Bir iki hafta daha yb gelmez çünkü sınavlarım başlıyor😔
Herkes birbiri ile konuşurken seokjin endişe içindeydi. Her şeyi bilen tek kişi olarak tek de korkan oydu.
Seungmin'in şu an chan ile konuşması onu geriyordu. Kimseye bir şey belli etmemesi gerekiyordu ama çok zorlanıyordu. Kardeşlerinin nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu bir tek o biliyordu. Hepsi için çok endişeleniyordu ama en çok felix için endişeleniyordu. Abileri dışında kimse felix'i bu kadar gülümsetememişti. Felix'in o hiç tanımadığı çocuğa bağlanmış olması onu endişelendiriyordu. Aynı şeyin seungmin'in de başına gelmesinden korkuyordu.
Bir an önce buradan gitmeleri gerekiyordu. Hepsini bir araya getirmesi gerekiyordu ama ne söylemesi gerektiğini bilmiyordu. O düşünürken yanına gelen bedeni fark etmemişti.
"Doktor Jin." Duyduğu sesle korkarak yerinden sıçramıştı genç. Başından beri onu korkutan kişiydi karşısındaki. Eğer onunla konuşmamış olsalardı belki de her şeyden habersiz olup kardeşlerini tehlikenin içine atacaktı. Belki de onlarla hiç tanışmamış olacak ve kardeşlerini kurtaracaktı.
"Ne istiyorsun?" Kısa süren şaşkınlığını atan seokjin karşısındaki adama saf nefretle bakıyordu.
"Endişeli bakışlarını görünce seninle konuşmam gerektiğini düşündüm." Sarı saçlı genç neden geldiğini açıklamıştı tek cümlede.
"Konuşacak bir şey yok. Ben sana söyleyeceğimi söyledim. Aynı şeyleri söyletme bana ve arkadaşlarını da alıp defolun gidin." Sinirli ama bir o kadar da sakin bir ses tonuyla kovmuştu genci. Genç ise gitme taraftarı değildi.
"Bazı şeyleri açıklığa kavuşturmalıyız doktor jin."
"Açığa çıkacak bir şey yok! Daha fazla seninle konuşmak ve yüzünü görmek istemiyorum. Lee minho'nun başka bir hastaneye transfer olmasını sağlayacağım ve bir daha kimse kimseyle görüşmeyecek." Sözlerini söyledikten sonra gidecek olan seokjin'i kolundan tutarak durdurdu namjoon.
"Sana konuşacağız dediysek konuşacağız. Bugün yapamayız bu konuşmayı, uzun sürecek çünkü. Yarın odana geleceğim ve konuşacağız. Sen de beni dinleyeceksin." Sesinde ki emir tonu seokjin'in kaşlarını çatmasına sebep olmuştu.
"Tamam mı doktor Jin?" Sert sesi yüksek çıkmıştı bu sefer.
Seokjin kolunu namjoon'un elinden kurtararak konuştu. "Değil. Daha fazla bir katille aynı ortamda bulunmak bile istemiyorum." Seokjin son sözünü söyleyip gitmeyi planlarken arkasından gelen ses onu durdurmuştu.
"O zaman ben de kardeşinle konuşurum doktor. Tabii bu sefer seninle konuşacağım şekilde değil."
Seokjin dona kalmıştı. Kardeşini işin içine katacağını düşünmemişti. Seungmin'i bu durumdan uzak tutmak isterken daha da fazla işin içine katmıştı.
"Ne dersin? Belki de ben değilde chan konuşmalıdır. O benden daha iyi konuşur." Namjoon seokjin'in gittikçe düşen omuzlarına bakıp güldü. Seokjin'in elini kolunu bağlamak bu kadar kolaydı işte.
Genç yavaşça arkasını döndü. Ne yapacağını bilemez bir şekilde yere baktı bir süre. Sonra da yenilgiyi kabul ederek konuştu. "Tamam."
"Neye tamam? Chan'ın konuşmasına mı?" Genç neye tamam dediğini biliyordu sadece biraz oynamak istiyordu.
"Hayır, konuşalım…yarın."
"Tamam o zaman doktor. Yarın odana geleceğim. Odanda olmazsan bile seni bekleyeceğim."
Seokjin daha fazla konuşamayacağını anlayarak arkasını döndü ve uzaklaştı oradan.
Gözleri dolmuştu. Eli kolu bağlanmıştı sanki. Eğer onunla kendisi konuşmazsa kardeşi tehlikede olurdu. Onu korumak zorundaydı. Onsuz yapamazdı. Ailesinden kalan tek kişi seungmin di. Onuda kaybedemezdi.
Oysaki kardeşinin çoktan çalındığını bilmiyordu.
5k oldukkkk🥰🥰🤩🤩😍😍🥳🥳
O kadar mutluyum ki anlatamam size. Bu bölümüde 5k olduğu için yazdım.
Teşekkür ederim 5k için💛💛💛💛💛💛💛💛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doktor ve mafya/Skz Bts
FanfictionHastane koridorunda koşuyordu genç. Koridorda ki hastalar ne olduğunu anlamadan genç doktora bakıyorlardı. Genç koridordan sağa döndü ve ulaşmak istediği kapıya ulaştı. Kapıyı açıp hızla girdi odaya. "Jin hyung acil hasta geliyor!" ‼️Fikir bana aitt...