Doktor ve mafya/Skz Bts

83

Ölmedim canlar yaşıyorum. Bazı nedenlerden dolayı bölüm yazmak oldukça zor oldu benim için. Bilirsiniz mental çöküşler falan.

Beklediğiniz için teşekkür ederim💛

70k için de çok teşekkür ederim💗💗💗💗💗💗💗💗💗

3 gün sonra

Changbin ve felix'in gidişinin üstünden üç gün geçmişti. Taekook çifti perişan haldeydi. Jungkook, durmadan temizlik ya da yemek yapıyordu. Düşünmemek adına yaptığı eylemlerdi bunlar. Taehyung da aynı onun gibi düşünmemek adına odun kırıp duruyordu. Sabah kalkıp dışarı çıkıyor akşam kova kova odun getiriyordu.

İkisinin bu halini ise arkadaşları üzülerek izliyordu. Ellerinden gelen bir şey olmadığı için izlemekten başka bir şey yapamıyorlardı.

Şu anda saat öğleden sonrayı gösteriyordu. Jungkook yine mutfaktaydı. Taehyung da dışarıda. Diğerleri ise hyunjin'in odasında toplanmıştı. Bir şeyler yapmak istiyorlardı bu yüzden beyin fırtınası yapmak üzere toplanmışlardı.

Hyunjin yatakta uzanarak sevgilisinin dizlerine kafasını koymuştu. Jeongin de onun saçlarını okşuyordu rahatlatmak için.

Jisung ve jimin yatağa yanlamasına uzanarak yüzüstü yatıyorlardı. Minho ve yoongi birbirlerine oldukça uzak fakat sevgililerini görecek şekilde duvara yaslanmışlardı.

Chan tekli koltuğa otururken kucağında da sevgilisi oturuyordu. (Agaggaga kucak)

Seungmin biraz utanıyordu bulunduğu konumdan fakat oldukça da memnundu. Sevgilisi saçlarını okşuyor, arada öpücük konduruyordu ve en önemlisi ise chan'ın kokusunu soluyordu.

Hoseok ve kihyun ise normal bir şekilde ikili koltukta oturuyordu yan yana. Kihyun nişanlısının omzuna başını koymuş bir şekilde alyansıyla oynuyordu.

“Ee bulabildiniz mi bir fikir?” Derin sessizliği yoongi bozmuştu.

Jisung iç çekip konuştu. “Benim aklıma hiç bir şey gelmiyor.” Dedikten sonra sırt üstü dönerek tavana bakmaya başladı. Belki böyle gelirdi fikir.

“Aynısından.” Jimin de ona katılarak kafasını kollarının arasına gömmüştü. O da biraz böyle düşünecekti.

“Onları böyle görmeye dayanamıyorum ben.” Hyunjin kimseden bir şey çıkmayacağını anlayınca üzgünce söylemişti. Abisini böyle üzgün görmeye dayanamıyordu.

“Konuşmaya çalışalım desek konuşmuyorlar. Bırak bizi birbirleriyle bile konuşmuyorlar.” Hoseok denedikleri fakat sonuç vermeyen çözümlerini tekrar dile getirmişti.

Yoongi hoseok'un söylediğinin üzerine konuştu. “Birbirleriyle konuşsalar belki teselli ederlerdi ama yok yani konuşmuyorlar. Üç gündür birbirlerinin yüzüne bakmıyorlar.”

“Hyunjin sen bir daha mı denesen abinle konuşmayı?” Minho başarısız olan denemelerinden birini tekrar ortaya atmıştı.

Hyunjin kafasını hafif kaldırarak minho'ya baktı ve konuştu. “Kaç kere denedim hyung, olmuyor işte. Sürekli konuyu değiştiriyor.” Tekrar kafasını koydu jeongin'in bacağına. “Konuşmak bir işe yaramıyor.”

Seungmin aklına gelen fikirle kafasını yaslandığı omuzdan kaldırarak odadakilere döndü. “Felix'i arasak? Nasıl olduğunu, ne zaman geleceğini falan öğreniriz.”

“Hem bakarsınız jungkook hyung'la konuşmak ister.” Chan seungmin'in fikriyle aklına geleni söylediğinde diğerlerininde kafasına yatmıştı.