67-"Ben anne olsaydım"

3K 212 14
                                    


Final bölümün saymasak son
6 bölüm...

Kulumsnm gulyaree bölüm sizler için inşaAllah beğeneceğiniz bir bölüm olur...


İyi okumalar...


Sena

Küçük kolundaki morlukları ilk gördüğümde inanmak istemedim.Parmak uçlarım titreyerek üzerindeki gömleği çıkardım.Ve iç burkan manzarayla karşılaşmam saniyelerimi aldı.Mor mor lekeler, bazıları solmuş ve iyleşmeye yüz tutmuştu.Morlukların üzerinde parmağımı gezdirdiğimde küçük kız geri çekmişti kendini.Canı
yanıyordu...

Sahi iyleşiyordu bazı yaralar? Ya asıl yaralar! Kalbinde,ruhunda açtığı derin yaralar? Küçük bir çoçuğun rengarenk hayaller dünyasına kara bir gölge gibi çöken ve her an varlığını acımasızca hissettirmekten çekinmeyen.Hiç bir çoçuğa el kalkar mıydı?
Tek çoçuklara değil...Kadına...yaşlıya...anneye...babaya...mazluma...gücsüze...
Ne için? Neden? Hangi maksatla? Güc gösterisi mi? Sakinleşme yöntemi mi? Acı çektirme şekli mi? Yoksa nefretini haykırmak mı?
Neydi amac? Neydi maksat?
Kadına,çoçuğa,yaşlıya kalkan o el!
Kaçmaya yer arayan çaresiz o insan...Kalbi ağzında atan...Şiddet görmekten beden,ruh sağlığını,doğmayan çoçuğunu kaybedenler...

Bir gün biter diye bekleyen ama her gün daha da bir artan acı!
Vahşilikleriyle gururlanan insanlar! Hep vardı ya böyleleri.Bazen görmezden geldiğimiz,bazen önemsemediğimiz ve bazen de sadece kendimizi düşüdüğümüz için sessiz kaldığımız.
Küçücük bir cana kalkan eli,hiçbir zaman vicdanını sızlatmaya neden olmadı...
Ve biz susduğumuz her saniye vicdanımız biraz daha körerdi...

Aceleyle gömleğini giydirdim.Ailesi bulunsa bile,onların yanında ne kadar güvenli olacaktı küçük kalbli kız?
Yatağın kenarından destek alarak kalktığımda küçük kızda yerinden doğrulmaya çalıştı.

"Ben hemencecik geleceğim."Arkamı dönüp odadan çıkacakken Beyza neşeli bir şekilde odaya geldi.Elindeki küçük oyuncağı salayıp "Babam bu oyuncağı çoçukken elimden bırakmadığımı söyledi." dedi yatağa doğru yürürken.

"Siz oynayın,ben geliyorum şimdi."

Oyuncağın çıkardığı sesler salona kadar eşlik etti bana.Salondan içeriye korku ve endişeyle girdim.Durumun vahamiyeti beni korkutuyordu.

" Melih..." dedim.
Gözleri kapalıydı.Kucağında kağıtlar sağ elinde kalem tuttuyordu.

"Uyudun mu?"

Uyusa da uyandıracaktım.Bilmesi gerekiyordu hatta polisin bile...Ya ailesi şimdi çıkıp gelse ve çoçuğu onlara verseler?

Gözlerini aniden açınca bir adım geriye attım.Uyuduğunu sanıyordum ama o bir anda gözlerini açmıştı.

"Uyuduğunu sanmıştım."

Kucağındaki kağıtları varlıklarını yeni farkettiğim dosyaların üzerine bıraktı.

Ne söyleyeceğini beklemeden buraya geliş nedenini dile getirdim.Kelimelere bile dökmek zordu bu durumu.

"Melih...Sanırım ailesi iyi davranmıyor çoçuğa.Vücudu yara içinde..."

Son söylediklerim kalbime ayrı bir batıyordu.

Bir Şans Daha/[TAMAMLANDI]/Karanlıktan Aydınlığa-1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin