-Chapter 59-

207 25 55
                                        

Verilen adrese geldiğimde etrafta hala tek tük insanlar olduğu için biraz gerilsem de bodruma inen merdivenlere adımladığımda o his de yok olmuştu. Bir süre karanlık bir holde yürümüş, ışığı olan tek odaya bir çırpıda girmiştim. 

Görmeyi beklediğim tek beden Jongin'inki olsa da beni çok sevindiren biri daha buradaydı. Yüzünü gördükten sonra bir saniye daha kaybetmeden suratına sağlam bir tane geçirdim. Geriye doğru tökezleyip boş odadaki tek şeye, masaya tutunduğunda üstüne yürüdüm. İçimdeki tüm nefreti kusmak ister gibi bir kez daha vurdum. 

Daha da devamı gelecek hareketlerimi engelleyen Jongin oldu. Kolumdan tutup tam karşıma geçtiğinde ben hala gözlerimi yanağını tutan Minseok'tan ayırmamıştım. "Yeter bu kadar Amara."

"Onun burada ne işi var?"

"Konuşmanız gerektiğini düşündüm."

"Hah! Onunla ne konuşacağım? Arkamdan iş çevirdi benim o!"

Suratımı buruşturup Jongin'e baktığımda benim aksime son derece ifadesizdi. Omuzlarımdan tutup bedenimi geriye çekti. Ona izin verip biraz daha geriye gittim ve duvara yaslandım. "Dinle sadece." 

Bir şey söylemedim. Sadece yumruklarımı sıkıp odağımı bana 'üzgün' gözlerle bakan Minseok'a çevirdim. 

"B-ben özür dilerim. Gerçekten. Böyle bir şeyi yapmayı hiçbir zaman istemedim ama başka çarem yoktu. Amara..." Bana doğru yaklaştığında elimi kaldırıp onu işaret ederek Jongin'e döndüm. "Beni bu saçmalıkları dinlemem için mi çağırdın Nini? Daha eğlenceli şeyler yaparız diye düşünmüştüm." 

Yaslandığım duvardan destek alarak kendimi öne ittim ve kapıya doğru yürüdüm. Biraz daha burada kalırsam gerçekten ona zarar verecektim. 

"O çocuk!" 

İşte şimdi dikkatimi çekmeye başlamıştı. Dursam bile ona dönmedim. "O çocuk senin başını belaya sokacak. Nasıl yapıyor bilmiyorum ama her şeyi hatırlamana sebep olacak."

"Neyden bahsediyorsun sen?"

Tepkisiz kalmaya çalışsam bile sesimden hissettiğim korku anlaşılıyordu. "Sana verdiğim ilaçlar... Onları içmeye devam etmen gerekiyor." 

Ellerimi saç diplerime geçirdim ve öne doğru adımladım. "Şunu düzgünce anlatacak mısın? Jongin neyden bahsediyor bu?" 

Nini masaya yaklaşıp yeni fark ettiğim dosyayı önüme doğru itekledi. Kısa bir süreliğine bakışlarım kağıtlara kaysa da hareket etmedim. "Bu dosya. Senin tıbbi geçmişin."

"Evet, o kısmı biliyorum." 

"Hatırlıyor musun küçükken seni bir süreliğine götürdüklerinden bahsetmiştim?"

"Hı-hım. Geldiğimde bambaşka biriydim falan."

"Seni denek olarak kullandılar." Minseok araya girip bombayı ortaya bıraktığında kaşlarım çatıldı. "Ne?" 

Ellerim titriyordu artık. 

"Sen eve ilk geldiğinde hiç bu işler için uygun değildin ama çok iyi bir asker olacağını düşünüyorlardı. Çok güçlüydün. Küçük bir çocuğa göre fiziksel şeylere uzun bir süre katlanabiliyordun. Ayrıca çok zekiydin. Her şeyi çok kolay öğreniyordun."

Yeniden duvara yaslandım. Desteğe ihtiyacım vardı. "Devam et."

"Eğitilmenin kolay olacağını düşündüler. Yanıldılar. Sana göre doğru olanı değiştirmek neredeyse imkansızdı. Sonra bir çözümle geldiler. Henüz deneme aşamasında olsa da işe yararsa... Her şey çok güzel olacaktı."

Darkness | Byun BaekhyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin