BUNDAN SONRA BİR BOLUM DAHA VAR HEMEN ARDİNDAN YAYİNLADİGİM. FARK ETMEYEN OLURSA DİYE UYARİ...
Yazan'dan
Karanlık aydınlığa çıktığında hafifçe gerindi Afitap. Arkasına dönüp baktığında Asaf'ın uyuduğunu görünce tebessüm etti refleksle. Yine yüz üstü yatmış, ellerini yastığın altına koymuştu. Ona kahvaltı hazırlamayı düşünse de görevlilerin zaten hazırlamaya başladığı aklına gelince hemen sildi o fikri ve izlemeye başladı adamın kafasını. Mentol kokusunu alınca gece yatmadan önce duş aldığını anladı Afitap.
Onu, ayalarından birleştirdiği ellerini yanağının altına koyarak izlediği bir süreden sonra Asaf ona doğru döndü ve gözünü aralayıp tekrar kapattı. Onun bu hâline tebessüm etti.
Asaf o kadar yorgundu ki uyanmak, yataktan çıkmak istemiyordu. Minicik aradan gördüğü karısının üstüne attı elini ve kadını kendine çekti. Ardından da göğsüne koydu kafasını ve kadını sırtüstü devirdi yatakta. Başını hareket ettirerek göğsüne iyice yerleşti ve kollarını kadına sardı.
Afitap, göğsünde yatan, sakalları ince gecelikten içeriye sızan adama gülümseyip ellerini saçlarına attı. Usulca okşarken adamın düzenli nefeslerini fark etti. Uykusunu bölmek istemediği için öylece kaldı ve saçlarını okşamaya devam etti.
Birkaç saat sonra telefon çalınca küfrederek uyandı Asaf. Telefona uzandıktan sonra karısının, eline telefonu vermesiyle telefonu kulağına götürdü.
İşle ilgili bir şeyler konuştuktan sonra kapatıp yatağa attı telefonu. Başını tekrar kadının göğsüne koyup derin bir soluk aldı. Afitap da ellerini adamın kafasına attı ve tellerin arasında gezinmeye başladı.
"Çok mu yoruldun?"
Kadının sesini duyunca başını kaldırdı Asaf. "Evet." dedikten sonra gözlerini kapattı.
Dinleneceğini umarken Afitap'ın Afrika işi çıkınca onun için düzenlemeler yapması gerekmişti ve tatil işini rafa kaldırmışlar, onun yerine dönünce güzel bir tatili daha uygun bulmuşlardı.
"Eğer seni bu kadar yoracaksa belki gelmemelisin." dedi çekinerek. Onu kırmak veya yanlış anlaşılmak istemiyordu.
"Sensizlik daha zor." Ayşe'de kaldığında özlemişken 6 aylık bir ayrılıkla kafayı yerdi, böyle bir aksiyona hiç gerek yoktu.
Dudakları kıvrıldı Afitap'ın. Kalbi daha hızlı atmaya başladığında dudaklarını ısırdı.
Asaf fark edecekti.
Utandığı yoktu ama...
"Çok yoruluyorsun." dedi ne diyeceğini bilemeden.
"Sana değer." Asaf duraksamadan konuşurken her bir kelime daha yıkıcı oluyordu.
"Sağlığından endişe ediyorum."
Asaf, hızla çarpan kalbin üstüne buse kondurup kalktı ve kadının gözlerine baktı. Hafifçe gülümsedi ve dudaklarına minik bir buse kondurdu. "Ben iyiyim."
"En son ne zaman insani bir saatte uyuduğunu hatırlamıyorum." dedi Afitap sessizce. "En son ne zaman seninle koyun koyuna yattığımı da..." İsyan etmiyordu ama bu durumdan hoşnut değildi. Tabii ki yastığa sarılmak yerine kocasına sarılmayı daha çok isterdi ama daha büyük bir problem vardı: Asaf kendine dikkat etmiyordu.
Kadının yüzüne elini koyup okşadı usulca ve kadının gözlerinin kapandığını görünce tebessüm ederek öptü o gözleri. "Bir süre daha böyle, birtanem."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duvar
RomanceŞımarık, kendi istediği gibi yaşayan, bencil ama bir o kadar düşünceli bir kadın olan Afitap Soytürk, vicdan yükünün ağırlığıyla kabul ettiği evliliğinde güçlü kalmak için elinden geleni yapmaya çalışacak. Umduğu ve bulduğu çok farklı olan Yusuf Al...