Yorum ve oylarınızı unutmamanız dileğiyle iyi okumalar ♡
Kapıdan çıkıp yanıma gelen Atlas'a 'Ne alaka' der gibi baktıktan sonra yanıma oturuşunu izledim.
Tek kaşımı kaldırıp aynı anda kollarımı da karnıma sardım. Karnımı fark etmesini istemezdim. Tedirgince ona dönüp "Okulun bu kadar hızlı bir dedikodu ağı olacağını düşünmemiştim." dedim zoraki bir gülümsemeyle.
Gözlerini kısıp anlamamış gibi bana baktı. "Seni okuldan çıkarken görünce ne olduğunu sormak için geldim"
"Atlas bu okulun dedikodu ağı nasıl?" dediğimde anlamayarak bana bakışlarını sürdürdü.
Bir şey hatırlamış olacak ki, gülerek "Daha önce takıldığım kız, kızlar tuvaletinde, sağlam dedikodu döndüğünü söylemişti." Bu sefer ben de gülmeme engel olamadım.
Cebinden küçük bir poşet çıkartıp bana uzattığında gözlerimi büyütüp ters bir şekilde Atlas'a baktım.
O da tepkimi anlamamış gibi içinden bir şey alıp ağzına attı ve "Karanfil, sigarayı bırakmaya çalışıyorum da." diye ekleyince poşetten bende bir karanfil alıp kokladım. Ne yaptığımı anladığında kahkahasına engel olamadı "Ciddi ciddi bunu uyuşturucu mu sandın sen?" derken o gülüyor ve ben de gözlerimi deviriyordum.
"Peki okulun dedikodu potansiyeliyle ne yapacaksın." dediği zaman nefesimi verip anlatmaya başladım. "Boks takımındaydım. Biliyorsun zaten boksörüm. Sinem diye bir kız vardı takımda laf attı bende karşılık verdim tabii." baştan nefesimi verip devam ettim, Atlas'ın da dersi vardı zaten kısa kessem iyi olacaktı.
"Beni ringe çağırdı ben de karşılık verdim. Maç yaptık, öğretmen geldi maç bitti." diyerek özetlediğimde olayı yeni yeni anlıyormuş gibi bana baktı ve "Sinem'le maç yaptın?" dediğinde kafamla onayladım.
"Kazandın."
''Kazanamamak gibi bir ihtimalim var mı sence?''
''Başına bela aldın.'' yüzüne anlamsızca bakmaya devam ettim.
''Sence ben herhangi bir boks maçını bile, başıma bela almayayım diye bırakabilecek bir miyim?''
Derin bir nefes vererek devam etti "Aliva, Sinem Yamaç'ın arkadaşı onların grubunda yani o yüzden onun dokunulmazlığı var gibi. Yarına kadar okulun dedikodu ağıyla o kadar güzel karşılaşacaksın." dediğinde gözlerimi devirdim.
''Sence iki üç kişinin arkamdan konuşmasıyla rahatsız olacak biri gibi miyim? Ve aynı şekilde iki üç ergenin lafından da korkacak değilim.'' dediğim zaman omzunu silkti.
"İnan bana kafana takmamaya çok ihtiyacın olacak." kaşlarımı çatmama sebep olmuştu bu dedikleri.
''Moralimi bozmak için geldiysen, bir arkadaş, olarak çok doğrusunu yapıyorsun.''
Atlas kafasını sallayıp devam etti "Amacım moralini bozmak olsaydı bunları sana söylemezdim." dedi zaman fazlasıyla haklıydı. Onu kafamla onayladım.
"Takma kafana boşver."
''Umrumda bile değil.'' Omzumu silktim.
"Aslında umrunda olmalı ama boşver bir iki haftaya unutulur." dediğinde yüzüme bakıyordu.
''Bence biz iki bipolarız.'' kahkaha attı bu söylediğim ile.
Sonra da bakışları tişörtüme kaydı, gözlerini kısarak önce tişörte sonra bana baktı. Derin bir nefes verip "Çok yakın değiliz ama karnına ne oldu?" diye sorunca gizleyecek bir şeyim olmadığı için, kollarımı çözdüm ve tişörtümü görmesine izin verdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEVAHİR
Teen FictionBazen hayattaki yerinizi sorgularsınız. Kim olduğunuzu ya da kim olmak istediğinizi. Ne kadar hayatınızı kendi başınıza yönetmek isteseniz bile ne seveceğiniz adamı, ne de geçmişinizini seçebileceksiniz. Ben Aliva Gürsoy; Dünya Boks Şampiyonu olabi...