Bolum 37

3.6K 84 20
                                    

O gece sabaha kadar bekledim. Tekrar geleceğim lafı beni çok ürküttü. Bunlar ne için geleceklerdi. Bana emredin deyip, benimle alay mı ediyordu, yoksa gerçekten bana yardım için mi gelmişti. Bunu düşünürken kafamı hiç toplayamıyordum. Sabah olduğunda babamın kalkıp banyoda abdest aldığını duydum. Beni görmesin diye hemen uyuma numarası yaptım. Numara yaparken gerçekten uyumuşum. Sabah annemler kahvaltıya kaldırdılar. Babam kahvaltıda biraz canımı sıktı. Diğer işten boş yere çıkarılmıştım. Babamda artık olayların durulduğunu düşünüp, kendine yeni iş bul dedi. Aslında olaylar durulma değil, hayatımın en kötü olaylarını yaşamaya doğru gittiğini ben dahil kimse bilmiyordu.
Kahvaltı ettikten sonra göz boyamak için iş ararmış gibi il e geçtim. Gittiğim zaman Ercan’ı aradım. O da izinliymiş biraz oturduk laf ettik. Eski konuları açtı. Devam ediyor mu diye sordu. Etmediğini tamamen bittiğini söyledim. O zaman bana daha samimi davranmaya başladı. Çevremdeki insanları bu yüzden kaybediyordum. insanlar bana da bulaşır, ben de etki altında kalırım düşünceleri ile benden uzak durmaya çalışıyorlardı. Belki de işten beni bu yüzden çıkarmışlardı. Belki Ercan patron a da bunlardan bahsettiği zaman korkup beni bu yüzen çıkarmış olabilirdi. Bu nedenle artık herkese bu işin bittiğini normale döndüğümü söyleyecektim. Biraz daha oturup sohbet ettikten sonra çıkıp köye geldim. Babam ben köye gelince neden geldin, iş bulamadıysan evde kal ara yine kaç yaşına geldin diyerek yine sitem etti. Bu durum beni iyiden iyiye stres altına soktu. Zaten başımda bin türlü bela vardı. Yine de tamam yarın giderim dedim. O gece hiçbir şey yapmadım. Yarın gideceğimi annemede söyledim. Annemde bana o akşam köyden yiyecek bir şeyler hazırladı. il deki evde yiyecek bir şey olmadığı için…
Akşam hiçbir şeyi umursamadım vurdum kafayı uyudum. O gece uyuduğumda acayip bir rüya gördüm.
     Rüyamda yanıma gelen ve emrimde olduğunu söyleyen cin e benzeyen bir cin i dedemi uzaktan konuşurlarken gördüm. Boyu dedem ile aynı boydaydı. ikisine yandan bakıyordum. Dedemin yüzü gülüyordu. Sanki arkadaşlarmış gibi derin bir sohbetin içindelerdi. Kalkıp ta ne yanlarına gidebildim, ne de sesimi çıkarabildim. Uzaktan öylece izledim. O gece başka rüya gördüğümü hatırlamıyorum.
Sabah babam uyandırdı. Köyden biri dolmuşların oraya kadar arabası ile gidecekmiş. Sende kalk onunla git dedi. Bende bizim araba ile giderim diye düşünüyordum. Arabayı bile vermedi, el alemin peşine takılıp elimde yük ile dolmuşlara kadar geldim. Oradan da binip eve geldim. Çıkıp biraz dolandım. Sahile gittim tek başıma gezdim. Hem iş meselesi yüzünden hem de cinler yüzünden iki taraflı derde boğuldum resmen. Akşam eve geldim. Zaten bu olaylardan dolayı bitkin düştü beynim. Tam gece olmadan uyuyayım da akşam korku yaşamakla uğraşmayayım birde dedim. Tv açtım odanın ışığını da açtım. Çekyatta biraz dalmışım. Tık televizyonun sesi kesildi. Anlık durum değişikliğinden gözümü açtım, baktım elektrikte yok. Ama sadece benim evde yok. Karşıki apartmanlara baktım ışıkları yanıyor. Sokak lambaları da yanıyor. Turuncu sokak lambalarının ışığı bizim evi az çok aydınlatıyordu. Baktım şartel mi atık diye ama normaldi. Apartmanın kapısını açtım, otomatik ışığı yakmak için elimi kolumu salladım. Otomatik de çalışmıyordu. Galiba bizim apartmanda gitmişti elektrik...
Çıkıp bakmadım aşağı inip. Apartmandan birisi illaki bakar diye düşündüm, ama apartmanda çıt ses yoktu. Kimsenin umurunda değildi bu durum galiba. Bir 10 dakika bekledim, kimse ilgilenmiyor. Terliklerimi alıp apartmandan bir kat aşağı indim. Buranın ışığı yandı. Hemen koştum eve, herhalde ışıklar geldi dedim. Bizim kapının önünde ki otomatik yanmadı. Kapıyı açtım ışığı açayım dedim, yine yanmadı. içerideki ışık zaten yanık durumdaydı, elektrik gelse orası yanmış olurdu. Bir şey anlamadım bu işten. Gidip aşağı bakayım dedim elektrik dolabını açtım. 16 daireli apartman, hangi saat bizim belli değil. isim bir şey de yazmıyor. Bir türlü anlayamadım. Acaba milletin ışığı var mı diye apartmandan 4,5 adım atıp karşıdan izledim. Bizim daire hariç herkesin ışığı yanıyor. Bizim daireye baktım. Resmen camın önünde biri bana bakıyor. Hiç gözlerini ayırmadan bana doğru bakıyordu. O an bırakın korkmayı bir kenara, o anki hissettiğim şeyin ne açıklaması vardı, ne de tarifi…
     Oraya bakarken birden evin ışıkları geldi. Odanın lambası yanmaya başladı. Yanar yanmaz pencerenin önünde ki mahluk oradan yok olmuştu. Biraz aşağıda bekledim, saatin çok geç olduğunu sanmıyordum. Saat geç olmamasına rağmen o cadde üzerinden bırakın bir insanı, kedi köpek bile geçmiyordu. Apartmandan birine bu durumdan bahsedersem muhtemelen adım deliye çıkacak ve tanımasam da apartmandaki insanları eminim bana ne selam verirlerdi bundan sonra ne de yüzüme bakarlardı. Daha fazla o halde beklemedim. Korka-korka yukarı çıktım. Sürekli kendimi motive etmeye çalıştım. Eve geldiğimde salonun ve tuvaletin de ışığı açıktı. Fakat tuvalete gidip gitmediğimi hatırlamıyordum. Bu düşüncelere boğularak kendimi daha fazla korkutmamak için evin içinde kendi kendime konuşup, kendimi motive etmeye çalıştım. Oturma odasına kapı aralığından baktım ama pencere tarafını göremiyordum. O anki adrenalin ile sanki kalbim boğazımda atıyordu. Yavaş yavaş kapıyı açtım ve içeride kimse yoktu. Gördüğüm şeyden emin olmama rağmen kendi kendimi saçma sapan şekilde motive etmeye çalışıyordum. Ne anneme babama diyebilirdim, ne de herhangi bir arkadaşıma…
Arkadaşlarım bu sefer benden tamamen uzaklaşır, artık yapayalnız kalırdım. Hemen televizyonu açtım evde ses olsun diye ama her şeyden korkmaya başlamıştım. Mutfaktan pet şişe sesi geliyor genleşme ile ama bunu bilmeme rağmen paranoya yapmıştım. Aklıma eskiden olduğu gibi banyo da karşılaştığım bana zarar vermek için gelen şerliler gelmişti. O an aklıma kağıdı okuduğum zaman gelen cinlerden belki bana bir yardım gelir diye düşündüm. Bana emrimde olduklarını söylemişlerdi nede olsa. Ama onlara güvenebilir miydim bilmiyordum. Bu hayatı böyle sürdüremezdim. Kağıdı aldım ve kaldığım yerden 3. Kısım ı okudum. Hiçbir şey olmadı. Korkarak titreyerek okuyordum zaten. Bam başka bir şeyle karşılaşabilirdim. Bilmiyordum. Baştan 1. Bölümü okudum bu sefer etrafta saydam cisimler oluşmaya başladı. Hızımı kesmeden 2. Bölümü okudum ve okur okumaz odadaki atmosfer değişimini hissettim. Ülpermeye başladım. Arkamda biri nefes alıp verir gibi oldum ve sırtıma soğuk su dökülmüş gibi omuzlarımı yukarı çekip irkildim.

Türkiyede Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olaylari 2 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin