Bölüm 66

681 19 1
                                    

Soylemeyi unutmusum. Gecen bolume herhangi bir olumsuz yorum gelmesi durumunda kaldiracagim. Bilginize...




Yazan'dan

Asaf odaya girdiğinde biraz sonra kadını uyandıracak olsa da sessiz olmaya çalışıyordu yine de. Arkası kendine dönük şekilde uyuyan kadına bakıp iç çekti.

Yatağın etrafından dolaşırken kadının, kendi yastığını kullandığını fark ettiğinde dudakları daha da genişledi. Bu manzarayı biliyor ve görüyordu ama tüm bunlar, manzaranın mevcut güzelliğini gölgeleyemiyordu.

Usulca yatağa yerleşip dirseğini, kadının yatmakta olduğu yastığa dayadı ve saçlarını okşamaya başladı. İç çekme isteğine asla ket vurmayıp kadının tenini ısıttı.

"Afitap..." dedi yumuşak bir tonda. "Birtanem..."

Yanağını başparmağı ve bazen de parmaklarının sırtı ile okşarken birinin kalbine huzur pompaladığı ve pompalarken de havanın göğsünü şişirdiğini hissediyordu.

Afitap'ta değişiklik olmayınca sesinin şiddetini arttırdı.

"Afitap..."

Afitap homurdanarak kıpırdandı.

"Güzelim, kalk hadi. Yemek yemen lazım. Hem krem sürmem lazım sana."

Afitap o kadar uykuluydu ki Asaf'ın dediklerini umursamıyordu bile. "Uyuyacağım ben." dedi ağzının içinde dönen kelimelerle. Asaf anlayabilmişti neyse ki.

"Sonra tekrar uyursun, birtanem. Kalk hadi." Saçlarını okşarken bir yandan da kendini suçlamakla meşguldü. Kendini tutabilseydi bu hâlde olmayacaktı karısı. Bunun olacağını bile bile kadına engel olmamıştı.

"Asaf lütfen..." dedi ağlar gibi Afitap. Çünkü bu uykuya çok ihtiyacı vardı. 4 saattir uyuyor olduğuna, vahiy gelse bile inanmazdı.

Dudaklarını kadının şakağına bastırdı. Deminden üzerine yattığı için sıcaktı. "Birtanem hadi..." Yanağını okşarken kadının iç çekmesi dudağını kıvırdı. Dudağını sürttü tenine ve istediğini aldı yoğun bir biçimde.

"Asaf, uykumu açıyorsun." dedi huysuzca Afitap ve adamı itmeye çalıştı. Bir dirseğinden destek alarak kadının üzerine doğru eğildiği için iki elini tutamasa da birini elinin içine alıp dudaklarına götürdü. Sert bir şekilde bastırırken "Kalkmalısın, birtanem." dedi.

Asaf'ın nefesi içini yakıp kanını kaynattı, fokurtusu dudakları arasından cılız bir şekilde çıktı. "Aşkım..." dedi acınası bir sesle. Uyumak istiyordu ama Asaf izin vermiyordu.

"Birtanem..." Sesi yoğun çıkmıştı beklenmedik bir şekilde Asaf'ın. "Hadi, yapacağım şeyi bilincin açıkken yapmak istiyorum."

Bir süredir beyni yerine vajinasını kullanan Afitap gözlerini kocaman açtı. Yürüyemiyordu ama... Asaf da böyle... Sözleri... Allak bullak olan aklı, kırpışan kirpikleri ile tezahür etti.

Afitap'ın o hâlini gören ve beyninden geçenleri anlayan Asaf kahkaha atmaya başladı. Bu kadın, adamı öldürecekti bir şekilde...

Asaf'ın neden güldüğünü anlamasa da kendisine güldüğünü idrak edebiliyordu Afitap. Gülüşü ve sesi güzel olabilirdi, kalbini çarptırıyor olabilirdi ama kendisine güldüğü gerçeğini değiştirmiyordu!

Uykusu açılırken huysuzca ittirdi Asaf'ı. "Ne gülüyorsun?"

"Güzelim, sen ne kadar fesatsın!" dedi kahkahası tamamen kesilmezken. Kafasını eğip boynuna buseler dizmeye başladı. Afitap istemem yan cebime koy politikası ile adamı ittirmeye çalıştı ama Asaf, artık kendisini uzandırıp tamamen üzerine abandığı için pek başarılı olamamıştı.

DuvarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin