Havas ve Büyü 5

2.2K 49 11
                                    

     Onun boyle olmasi çok canımı sikmisti,bu sessizlik hiç hayra alamet degil diye düşündüm. Birşey soylemeden sadece sarılıp bekliyordu. Benim sormami istiyor diye dusundum,olmasi gereken de bu ya.
+ Betül, neyin var ?.
     Birkaç saniye cevap vermedi,telefondaki ses tonuyla hic kimildamadan cevap verdi.
- Cok kötü rüyalar gördüm.
+ Anlat
     Simdi daha siki sarılmışti,gördüğü şeylerden çok etkilendiği belliydi. Ben de daha siki sarıldım,durumu gerçekten cok garipti. Biraz duraksadiktan sonra anlatmaya basladi.
  "- rüyamda bir ormandayiz,ağaçların arasında yuruyoruz. Ben senin koluna girmek icin elimi uzatıyorum ama sen koluma vuruyorsun, cok canim acıyor.  " Askim ne yapıyorsun!" diyorum,sen bana öyle bir bakıyorsun ki bana vuracaksin sanip korkuyorum. Ben kolumu ovalarken sen yürümeye başlıyorsun,arkandan geliyorum ama hicbirsey soylemeden yürümeye devam ediyorsun. Onune gecip " Ne oluyor,neden böyle davranıyorsun?" diyorum. Yine kotu kötü bakıp "Defol git yoksa seni öldürürüm diyosun" . Cok korkuyorum,ne oldugunu anlamadan sen yürümeye devam ediyorsun. Ben yine pesinden geliyorum,kolundan tutup kendime çekiyorum. Döndüğün gibi beni itiyorsun,yere düşüyorum,aglamaya başlıyorum. "Askim niye boyle yapıyorsun?" diyorum. Iste o an yuzun daha da korkunç oluyor ve bagirmaya başlıyorsun. " Eger bir daha pesimden gelirsen seni paramparça ederim" diyorsun. Ben dizlerimin ustune çöküp sana bakıyorum,ağlayarak " beni burada tek basima bırakıp gidecek misin ? " diyorum. Sen birden bogazima sarılıp beni altina alıyorsun,oyle guclu sıkıyorsun ki parmakların boynumu delecek gibi oluyor. O sırada uyaniyorum,oyle Korkmuşum ki yataktan fırladım,terden sırılsıklam olmusum. Seni aramak istedim ama saat gec olmuştu.
+ Biz sadece eglenmek icin birlikte değiliz,boyle bir durumda saatin ne önemi var tabiki arayacaksin.
- Sabah nasilsa konuşuruz diye aramadim.
+ kabus görmussun,ama bu seni etkilediyse saatin bir önemi yoktu aramaliydin.
- Rahatsiz etmek istedim,uykum da vardı zaten. Bir tane daha gördüm.
+ Anlatsana...

     - istanbuldayiz,sahilde yuruyoruz. Hava kapali,hafif hafif yağmur yağıyor ama denizde hic dalga yok. Bir banka oturuyoruz,senin elinde bir çikolata var. Bir parça kırıp agzima doğru uzatiyosun, ben de senin elinden yiyorum. Bir tane daha uzatıyorsun,onu da elinden yiyorum. Cok mutlu oluyorum,koluna girip basimi omzuna yasliyorum. Bir süre susup denize bakıyoruz,sonra sen " ben gidiyorum" diyosun. Basimi kaldırıp "Nereye?" diyorum. "Bilmiyorum" diyosun, "Nasil bilmiyosun?" diyorum. Yuzume bakip " onlar götürecek" diyorsun,cok şaşırıyorum. " Onlar kim?" Diyorum,o ara deniz dalgalanamaya başlıyor ve önümüzde köpükler çıkıyor. Sen "geldiler,beni almaya geldiler" diyosun. Ben cok korkuyorum,sen ayaga kalkip suya yaklaşıyorsun,ben de arkandan geliyorum. Ne yapıyorsun diye bağırıyom,arkan donup bana bakıyorsun ve "gidiyorum" diyosun. Ne yapacagimi bilmiyorum,etrafta kimse yok. Birden denize atliyosun,kosup bakıyorum ama görünmüyorsun. Ben de arkandan atılıyom,dalgalar beni içeri sürüklüyor,yuzume balıklar çarpmaya başlıyor ve hiçbir sey göremiyorum, nefes alamıyorum. Birden dalgalar duruyor,etrafta hic balik kalmıyor. Sonra seni görüyorum,elinde cikolata var,bir parça kırıp yemeye başlıyorsun. Sana birşeyler soylemek istiyorum ama Konusamiyorum,sen de birsey soylemiyorsun. Birden birsey beni tutup geri cekmeye başlıyor ve seni kaybediyorum,her tarafta baloncuklar ve köpükler çıkıyor. Cirpiniyom ama hala beni çekiyor,birden bırakıyor. Nefes alamıyorum,cigerlerime su doluyor. Öleceğimi anlıyorum,bogulmaya baslayinca uyaniyorum...Yine ter icindeyim,sabah olmustu zaten tekrar yatmadim.
     Bir garip olmustum,cok etkilenmisti ve hala bu rüyaların etkisindeydi. Sol elimle saçlarını oksadim,sakinesmesi icin bir süre boyle devam ettim. O da susuyordu,belli ki cok Korkmuştu.
+ Gece film mi izledin?
- Hayır.
+  Gec mi yattin peki?
- Biraz,cok yorgundum aslında. Anneme yardım ettim,odami temizledim.
+ Yorgunluktan olmuştur,bana da oluyor.
- Sahi mi?
+ Evet, sen yine beni görmussun.  Ben de ne yaratıklar ne zombiler,kafayi yersin.
     Boyle deyince rahatlamis olacak ki gulumsedi, iyice rahatlatsin diye gördüğüm birkaç kabusu anlattim. Bir süre sonra da konuyu tamamen kapatıp baska şeylerden konustuk, sırf rüyaların etkisinden kurtulsun diye avm ye gidip beraber kıyafet bile begendik. Aksam olunca da evine bırakıp eve döndüm, biraz kitap okuyup uyumak icin uzandim. Sabah erken kalkip okula gidecektim,tabi kütüphaneye de. Tam uyumak üzereyken odanin icinden bir tikirti gelmeye başladı,nereden geldigini anlamak icin hafifce dogruldum. Yeri çizer gibi hafif hafif tikirtilar geliyordu,ayaga kalkip isigi actim da tam önümde duruyordu...Su kaplumbagam!
     Bu havuzdan ilk firar girişimi degildi,ne kadar engel de koysam azimle kacmaya devam ediyordu. Beni karşısında görünce tekrar havuza koyacağımi iyi bildiginden bir hevesle kacmaya basladi ama 20 cm Ilerleyemeden yakaladim,hemen kabugunun icine saklandi. 3 yıldır beraberiz ve o fanus tipi yuvasından nasil kacabiliyo anlamis değilim,dik durduğunda hala bes parmak kadar pay kalan duz yuzeye nasil tırmaniyo bu hayvan? Onu havuzuna bıraktım ve biraz yem verdim,hareketlerine bakılırsa baska firar larda yapacak gibi görünüyordu. Uykum kacmasin diye hemen yataga dondum,zaten uyku da epey bastırmisti...

Türkiyede Yaşanmış Cin Ve Hayalet Olaylari 2 (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin