KOZA - Dünya'nın İstilası (SY)

60-Angela kayıp

Not: Bugün size not yok, çünkü yazılı kağıtlarınızı okumadım :D

Özet: Hank elindeki notu John'a verir. Seth yaptıklarından pişmandır ve John'a gerçekleri anlatmıştır. Bombayla ilgili planlarını değiştiren John, Jen'in yardımı ile yeni planını yürürlüğe koyar. Bilinmeyen biri Angela'yı kaçırır.

*** Yeni Bölüm ***

Angela'nın kaybolmasının haberi, yavaşça tesisi sarmıştı. Herkes birbirine Angela'yı soruyordu. Askerler küçük kızın son görüldüğü yerleri didik didik etmişlerdi. Helena endişeden kendi kendini yiyordu. General elindeki tüm imkânları seferber ettiği halde, sonuca ulaşamadığı için sinirliydi.

Tüm bu kargaşanın içinde sakin kalmaya çalışan John, kızın nereye gidebileceğini düşünmeye çalışıyordu. Kendiliğinden uzaklaşma ihtiyacı hissettiyse bile, bu kadar endişe içinde bırakmayacak kadar olgun birisiydi.

John en kötüsünü düşünüp, kaçırılmış olma ihtimalini göz önüne almaya başladı. Öncelikle kim Angela'yı kaçırmak isteyebilirdi? Angela'nın sivri bir dili vardı ama düşman edinecek kadar kimseyi kızdıracağını sanmıyordu.

Öyleyse kendisinin veya Helena'nın düşmanı olabilirdi. Fakat Helena herkes tarafından sevilen bir kadındı. Bu durumda kendi düşmanlarından olmalıydı. Düşman uzaylıların işlerine çomak soktuğu aşikârdı.

Öte yandan bombanın yapımında beraber çalıştıkları için böyle bir şeye kalkışabileceklerini düşünemiyordu. Yine de emin olmak için Evelyn ile görüşmeliydi. Yanlarına taşınmış olan Seth'in iş istasyonuna doğru ilerledi.

Seth, doktorun kendisine doğru geldiğini gördüğünde paniğe kapıldı. Notla ilgili konuşmaya geldiğini zannettiği için Evely'in civarda olup olmadığını kontrol etti.

"John, şimdi olmaz. Lütfen sonra konuşalım" dedi Seth.

John ilerlemeye devam edip Seth'in burnunun dibine kadar girdi. "Eve nerede Seth?"

"Ben – ben – birkaç saattir – yani bilmiyorum, görmedim. Bir sorun mu var? Yoksa sen Angela'nın kayboluşunun Eve ile bağlantılı olduğunu mu düşünüyorsun?"

"Bunu sormadan bilemeyeceğim. Eve nerede?" diye ısrar etti.

"Gerçekten bilmiyorum John, yani onun bana gideceği yerleri söyleyeceğini mi düşünüyorsun?"

Seth haklıydı. Eve, Seth'e zerre kadar değer vermiyordu. Bu durumda onu aramak zorundaydı. "Eğer kötü düşünceli ve iğrenç görünüşlü bir uzaylı olsaydım nereye saklanırdım?" diye John, kuytu ve karanlık köşeler olabileceği sonucuna vardı.

Tesis yeni olduğu için henüz faaliyete sokulmamış yerler olmalıydı. Bu fikri bulduktan sonra kimseye söylemeden alt katları dolaşmaya başladı. Buralara askerlerde bakmış olmalıydı ama onlar çok ses çıkardıkları için saklanmış birini bulamazlardı.

John her girdiği odaya dikkatle bakıyordu. Son baktığı odanın kilitli oluşu, kendisini şüphelendirmişti. General'e haber verip kapıyı zorla açtırabilirdi. Fakat Angela içerideyse zarar görebilirdi. Bu yüzden kapıyı kendi açması gerekecekti.

Kapıdaki şifre ekranını inceledi. Üstü tozluydu ama birkaç tuşa daha önce basıldığı için buraya giriş yapıldığı belliydi. Daha az tozlu tuşların üzerindeki numaraları aklına yazdı. 1-2-7-9.

Bu tuşlarla ilgili olabilecek kombinasyonları zihninden hesapladığında, eğer sadece dört haneli şifre kullanılıyorsa, her tuş sadece birer kere basılmışsa, 24 olasılık olduğunu buldu. Eğer beş haneli şifreyse denemeyle işin içinden çıkamazdı.