Meris
Sabah erkenden kalkıp kahvaltı edip yola çıkmıştık. Arabayı dönüşümlü olarak kullanarak yaklaşık beş saatte ev sahibinin attığı konuma gelmiştik. Gerçekten büyük ve güzel bir evdi, bize yetecek hatta artacak kadar odası vardı ve salonuyla mutfağı da oldukça büyüktü. Ön bahçede de güzel vakit geçirebileceğimiz alanlar vardı, arka kısım zaten kumsalla birleşik gibiydi ve orada da büyük bir masa vardı. Biz anahtarı alıp odamızı seçip yerleşirken kızlar da gelmişti. Onlar gelmişti ama ben Deniz ve Zehra'yı çağırma fikrinin ne kadar mantıklı olduğunu hala düşünüyordum. Hepimiz yerleştikten sonra beraber bir şeyler yedik ve herkes biraz dinlenmek istediğini söyledikten sonra odalarımıza dağıldık. Hande biraz uyumak istediğini söylediğinde hemen kabul ettim çünkü sabah erken kalkıp o kadar araba kullanmak beni yormuştu, uyuyabilecek olmam beni şaşırtsa da bunun üstüne düşünüp uykumu kaçırmak istemedim. Hande alarm kuracağını söylerken çoktan yatağa yatmıştım. Yorgunlukla kendini sırt üstü yatağa bırakan sevgilimin omzuna yattım ve ona iyi uykular diledikten sonra iyice boynuna sokulup gözlerimi kapattım.
Kapının açılma sesiyle uyandım. Evet böyle bir huyum vardı, uyuduğum odanın kapısına dokunulduğu an uyanıyordum. Karşımda göreceğim insanı Deniz ya da Zehra sandığım için küfürlerimi çoktan hazırlamıştım ama odaya giren Simge olunca sövemedim tabi. Simge Hande'ye seslenirken başımı tekrar Hande'nin boynuna gömüp gözlerimi kapatmıştım.
Simge: Hande kalkın hadi ya, Meriiss geri yatıyorsun bir de.
Hande: Alarm kurdum ben Simge sonra uyanacağız biz. Git.
Simge: Ya tatile geldik uyuyacak mısınız gerçekten?
Hande: Günübirlik geldik sanki döneceğiz akşama. Alarma uyanır geliriz yanınıza, uykum var be kadın git başımızdan.
Simge hala söylenirken Hande'ye sarılmayı bırakıp sırt üstü yatmıştım. Ellerimi saçlarımdan geçirdiğimde Simge söylenmeyi bırakmış bana bakıyordu.
Meris: Uyandım bir kere uyuyamam geri ben.
Cümlemden sonra Hande hafifçe gözlerini aralayıp bana bakmıştı, Simge zafer kazandığı için gülüyordu tabiki. Hande dönüp bana sarıldığında kollarım hemen yerlerini bulmuştu.
Hande: Ben uyurum.
Simge: Ona ne şüphe zaten.
Hande: Lütfen biraz daha uyuyalım aşkım ya
Hande Simge'yle baş edemeyeceğini anlayınca benden medet ummaya başlamıştı, ona hayır diyemeyeceğimi çok iyi biliyordu tabi. Onu iyice kendime çektim.
Meris: Ben birazdan Hande'yi uyandırırım geliriz yanınıza Simge, bırak uyusun biraz daha yoruldu yolda.
Simge: Hande'ne hayır diyebilsen şaşırırdım zaten. İyi tamam çok geç kalmayın ama
Meris: Tamam merak etme.
Simge odadan çıkıp kapıyı kapattığında Hande dudaklarını boynuma bastırmıştı. Bir elim saçlarında bir elim belinde gezerken daha da uykusunu açmadan biraz daha uyumasını söyledim. Yaklaşık beş on dakikadan sonra Hande oflayarak kalktı.
Hande: Uyuyamadım işte, gece bana kapıyı kilitlemem gerektiğini hatırlat.
Gülerek doğruldum ben de, belinden sarılıp omzuna birkaç küçük öpücük bıraktıktan sonra kalktık. İşlerimizi halledip salona geçtik, kızlar yayılmış sohbet ediyordu. Aralarındaki tek ayyaş olan Deniz'in elinden viski bardağını çekip kafama diktim.
Deniz: Sana da günaydın Allah'ın cezası. Git doldur şimdi şunu
Hande: Aşk olsun Meris, uyanır uyanmaz bir şey bile yemeden mi başladın gerçekten?
![](https://img.wattpad.com/cover/315328727-288-k998189.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şans
FanficHande Baladın fan kurgudur. Hande takımdan kimseyle shiplenmeyecek, hatta takım ve kamp konusu doğru düzgün işlenmeyecektir. Canım sıkıldığı için yazıyorum. G×G hikaye. Fobiklere şimdiden açık yollar diliyorum.