İlk bini askin kelime, GECEN BOLUMU OKUYAMAYAN, cinsel icerikten rahatsiz olanlar icin gecen bolumden secilmis kisimdir.
"Neden böylesin?" dedi nefes nefese. Onun bu hâli komiğime gitti. Ben gülerken bacağıma vurdu. "Gülme. Neden böyle olduğunu anlat. Ne oldu?"
Gülüşüm solarken karımı yüzü bana dönecek şekilde çevirdim. Terden saçının birazı alnına yapışmıştı. Şu hâli bile fazlasıyla çekiciydi. Dudaklarımı dudaklarına bastırdığımda kendini çekti. "Anlat, aşkım." dedi kollarını boynuma sararak.
"Seni çok seviyorum." dedim gözlerine bakarak.
"Ben de seni çok seviyorum, aşkım." Parmakları usulca okşadı saç diplerimi.
"Uzun süredir maraton koşuyormuş gibi hissediyorum." dedim alçak bir tonda.
"Aşkım..." diye fısıldadı hüzünle.
"Devrim'den sonra hayatımız çok hızlı gitti."
Başını salladı. "Çocuklarımızın hepsini ayrı ayrı çok seviyorum. İyi ki bizim çocuklarımız onlar, seninle arama giren Mısra bile..." dediğimde kıkırdadı.
"Deme öyle çocuğuma."
"Baba düşmanı evlat..." dedim göz devirerek.
Eğilerek yanağımı öptü. "Benden çok seni seviyor. Tam bir babacı, iki yıl boyunca benim mememi sömürmemiş gibi." dedi. Sesi bile gülüyordu.
İki çocuğumuzu da memeden kesmek büyük sıkıntı olmuştu.
"İşi düşünce baba, babanın anneyle ilgilenisi olduğunda hemen bağırış çağırış..."
"Kıskanıyor demek ki." dedi ve gülerek boynuma sarıldı.
"Büyüdüğünde soracağım ben ona."
"Büyüdüğünde nasıl olacak, kim bilir..."
"Beni bol bol sinir edeceğinden eminim." Müneccim olduğumdan o zamanlar haberim yoktu. "Neyse, biliyorsun uzun yıllar çocuklarla ilgilenmekle geçti, senin hamileliğinle işler biraz daha sarpa sardı."
"Haberi aldığımızda benden daha mutlu olmuştun." dedi, biraz da sorar gibi. Onun modunun düştüğünü görünce dudaklarını öptüm kısaca ve kalçalarını okşadım. "Evet, hâlâ daha da mutluyum o olduğu için ama bu yorucu olduğu gerçeğini değiştirmiyor." O aralar ne kadar çok kafayı yeme raddesine geldiğimi bir ben, bir Allah biliyordu. "Sen çok hassastın, bebeğimiz öyle. Çocuklarımız öyle... Sizin aranızda bile denge kuramıyordum. Bir yandan yürütmem gereken işlerim vardı."
"Hep çok çalışıyorsun." dedi dudaklarını büzerek.
Sert bir öpücük kondurdum. "Çalışmak zorundayım. Ama o sıkıntılı süreçte her şey boka sardı. İhale de kaybedince biraz daha yıprandım. Çünkü hiçbir yere yetememeye başladım. Daha sonrasında biraz rahatlasam da bu defa da seninle ilişkimiz sıkıntılı bir boyut olmaya başladı."
"Neden?" diye sordu üzüntüyle. "Her şeye rağmen güzel bir ilişkimiz olduğunu düşünüyordum."
Yanağını okşadım usulca. Dudaklarına minik bir öpücük kondurdum. "Güzel... Seninle olan her şeyim güzel..." dedim. Samimiydim. "Sadece çocukların değil, bizim de özel ilgiye ihtiyacımız var, güzelim. Seninle baş başa kalamıyoruz adam akıllı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duvar
RomanceŞımarık, kendi istediği gibi yaşayan, bencil ama bir o kadar düşünceli bir kadın olan Afitap Soytürk, vicdan yükünün ağırlığıyla kabul ettiği evliliğinde güçlü kalmak için elinden geleni yapmaya çalışacak. Umduğu ve bulduğu çok farklı olan Yusuf Al...