Yazar çıldırdı arkadaşlar, yeni yazdığım bölüm çok hoşuma gittiği için bir an önce atmak istiyorum. O yüzden bu bölümü de atıyorum. Yorum ve vote sayısı koyup kendimi de sınırlandırmak istemiyorum, o yüzden sizden bunları yapmanızı rica ediyorum. İyi okumalar💫
Meris
Bu kadar mutluluğun bana fazla olduğunu biliyordum zaten. Hande'nin dediklerinden sonra kendimi tutmaya çalışsam da bunu başaramamıştım ve mekandan çıkmıştım. Aslında sahile giderdim böyle anlarda ama kapıdan çıkmadan önce gördüğüm Hande peşimden geleceğe benziyordu. Şu an onu görmek istemiyordum çünkü ne sinirle Hande'yi üzecek şekilde davranmak istiyordum ne de onu görür görmez duvarlarımın yerle bir olmasını. Onu o sahile götürmekle hata yaptığımı düşünerek motorumu evime sürdüm.
Işıkları açmadan yanıma bir kadeh viski ve küllüğümü koyup oturdum. Her ne kadar çok alkol tüketiyor gibi görünsem de sarhoş olmazdım. Alkolün beni sorundan uzaklaştıracağına inancım yoktu, ki sorundan uzaklaşmak değil sorunu çözmek ilk tercihim oluyordu. Oturup nerede hata yaptığımı düşünmeye başladım. Ben ona olan teslimiyetimi bir günde açıkça gözler önüne sermişken onun kıskançlık yüzünden kurduğu cümleler canımı çok yakmıştı. Ne olması gerekiyordu benden emin olması için? Çıkışı olmayan düşünceler içinde kaybolmuştum.
Hande
Meris gittikten sonra durduğum yerde öylece kalakalmıştım. Yediğim haltı nasıl temizleyecektim bilmiyordum ve şu an gerçekten aklım durmuştu. Hala Meris'in çoktan çıkıp gittiği kapıya bakarken Zehra'nın konuşmasıyla ona döndüm.
Zehra: Ne yaptın Hande? Ne dedin bu kadar? Yirmi dakika önce mutluluktan uçan insanı ne dedin de ağlayacak hale getirdin?
Hande: Zehra sus konuşmak istemiyorum şu an seninle. Asıl senin ne işin var burda? Neden Meris'in kulisinden çıkıyordun?
Zehra: Hande sana inanamıyorum hala merak ettiğin şey bu mu? Arkadaşınım ben senin, benim yüzümden mi bu hale getirdin Meris'i?
Hande: Meris'le benim aramda o Zehra. Hayırdır şimdi de Meris'i benden mi koruyacaksın?
Zehra: Evet salak, bütün gün sana olan ilgisini dinlediğim ve kendini sana nasıl sevdirebileceğini bana soran yeni ARKADAŞIMI senden koruyacağım.
Zehra'nın dedikleri üzerimde şok etkisi yaratmıştı. Benim iki gündür saçma sapan yere kıskançlık yaptığım arkadaşım Meris'e benimle ilgili yardım mı ediyordu yani?
Zehra: Şaşırman bittiyse Meris'i bulmaya gideceğim. Ne yaptığını anlat bana.
Hande: Zehra özür dilerim ben neden böyle davrandığımı bilmiyorum inan.
Zehra: Hoşlandığın için olabilir mi Hande? Hala bilmiyorum diyorsun bir de karşıma geçmiş. Anlat hadi ne dedin de böyle oldu?
Anlatmaya gücüm olmadığını fark eden Simge olaya el koymuş ve Zehra'ya olanları anlatmıştı. Zehra yanıma gelip elini omzuma koydu.
Zehra: Seninle geçirdiği vakit yüzünden bu kadar mutluydu Meris. Başka kimse yüzünden değil yani. Gidip onu bulacağım ve seninle konuşmaya ikna etmeye çalışacağım. Bu sürede aklını topla ve nasıl düzeltebilirsin onu düşün.
Masasından çantasını alıp kapıya yönelmişti. «Sahile gitmiştir belki, bulamazsın oradaysa ben de seninle geleceğim» dedim ve Zehra'nın peşine takıldım. Simge'ler benim peşimden gelmişti, Ebrar'sa Zehra'nın arabasındaydı. Arabayı çalıştırıp dün gittiğimiz sahile sürdüm. Zehra da arkadan beni takip ediyordu. Simge'nin yol boyunca ne kadar salak olduğumla ilgili konuşmalarını duymazdan gelmiştim. Aklımda sadece Meris vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şans
FanfictionHande Baladın fan kurgudur. Hande takımdan kimseyle shiplenmeyecek, hatta takım ve kamp konusu doğru düzgün işlenmeyecektir. Canım sıkıldığı için yazıyorum. G×G hikaye. Fobiklere şimdiden açık yollar diliyorum.