19. Bölüm

75.5K 4.8K 1.3K
                                    

Selamlar, efendim. Anca gelebildim. 🙈

📍Aldığım şikayetlere göre bazı arkadaşlarıma bölüm bildirimi gitmiyormuş. Beni takip ederek bu problemi tamamen ortadan kaldırabilirsiniz, canlar. 

Bu arada size kendimle ilgili vermek istediğim güzel bir haberim var. Çok uzun zamandır hayalini kurduğum şeyi gerçekleştirdim ve İstanbul'da bir üniversiteye araştırma görevlisi olarak atandım. Hatırlıyorum bu yola çıkarken sürekli ayaklarıma yapışıp beni dibe çekmek isteyen insanlar oldu. Eğitim sistemini eleştirirken haddi aşıp yüzüme yüzüme, "Seni oraya almazlar." diyen insanlar bile oldu. 

Beni bilen bilir, kendimi anlatmayı çok fazla sevmem ama belki aranızdan birilerine ilham olurum diye bunları yazıyorum. Lütfen kendi cesaretsizliklerinin sonucunda başarısız olmuş olan insanlardan motivasyon beklemek yerine olmak istediğiniz konumdaki insanların nasihatlerini dinleyin. Ben öyle yaptım. 💅🏻

Çok sevdiğim bir arkadaşımdan duyduğum güzel bir söz var. "Uçmayı bilmeyen insanlar, kanat kırmayı çok severler." ✨

Sadece mutluluğumu sizinle paylaşmak istedim. 

Keyifli okumalar. 🌼

***

"Bir ben senin olamadım bir türlü! Ne yap ne et konuş babanla. Dayanamıyorum ar-" Kapının açılmasıyla karşısında gördüğü insandan sonra boğazına gömüldü cümleleri genç kızın.

"Ayla Hanım?" Polat'ın annesinin ciddiyetle bakan gözlerinden kaçmak için bir, iki adım gerisinde duran kıza yöneltti bakışlarını. Kendisine gülümseyen, uzun dalgalı saçları ve zeytin gibi siyah gözleri olan kızın Polat'ın kardeşi olduğunu anlaması uzun sürmedi.

Bahçe kapısının orada bir kişinin daha varlığını hissedince gözlerini oraya doğru çevirdi ve yüzündeki mahcup gülümseme anında solarak ciddiyete büründü.

"Osman abi!"

Osman arabasına yaslanarak onları seyrederken Zeliha'nın kendisine çevrilen gözlerinin yanı sıra herkesin ona doğru baktığını fark edince  göğsünde birleştirdiği ellerini çözdü. Hafifçe havaya doğru kalkık duran saçlarına parmaklarını daldırıp şekil verdiğinde aralara karışan sarı saçları daha da bir belirginleşti. 

Kızının kasabaya inmesi üzerine endişelenen Kemal amca, kendisine yardıma gelen Osman'ı Zeliha'nın peşinden yollamıştı. Hakkı yoktu tabii ki ama Polat ile Zeliha'nın buraya doğru geldiklerini görünce abilik iç güdüsü ile peşlerine düşmüştü Osman. Onları rahatsız etmemek için de uzaktan uzaktan izlerken muhtarın annesi ve kız kardeşine denk gelmişti. Herkesin dikkatle onu süzmesi üzerine açık mavi rengindeki gömleğinin zaten düzgün olan etek kısmını düzeltti ve başı dik bir şekilde onlara doğru yürüdü.

"Hayırdır, Osman? Sen niye buralardasın?" diyerek annesi ve kardeşinden önce onu sorguladı Polat. Bu köye geldiğinden beri Selim ve Mehmet'ten sonraki en sevdiği insanlardan biriydi Osman. Bu yüzden şaşkınlığını olabildiğince dengeli yansıttı ses tonuna.

"Zeliha'nın peşinden yolladı beni Kemal amca. Düğün alışverişi için ağır bir şeyler alır, dedikodudan kaçmak için de minibüse falan binmez dedi."

Osman'a karşı şüpheleri olduğu için değil de Kemal amcanın kendisinden başka birinden yardım istemesine bozuldu Polat. Daha başka bir şey söylemesine gerek kalmadan yanında dut yemiş bülbül gibi şaşkın ifadelerle Ayla Hanım'ı izleyen Zeliha'ya eşlik edip  annesine çevirdi gözlerini.  

MuhtarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin