Medyadaki şarkı benden size gelsin😘
3.kişiden
Dünkü geçen olaylı akşam sonrası güzel bir sabaha uyanmıştı gençler. Kimse dün hakkında konuşmuyordu. Sakin sakin kahvaltılarını yapıyorlardı.
Ta ki taehyung konuşana kadar. "Niye kimse dün hakkında konuşmuyor? Bence konuşulması gereken bir geceydi." Evet öyleydi. Uzun süre konuşulması gereken bir geceydi.
"Nesini konuşacağız? Oldu ve bitti." Taehyung'a cevap veren changbin'di. Dediği gibi değildi. Olmuştu ama bitmemişti.
Dirseklerini masaya yaslayarak parmaklarını birbirine kenetledi. "Gelen tehlikeyi konuşacağız. Bay kim dünden sonra susup kenara çekilmez." Haklıydı. Olay sandıklarından çok daha ciddiydi.
Kısa bir sessizlik olmuştu. Bu sessizliği ise namjoon bozmuştu. "Bugün babamla konuşmaya gideceğim." İşte bu hiçbirinin beklediği bir cümle değildi.
Bütün bakışlar ona dönmüştü. Gitmesi onun için tehlikeliydi. Hepsi bay kim'i tanıyordu. Neler yapabileceğini tahmin ediyorlardı.
"Hayır gidemezsin." Bütün masanın sesi olan kişi seokjin'den başkası değildi. En çok o gitmesini istemiyordu.
Namjoon seokjin'e gülümseyerek baktı. "Konuşmazsam daha kötü olur."
"Asıl gidersen daha kötü olur." Seokjin masaya kollarını yaslayıp namjoon'a doğru eğildi. "Babanı az buçuk tanıdım. Küçükte olsa yapacağı şeyi kestirebiliyorum."
Kaşlarını çattı namjoon. Arkasına yaslanıp seokjin'e baktı. "Babamı gayet iyi tanıyorum Jin. Bırakta ne yapacağıma ben karar vereyim."
Seokjin namjoon'un dediğine bozulmuştu. Göz devirip kollarını masadan çekip ayağa kalktı. "İyi. Git evlen o zaman." Namjoon'un yanından geçerken ise "Aptal." Demişti.
Seokjin'in arkasından masada derin bir sessizlik oluşmuştu. Taehyung konuyu açtığına bin pişman olmuştu bile.
Derin sessizliği seungmin'in sandalyeyi geri çekmesi bozmuştu. "Ben abime bakayım." Diyerek ayaklandı fakat namjoon'un sesiyle tekrar oturdu. "Sen otur." Diyerek kalktı.
Namjoon da gittiğinde yine ve yine bir sessizlik oluşmuştu. Bu sefer ise sessizliği bozan minho olmuştu. "Kesin öpüşecekler. Şuraya yazıyorum." Parmağını masaya sürerek yazıyorum demişti.
"Saçmaladın." Jimin minho'nun kesin konuşmasına karşılık söylemişti.
"Görürsünüz. Demiştin diyeceksiniz." Minho sanki bir yerden duymuş gibi kesin konuşuyordu. Belkide duymuştu:)
"Aynen deriz." Changbin minho'yu ti'ye almıştı.
Oysaki minho doğruyu söylemişti.
Seokjin'den
Sinirlenmiştim. Namjoon'un babasıyla konuşmaya gidecek olmasına ayrı, beni dinlememesine ayrı sinirlenmiştim.
Dün babasının dedikleri aklımdan çıkmıyordu. Namjoon'u evlendireceğini söylemişti. Ne kadar namjoon karşı çıksada bugün konuşmaya giderse bunun gerçekleşeceğine emindim.
Böyle insanları bilirim. Dediği olana kadar yapmadığını bırakmazlar. Namjoon yanına gittiği an her şey mahvolacaktı.
Seungmin'in de tehlikede olması ayrı bir olaydı tabi. Chan'ı korumak adına kendini ateşe atmıştı resmen.
Bahçeye çıktım hava almak adına. Düşüncelerim beynimi öyle çok yormuştu ki dünden beri iyi değildim. Gece seungmin uyurken onu izlemiş, onu kaybetme ihtimalini düşünüp durmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doktor ve mafya/Skz Bts
FanficHastane koridorunda koşuyordu genç. Koridorda ki hastalar ne olduğunu anlamadan genç doktora bakıyorlardı. Genç koridordan sağa döndü ve ulaşmak istediği kapıya ulaştı. Kapıyı açıp hızla girdi odaya. "Jin hyung acil hasta geliyor!" ‼️Fikir bana aitt...