47

794 112 93
                                    

3.kişiden anlatım

Salonda oluşan sessizlik gerginliği arttırıyordu. Seungmin ve chan koltukta yan yana otururken seungmin'in karşısında abisi, abisinin yanında namjoon oturuyordu.

Seungmin abisine bakarken Chan dikkatle seungmin'e bakıyordu. Namjoon yere dikmişti gözlerini. Seokjin gerginlikle elleriyle oynuyordu. Lafa nereden başlayacağını bilmiyordu. Söyledikten sonra kardeşinin ona kızacağını da düşünmeden edemiyodu. Ne tepki vereceğini bilmediği içinde söylemekte zorlanıyordu.

"Hyung artık konuşacak mısın? Benden bir şeyleri saklamandan sıkıldım." Sonunda sessizliği seungmin bozmuştu. Abisini neyin bu kadar gerdiğini merak ediyordu.

Seokjin sonunda ellerinde olan bakışlarını seungmin'e çıkardı ve sessizliğini bozdu. "Bak seungmin. Söyleyeceğim şeyler sana tuhaf ve anlamsız gelebilir yine de senden bana güvenmeni istiyorum. Bana güveniyor musun?"

"Tabii ki güveniyorum hyung." Seungmin abisinin neden böyle bir soru sorduğunu bilmesede cevaplamıştı. Abisine güveniyordu.

"Sana zarar gelmesine izin vermeyeceğimi biliyorsun. Sen bana annem ve babamın emanetisin." Seokjin konuştukça gözlerinin dolmasıyla bir süre sustu.

"Kimse bana zarar veremez ki hyung. Onca eğitimi kendimi koruyayım diye aldırmadın mı? Kendimi koruyabilirim."

"Silah kullanmayı biliyor musun?" Namjoon'un aniden seungmin'e sorduğu soru bakışları ona döndürmüştü.

"Hayır. Bir kere denemiştim sadece." Seungmin ciddi bir şekilde cevaplamıştı. Neden böyle bir soru sorduğunu anlamamıştı orası ayrı.

"O zaman kendini koruyamazsın." Seokjin namjoon'un sesini kesmesini diledi içinden. Kendisi açıklamak istiyordu ama namjoon araya girmişti ve her şeyi anlatacak gibi duruyordu.

"Abinin anlatmasını bekledim ama onun için zor olmalı. O yüzden ben anlatacağım ve seninde beni dikkatli dinlemeni istiyorum." Namjoon aslında seokjin'i kurtarıyordu. Seokjin'in gergin olduğunun farkındaydı.

Namjoon seungmin'in onu dinlediğinden emin olduktan sonra konuşmaya başladı. "Korkacaksın biliyorum ama bilmek zorundasın." Derin bir nefes aldı. "Biz mafyayız." Sonunda söylediğinde hepsi nefesini tutup seungmin'e bakmıştı.

Seungmin güldü. "Bende katil doktorum. İnsanların kalbini alıp koleksiyon yapıyorum." Alaya alıyordu ama buna inanmak istemediği için yapıyordu.

"Biz ciddiyiz seungmin." Chan uzun süren sessizliğini bozduğunda seungmin yüzündeki gülüşü silmişti.

"Hayır değilsiniz. Size inanmamı beklemiyorsunuz, değil mi?" Seungmin, chan ve namjoon'un ciddi olduklarını görünce abisine bakmıştı. Abisininde en az onlar kadar düz suratını görünce ne yapacağını bilememişti. Birden ayağa kalkıp bir o yana bir bu yana gitmeye başlamıştı.

Aklı karışıktı.

Seokjin uzun süredir sessiz kalıp kardeşinin tepkilerini incelemişti. Ne hissettiğini anlayamamıştı. Gözleri boş bakıyordu. "Seungmin…"

"Bir dakika hyung. Sindirmeme izin ver." Seungmin salonu turlarken chan onu dikkatle izliyordu.

Chan seungmin'in kaçmasından korkuyordu. Birden çekip gidebilirdi ve dışarısı onun için tehlikeliydi. Chan seungmin'in gözlerinde hayal kırıklığını görmüştü. Seungmin şu an ne düşünüyordu bilmiyordu ama korktuğunu hissedebiliyordu.

Bir süre sonra seungmin durmuş seokjin'e dönmüştü. "Senin haberin vardı! Her şeyi bilmene rağmen benden sakladın. Bir anda değişen tavırların, son zamanlarda üzerime fazla düşmen bu yüzdendi." Birden durdu. Şimdi hedefi namjoon'du.

Doktor ve mafya/Skz Bts Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin