.
Kızım günlerle annesinin kokusun arayıp,bulamadı.
Ağlamasını susturamadım,küçük bedeni kucağımda kıvranırken ben bir baba olarak çaresizdim.
Ne yapacağımı bilmeden sadece kızıma sarıldım.
Sanki o benden, ben de ondan güc aldık.
Biliyorum kader,böyle olmalıymış oldudu da.
Selma'nın ömrü o kadarmış.
Ama kızımı öyle görünce içim parçalınıyor.
Kızıma hem anne hem baba olmaya çalıştım.Yine de annesinin eksikliğini dolduramadım,dolduramamda.
Bir babanın çaresiz bırakan soru biliyormusunuz ne?

"Baba annem nerede?
Niye yanımda değil?"

Bu soruya cevab verecek bir kelime bulmak ne kadar zor.
Sesinizin çıkmaması,boğazınızdakı yumrunun konuşmanıza izin vermesi.
Ve gözlerinizin içine bakan bir çift kahve rengi göz.
Ne diye bilirsiniz ki?

Beyza'm tam 4 yıldı bu soruyu soruyor.
Ben her soruşunda ne diyeceğimi bilemiyorum.
4 yaşında çoçuğa ne diye bilirim ki?

İşte bu yüzden o'na yardım etmesini istemiyorum Ecrin'in.
O pisliği kulanmasaydı bende isterdim yardım etmesini.
Ama bu durumda asla izin veremem.
Ya kardeşime zarar vererse ya o da Selma gibi olursa.

Bunun olmasına izin veremem.
Ecrin bana zalim desin,kalbin taşlaşmış desin ,onu korumam için bu lazımsa varsın böyle olsun.







Sena

Saat gecenin 3ü ama beni uyku tutmuyor.
Uzun zamandı görmediğim beyaz tavana gözlerimi dikmiş öylece düşünüyorum.
Ecrin'in konuştuklarından sonra zayıf kalbime umut kırıntıları serpilmişti.
Hiç denememiştim bu bataklıktan kurtulmayı,belki kurtula bilirim,yeniden başlaya bilirim.
Ama gücüm yeter mi, mücadele edib kazana bilirmiyim savaşı?
Yoksa savaşı kayıbedib daha büyük yaralar mı alırım.
Telafisi olmayacak yaralar.
İşte hiç birşeyi bilmediğim gibi bunu da bilmiyorum.

İlaçların etkisiyle yorgun bedenim uykuya teslim olarken aklımda binbir soru gözlerim kapandı.

Gözlerimi açmamla Ecrin'nin gülümseyen yüzüyle karşılaştım.
O kadar güzel gülüyordu ki,insan onu görünce gülümsemek istiyordu.

"Merhaba Sena.
Bu gün nasılsın?"

"Daha iyiyim."

"Hadi hazırlanalım çıkış işlemlerini hal ettim."

"Ama..."

"Ama mama yok."

Ecrin elindeki poşeti almam için uzattı.

"Al bu kiyafetler senin."

"Ben kendi kiyafetlerimi giyerim hiç gerek yok."

"Gerek var Sena.
Hadi git üzerini değiş."

"Ben sana yük oluyorum böyle."

"Yük filan olmuyorsun.
Bunları sana hediye aldım.
Çok konuşma."

Bir Şans Daha/[TAMAMLANDI]/Karanlıktan Aydınlığa-1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin