Havas ve Buyu 21

2.2K 51 8
                                    

Zaten ne olduysa ona oldu, ben neredeyse hic zarar gormedim. Gerci onlar direk ona yonlendirilmisti, amaclari ona zarar vermekti. Simdintek hedef ben olmaliydim, islemi bastan sona yuruten bendim ve tek sorumlu da bendim. Bu beni biraz rahatlatmisti, en azindan olan bana olacakti, sucu yokken ona da sebep olmayacaktim. Tek hedefin kendisi olmasi yukumu hafiflettirdi, hem yapilacaklar daha hizli yapilir hem de aklim iki yerde birden olmazdi. Evet buyuk ihtimalle tek hedef bendim ve her an hersey olabilecegi icin hazirlikli olmam gerekiyordu. Bu kitapta dikkatimi ceken bir dua vardi,oyle ki birkac uzun cumleden olismasina ragmen tesiri neredeyse hepsinden fazlaydi. ( Duanin orjinalini bir internet sitesinde gordugum icin ismini yazmayacagim, orayq da kim nereden bulup koydu bilmiyorum. Allahtan pek revacta olan bir site ve tiklanan bir bolum degil )
Bu duayi ezberlemek gerekiyordu, yararliliginin cok defa tecrube ile dogrulandigi yaziyordu. Ozelligi suydu; cin taifesinden kalabalik bir grup fenalik uzereyse ve erken farkedilip bu dua okunursa hepsini yok etme imkani vardi. Onemli olan erken farketmekti, iste o cok zordu. Nasil anlayacaktim ki ? Goremedigim bir seyi nasil farkedip onlem alacaktim ? Ani bir saldiri da birkac saniye icinde ruhu teslim ederdim, her ne kadar tetikte olursam olayim farketmem neredeyse imkansizdi. Yine de ezberlemeye basladim. Bir saatin sonunda nerdeyse ezbere okuyordum, unutmamak icin telefonla fotografini cektim. Ne kadar ezberlesem de su farketme mevzu aklimdan cikmiyordu,aslnda kitapta onun da formulu yaziyordu ama yaparsam aklimi kaybedecegime emin oldugum icin hic bulasmadim. Zaten malzemeleri bulmak cok zordu, bu bolge de bulunmasi mumkun olmayan hayvanlarin parcalari gerekiyordu. Gerekli islemin ardindan insanin gozunde ki perde kalkiyor, etraftaki cinleri gormeye basliyordu. Tabi onlar da kendilerini gordugunu farkediyor ve onunla konusuyor, haliyle bu iliskinin sonu da pek saglikli olmuyordu. Zaten hangi kiliklar da gorecegimi tahmin bile edemedigimden tenezzul etmedim, cogu insanin delirmesine bir tanesi yeterken hepsini gormek kim bilir ne hale sokardi.
      Hep boyle savunmada kalamazdim,belanin nereeden gelecegini bilmeden her an endise icinde yasayamazdim. Aklima mektupcu geldi, cevap yazsam ulasirmiydi acaba ? Nereye koyacaktim ki, kutuphaneye birakmayi dusundum ama mektup ayagima kadar geldiyse cevap verecegimi dusunup bir yere biraktigim mektubu da alirdi. Hemen defterden bir kagit kopartip hala uzerimden atamadigim sinirle yazmaya basladim :
Ne olduysa senin orospulugun yuzunden oldu, asil Allah senin belani versin. Hem onu hem de beni yaktin, bize her ne olacaksa bunun vebali sanadir. Ne kadar korunursam korunayim elbet tedbirsiz bir animda beni oldurecekler, belki onu da oldurecekler. Birgun sen de oleceksin, o zaman iki elim yakanda olacak. Hersey senin yuzunden oldu, hala kotuluk pesindeysen bir daha bana yazma. Ama Allahtan zerre kadar korkuyorsan kendini acik etmesen bile bana yardim et ki bunu defedyim. Hersey bir yana, bunlari neden yaptigini, soylesen icim yanmazdi"
     Bizim kapinin bir tarafina ya da paspas vs. Bir yere koysam bizimkiler farkedebilirdi, en guzel yer merdivenlerin basinda ki kalin korkuluk demirin bir kenarina sikistirmakti. Bu kattan itibaren kimse merdivenleri kullanmadigi icin hem farkedilmez,hem de onun gozune daha rahat carpardi. Kagidi oraya sikistirip iceri dondum, bundan sonra ya bir cevap gelecek, ya da ne gelecekse onu cekecektim...
     Yorgun olmama ragmen gec saatlere kadar gozume uyku girmemisti. İki kez cevap geldimi diye mektubu kontrol ettim, gelmedigi gibi benim biraktigim da oldugu gibi duruyordu. Yine aklima bir koseye kamera saklayip kim oldugunu ogrenmek geldi ama nedense yapamadim,istememe ragmen yapmadim. Yataga donup yine saga sola donmeye basladim, bu korku baska korkuydu. Bu korku iki kisilik bir korkuydu, bu sonu onunla paylasma ihtimalimiz vardi. Ne var ki aklima hic yoksa onu aradn cikartacak bir fikir gelmiyordu, su mektuplari yazan gibi onlar da beni onun tesvik ettigini dusunup onu suclu bulacaklardi. Belki kitabin eksikliginden,belki de benim kitabi dogru anlayamadigimdan dolayi burada kesilmistim. Bunlari dusunurken az da olsa uykumun geldigini farkettim, birkac saatte olsa uyumam lazimdi. Hem korkunun ecele faydasi yoktu,hem de yarin erken uyanmam gerektiginden birkac dakika birsey dusunmeme cabalariyla zor da olsa uyumayi basardim.
     Yine o igrenc alarm,bu defa o tarafa bile bakmadim. Bitene kadar dinledim, eger uzansaydim telefonu duvara firlatip kiracaktim. Artik en ufak rahatsizlik bile beni sinirlendiriyordu, cevrem de olusan en basit gurultulere ve ya aksakliklara anormal tepkiler veriyordum. Bu tepkilerin fiziksel olarak disa vurmamasi icin bazen  kendimi zar zor kontrol edebiliyordum,bu da giderek zorlasiyordu. Nedense o telefonu, paramparca ettigimde rahatlayacagimi dusunuyordum, ya da annemin iki gun de bir beni zorla elime tutusturdugu listeyle gonderdigi markette calisan kasiyer kizin sacindan kavrayip yuzu dumduz olana kadar onunde ki metal tezgaha vurdugum zaman huzura kavusacagimi. Kiz benden iki yada uc yas buyuktu ve nerdeyse bir yildir o markette calisiyordu. Ne zaman gitsem yuzu bir karis  ve ciftesen disi semoanzeler gibi elini kolunu ordan oraya salliyordu, dikkatimi cekmesine ragmen aylarca gozume batmayan bu kizi simdi doverek oldurmek istiyordum. Ayni sey kaplumbagam icinde gecerliydi, son olarak iki gun once firar girisiminde bulunmustunve yine odayi detaylica arayarak bulabilmistim. Bir daha kacarsa aramamayi, gordugum gibi de yere vura vura oldurmeyi dusundum. Bunlar simdiye kadar aklimin ucundan dahi gecen seyler degildi, bana ne olduysa sonn haftalar da olmustu. Hicbir seye tahammulum kalmamisti,surekli baski altindaydim ve gerilim gittikce artiyordu. Olan bitene bir karsilik veremedigim ve sadece savunma da kaldigim icin de sinirimi baskalarindan cikarmaya calisiyordum, bunun dogru olmadiginin farkindaydim ama kendime hakim olmakta zorlaniyordum. Kiz arkadasim arka arka iki mesaj gondrerdiginde ona bile sinirkeniyordum, guvende olduguma emin olmak ve bir sure yalniz kalmaya ihtiyacim vardi. Eger bunu atlatabilirsek uzun bir muddet yalniz kalacaktim, insanlarin icine karismaktan ziyade sessizlige ihtiyacim vardi.
     Uykum iyice acildiginda dogrulup yatagima oturdum, bir sekilde bugunu de kurtarmam lazimdi. Simdi daha da zorlasmisti, tehditin artmasi bir yana,kiz arkadasima birsey soylemeden bununla bas etmeye calismak bir yana. Herseyin bittigini dusunuyordu ve gidip durumun daha da berbat bir hal aldigini soylersem tepkisinin ne olacagini kestiremedigimden cekiniyordum. Bu noktadan sonra onu kaybetmekten korkmuyordum,kaybetmek derken beni terketmesinden bahsediyorum. Onun icinnen sagliklisi bu olurdu, zatenno terketmese bile yakinda ortada terkedilecek biri kalmayacakti.
     Kendi kendimi gozden cikartmistim ama onunbir sekil de kurtarmam lazimdi, ben buyuk hatalarla haketmistim ve ne yasanacaksa yalniz ben yasamaliydim. Birden aklima itiraf etmek geldi, ne varsa onlara tek tek anlatacaktim. Nasil basladigini, kimin sebep oldugunu,nasil mucadele verdigimizi ve nasil bu noktalara geldigini. Herseyi benim yaptigimi, onun hicbir sucu olmadigini, ama nasil ?

Türkiyede Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olaylari 2 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin