One Hundred Twenty Six

545 47 60
                                    

"Ah Sebastian, sen bir meleğin ellerine sahipsin."

Bugün iş yerinde gerçekten çok yorulmuştum. Sebastian beni rahatlatmak için sırtıma ve omuzlarıma masaj yapıyordu. Ben koltukta yüz üstü uzanıyordum. Üzerime eğildi ve yüzüme baktı.

"Gözlerin kapanıyor. Seni bu kadar yoracak ne yaptın?"

"Hepsi zincirleme trafik kazasının suçu. Kaza yakın ve kalabalık bir caddede olmuş. Bir sürü yaralı vardı. Tüm gün oradan oraya koştum. Mola bile vermedim."

Anladığını belirtecek bir biçimde mırıldandı.

"Bu, akşam yemeğinde iştahının kabarık olmasını açıklıyor."

"Sen neler yaptın?"

"Sen gittikten sonra biraz evde takıldım. Sonra yakındaki bir müzeyi ziyaret ettim. Geri kalan vakti de kafede ve evde yemek yapmakla geçirdim..Mel, uyudun mu?"

Onu duyabiliyordum ama cevap vermeye üşeniyordum. Tekrar üzerime eğildi.

"Ya şimdi gözlerini açarsın ya da geceliklerini ben giydiririm."

"Açtım."

Tepkime güldüğünde gülümseyerek sırt üstü döndüm.

"Heryerim ağrıyor." Ellerimi ona uzattım. "Seb.."

Ne istediğimi anlamıştı. Ellerini sırtıma ve bacaklarıma sararak beni kucağına aldı.

"Sana hiç ağır gelmiyorum, değil mi?"

"Tüy gibisin."

Beni odaya götürüp yatağa bıraktı ardından banyoya girdi. Ben de fırsattan yararlanıp kıyafetlerimi değiştirdim ve yatağın içine girip onu beklemeye başladım. Birkaç dakika sonra o da geceliklerini giymiş, yatağa girmişti. Arkamdan omuzlarıma sarıldı.

"İyi geceler çiçeğim."

"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
I Need You | sebastian stanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin