Gurur

455 69 209
                                    

Arkadaşlar selam biz geldik

Adım adım sona yaklaşıyoruz. Benden başka ne okumak istersiniz?

Yorumlarınızı bekliyorum, lütfen.

Meris

Son zamanların en boktan sabahından günaydın. Ya da öğlen mi demeliyim? Yarı açılmış gözümle elim telefonuma gittiğinde kapalı olduğunu hatırladım. Açılmasını tavana bakarken başımdaki ağrıya söverek bekledim. Henüz öğlen olmamış ama normalimin birkaç katı uyumuşum. Tam da tahmin ettiğim gibi.

Bildirimlere bakarken görmek istediğim tek bir şey vardı. Hande'den bir mesaj ya da arama. İkisi de yoktu. Diğerlerine cevap verecek güçte şu an bende yoktu. Daha fazla beklemek yerine kalkıp sevgilimi evine geri getirmeye karar verdim. Hızla hazırlanıp çıktım evden. Kahvaltıya gerek yoktu, yoldan bir kahve alırım elbet.

Hande'nin evine geldiğimde zile basıp beklemeye başladım. Açılmadı. Antrenmana gitmemişti emindim, programını ezbere biliyordum. Belki uyuyordur diye düşünüp birkaç kez daha bastım zile.

Pes ederek arkamı döndüğümde apartman görevlisine rastlamıştım. Beni Hande'nin yanında gördüğü için tanıyordu. Hiç gelmemiş meğer buraya. Öyleyse gideceğim adres belli. Yeniden arabama binip ezbere bildiğim eve sürdüm. Yolda gördüğüm çiçekçiye de uğramayı ihmal etmemiştim. Şifresini bildiğim apartmandan da içeri girip kapıya geldiğimde zile basmak yerine elime telefonumu aldım.

Meris: Müsait misin?

Birkaç dakika içinde cevap geleceğinden emindim. Müsait değilim derse de rahatsız etmeden dönüp giderdim. Başımı kapının yanındaki duvara yaslayarak beklemeye başladım. Kendimde yaşama dair en ufak bir enerji bile bulamıyordum şu an. Elimdeki telefonun titremesiyle hemen ekrana baktım.

Simge: Evet

Meris: Kapındayım, onun için de müsait misin?

Başım hala duvara yaslı dururken gözlerimi de kapatmıştım. Birkaç dakika sonra açıldı kapı.

Simge: Meris iyi misin bu ne hal? Sarhoş musun sen?

Meris: Çok uyudum ondandır, başım ağrıyor bir de biraz. Rahatsız etmedim seni umarım?

Simge söylediklerime inanmamış gibi bakıyordu ama olan buydu gerçekten. O da sinirli bana. Belli.

Simge: Yok ne rahatsızlığı

Meris: Hande burada dimi Simge?

Simge: İçerde ama uyuyor.

Pek inandırıcı gelmedi, hatta dümdüz yalan söylüyor. Hande seninle konuşmak istemiyor demek bu kadar zor olmamalıydı. Kimse farkında değil sanırım ama benim için de kolay şeyler yaşanmıyor. Bugüne dair tek isteğim Hande'yle konuşup kendimi anlatmaktı ama madem istemiyor beni dinlemeyi eve dönüp halime yanmaya devam edebilirim. Elimdeki çiçekleri Simge'ye uzattım, bekletmeden almıştı.

Meris: Anladım. Rahatsız ettim kusura bakma. Uyanınca onunla konuşmak istediğimi söyler misin ona, konuşmayı ne zaman isterse o zaman gelebilir. Çiçekleri de sen verirsin, içinde bir kart var zaten okusun lütfen. Ben sürekli darlayıp huzursuz etmek istemem. Evden çıkmayı düşünmüyorum beni evde bulabilir, ulaşamazsanız da panik yapmayın. Görüşürüz.

Simge: Dur Meris nereye?

Meris: Eve

Simge: Hasta falan mısın sen?

Meris: Lanetliyim bence

Simge: Sen geçsene içeri. Konuşalım biraz seninle

Meris: Hande rahatsız olur boşver

Şans Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin