Şans

Aşık Olmak

Aylar sonra gelen bölüm için sitemlerinizi bana, teşekkürlerinizi yengenize edebilirsiniz.
Seni seviyorum güzelim nelerdiyosun 💜

Söylemek istediklerimi, sıradaki bölümün ne zaman geleceğini bölüm sonuna sakladım. Lütfen orayı da okumadan geçmeyin. Keyifli okumalar herkese yorumlarınızı bekliyorum, umarım seversiniz.

Meris

Uzun bir zaman sonra yeniden gözlerimi Hande'nin yanında açmıştım. Aylar sonra yeniden gün uyanmaya değer bir şey haline gelmişti benim için. Yanımda uyuyan sevgilimi izliyordum. Uzanıp saçlarının kokusunu içime çektim. Elime yaslanıp huzurla uyuyan sevgilimin saçlarını okşamaya başladım. Saçlarından yıldız tozu dökülüyordu ellerime. Çok seviyordum çok, her şeyim benim.

Uzun bir süre Hande'yi sevdikten sonra kalkıp kahvaltı hazırladım. Onun için bir şeyler hazırlamayı seviyordum. Tekrar odaya döndüğümde hala uyuyan Hande'yle karşılaştım. Uyuduğu zamanlarda bile özlüyordum onu, gece onsuz geçirdiğim saatler ya da sabah uyanmasını beklediğim dakikalar geçmek bilmiyordu. Onsuz geçen dakikalar saate, saatler günlere dönüşüyor gibi hissediyordum. Yine onu izlemeye dalmıştım, yaslandığım kapıdan ayrıldım ve gidip Hande'nin yanına oturdum.

Ellerim saçlarını bulmuştu anında. İçimde ona karşı her dakika büyüyen bir sevgi ve şefkat vardı. Yavaş yavaş saçlarını okşamaya başladım ve eğilip uyuyan sevgilimin yüzünün her yerini öptüm. O mükemmel, içime huzur veren gülüşü yüzüne yayılmıştı yine. Gözlerini inatla açmaması hoşuma gidiyordu. Onun böyle uyanmayı özlediği kadar ben de onu böyle uyandırmayı özlemiştim. Uzun bir süre Hande'yi sevdikten sonra sonunda gözlerini açıp kollarını boynuma dolayarak beni kendine çekmişti, boynuma üst üste öpücükler bıraktı.

Meris: Günaydın sevgilim

Hande: Günaydın aşkım. O kadar özlemişim ki böyle uyanmayı

Meris: Ben de seni böyle uyandırmayı çok özlemiştim bitanem. Hadi kalk bakalım, karnımızı doyuralım.

Hande'yi elinden tutup kaldırmıştım. Yeniden boynuma sarıldı, küçük birkaç öpücükten sonra banyoya ilerledi. Yatağa oturup Hande'nin gelmesini beklemeye başladım, elim istemsizce onun yastığına gitmişti. Uyuduğum yatağa kokusunun sinmesini çok seviyordum.

Mutfağa geçip kahvaltımızı etmeye başladık. Hande'yle kahvaltı etmeyi bile çok özlemiştim, zaten onunla kahvaltı etmek benim için her zaman çok özeldi. Benimle uyanmış olması, hazırladığım sofraya benimle oturması, yemek yerken heyecanla bana bir şeyler anlatması ve günün ilk yemeğini onunla paylaşmak paha biçilemez şeylerdi benim için. Hayalimi yaşıyordum.

Hande: Aşkım biraz daha verirsen ortadan ikiye ayrılacağım.

Meris: İyi bakmamışsın kendine, kilo vermişsin. Ye bunu da hadii

Elimdeki ballı ekmeği zorla Hande'nin ağzına tıkıştırmıştım. Artık yemek istemediği yüzünden bile belliydi, daha fazla zorlamamaya karar verdim. Beraber mutfağı toplayıp salona geçtik. Hande gelip kucağıma yatmıştı, onun yüzünü izliyor bir yandan da parmağımla ufak ufak yüzünün her yerini seviyordum. Hande ise tuttuğu elimle oynuyor ve gülümseyerek bana bakıyordu. Bu şekilde geçirdiğimiz dakikalar dışarıdan çok boş gibi görünse de onu sevdiğim her saniye benim için hayatımın en anlamı anlarıydı.

Meris: Ne yapmak istersin bugün bitanem? Doğum gününde ne istersen onu yapalım istiyorum.

Hande: Halimden çok memnunum. Evde seni sevmek ve senin beni sevmeni istiyorum.