Doktor ve mafya/Skz Bts

65

3.kişiden

Changbin eve girdiği gibi salona girmişti. Salonun boş olması üzerine felix'in odasına gitti. Felix'i görmeden rahatlamayacaktı. İçinde tarif edemediği bir his vardı. Kötü bir his.

Kapıya geldiğinde tıklamak için elini kaldırmıştı fakat içeriden gelen seslerle durdu.

"Söz ver. Dediklerini yapacağına söz ver."

"..."

"Sözünde dursan iyi olur yoksa cidden kötü olur."

"..."

"Tamam."

Changbin duyduklarına anlam verememişti. Felix'in telefonla konuştuğunu anlayabiliyordu. Kiminle konuşuyordu? Ne hakkında söz verdirdi?

Changbin kapıyı tıklatıp cevap gelmesini beklemeden kapıyı açtı. İçeri doğru kafasını uzattı. "Müsait misin?"

Felix gerginlikle kafasını salladı sadece. Changbin duyarsa yapacağı şeye izin vermeyeceğini biliyordu. Umarım duymamıştır. Çok kızacak bana. Diye geçirdi içinden.

Changbin felix'e yaklaştıkça felix'in yüzünün gerildiğini fark etmişti. Kaşları çakıldı. Felix'in bir şey sakladığını anlamıştı.

"Kiminle konuşuyordun?" Changbin'in sorusuyla yutkundu.

"Kimseyle." Gözlerini kaçırarak cevapladığında changbin bir şeyler olduğuna kesinlikle emin olmuştu.

Yatağa, felix'in karşısına oturdu. "Felix, bana yalan söyleme. Ne saklıyorsun?"

Changbin'in tek bir kelimeyle nasıl yalan söylediğini anlamasını düşünmeyi bir kenara bıraktı. "Bir şey saklamıyorum. Sana ne zaman yalan söyledim ben hyung?"

"Şimdi söylüyorsun." Changbin felix'in endişeli ve korkak ifadesini çözmeye çalışıyordu. "Kiminle konuşuyordun?"

"Kimseyle dedim ya. Kendi kendime konuşuyordum." Lütfen inan ve üsteleme!

"Çocuk mu kandırıyorsun felix? Bak kızmayacağım, söyle hadi." Changbin güven vermek için felix'in ellerini tuttu.

"Olmaz."

"Felix. Sinirleniyorum."

"Ama hyung kızarsın bana."

"Kızmayacağım felix. Söyle hadi." Güven verici bir gülümseme sunduğunda felix yenildiğini hissetti.

"Hyung beni biri aradı. İsmini söylemedi. Jisung'un yerini bildiğini söyledi sadece." Changbin şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı.

"Jisung'un yerini söyleyeceğini ama karşılığında bir şey istediğini söyledi." Susup gözlerini kaçırdı felix. Devam ettiği an changbin'in kızacağını bildiği için korkuyordu söylemeye.

"Ne istedi felix?"

"Beni istediğini söyledi…" felix fısıltıyla söylediğinde changbin donup kaldı.

"Ne demek seni istedi? Ne diyorsun sen felix?!" Changbin sesinin yükseldiğini fark etmemişti o an.

"Sakin ol hyung. Sadece benimle tanışmak istediğini karşılığında jisung'un yerini söyleyeceğini söyledi."

"Ve sen de bunu kabul ettin!" Changbin yataktan kalkıp odada volta atmaya başladı. Sinirle saçını arkaya attı.

Felix changbin'in sinirli halini bir süre izledikten sonra karşısına geçmişti. "Jisung benim arkadaşım. Ben de bir şeyler yapmak istedim. Böyle boş boş oturmak canımı sıkıyor."