Hastane koridorunda koşuyordu genç. Koridorda ki hastalar ne olduğunu anlamadan genç doktora bakıyorlardı. Genç koridordan sağa döndü ve ulaşmak istediği kapıya ulaştı. Kapıyı açıp hızla girdi odaya.
"Jin hyung acil hasta geliyor!"
‼️Fikir bana aitt...
Önceki bölümün bildirimi gitmediyseeğer bakın oyatmadıysanız kesin okumamışsınızdır🙄 Koşun okuyun.😚
Genç bir anda ne olduğunu anlayamamıştı. Minho'yu dışarı çıkarmışken hep birlikte çıkmışlardı. Normal bir şekilde yürürken de sarışın bir çocuğun changbin'e doğru koştuğunu görmüşlerdi.
Chan çocuğu daha önce görmüştü seungmin ile konuşurken. Doktor olmalıydı. Ama changbin'in bu gençle nasıl konuştuğunu bile anlamamıştı. Changbin'in insanlardan hoşlanmadığını biliyordu ama bu çocukla nasıl bu kadar samimi konuşabilmesine anlam verememişti.
Changbin ve sarışın genç konuşurken de karmaşa başlamıştı. Abisi ve kendisi dışında arkadaşlarının doktorlarla konuştuğunu görmüştü.
Chan uzaktan herkesi dikkatlice izliyordu. Minho ve hoseok'un jisung ile konuşmasını, jimin'in yoongi ile bakışmasını, changbin'in sarışın çocukla gülüşmesini, taehyung'un tanımadığı biriyle konuştuğunu ve seungmin'in tek başına etrafa bakındığını görmüştü.
En son gözleri seungmin de kalmıştı. Yanına gitmek istiyordu ama gencin kendisine gelmesini bekliyordu. Eğer yalnız kalmak istemiyorsa gelecekti.
Belki de seungmin de onun gelmesini bekliyordur.
İkisi de birbirinin farkındaydı ama kimse ilk adımı atmıyordu. Seungmin utandığı için gitmek istemiyordu. Gitse bile ne söyleyeceğini bilmiyordu. O yüzden chan'ın gelmesini bekliyordu. Chan ise seungmin'in utandığını anlamıştı.
Chan seungmin'in gelmeyeceğini anlayınca daha fazla beklemenin bir işe yaramayacağını anlayarak ilk adımı atmıştı. Yavaş ama bir o kadar acele adımlarla seungmin'in yanına ulaştı. Seungmin yanına gelen gencin gelmesini beklemiyormuş gibi isteksiz bir şekilde baktı.
"Ne istiyorsun yine?"
Chan seungmin'in sorusuna karşı sırıttı. "Baktım yalnızsın yanına gelmek istedim. Seni yalnız görmek beni üzdü." Konuşurken dudaklarını büzmüştü ve bu seungmin'den yargılayıcı bir bakış kazanmasını sağlamıştı.
"Çok teşekkürler gerçekten(!)"
"Ee niye yalnızsın peki? Abin neden yanında değil?" Chan merakla sorusuna cevap beklerken seungmin ona istediğini vermemişti.
"Sana ne? Seni neden ilgilendiriyor?" Seungmin kollarını göğsünde birleştirerek chan'a baktı.
"Merak ediyorum." Gözlerini kısa bir süre etrafta gezdirirken seungmin'in "neden?" sorusuyla gözlerini gencin yüzünde gezdirirken konuştu.
"Senin hakkında her şeyi bilmek istiyorum çünkü."
Seungmin gelen cevapla kalakalırken ne yapacağını bilememişti. Ellerini göğsünden indirmişti. Ne söyleyeceğini bilmiyordu. Chan'ın gözlerinin içine bakması işini zorlaştırıyordu. Sonunda sessizliği chan bozmuştu.
"Nedenini sorsan bile söyleyemem çünkü bende bilmiyorum. Sebebini bilmiyorum ama seni merak ediyorum. Sebebini sen biliyor musun? Ben bulamıyorum."
Chan daha kendisi bile bilmezken seungmin'in bilemeyeceğini biliyordu.
"Dalga geçmeyi kes. Saçma sapan şeyler söylüyorsun." Son sözlerini söyleyerek chan'ın yanından ayrıldı.
Seungmin'in kafası karışmıştı. Kafası karışık bir şekilde abisinin arabasına binerek diğerlerini beklemeye başladı.
Chan ise seungmin'in arkasından baka kalmıştı. Az önce düşünmeden konuşmuştu. Aklına gelen her şeyi söylemişti. Ellerinden birini beline koyarken diğerini saçına çıkardı ve saçlarını dağıttı. Seungmin'in ondan uzaklaşacağını düşünmüştü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
