46. BÖLÜM

6.5K 276 116
                                    

(Multide Görkem var.🔥😋😊❤️)

Evin önüne geldiğimizde ben çoktan arabanın içine girmiş, mahalle sakinlerinin görüşü için uygun hale gelmiştim. Mahalleye arabanın tepesinde dans ederek girecek değildim. Annem, bacaklarımdan başlar, kılcal damarlarıma kadar her yerimi kırar, parçalardı.

Bizim sokağa girip evin önüne geldik. Ateş, arabayı park ettikten sonra dönüp bana baktı. "Gereken adrenalini aldın sanırım bugün." dedi. Kıkırdadım. "Bilmiyorum. Coştum öyle bir anda. Güzel bir gündü. Deniz havası iyi geldi." dedim. Gittiğimiz ev deniz manzaralıydı. Gerçekten hayalimdeki ev denilecek kadar güzel bir evdi.

Ateş de gülümsedi. "Çok mu sevdin orayı?" diye sordu. Başımı sallayarak onayladım onu. "Çok güzel bir ev." dedim. O sırada annemin elinde çarşaflarla balkona çıktığını gördüm. Temizliğe başladığına göre yine duramamış olmalıydı. "Anneme, Ayşe ile gezeceğimi söylemiştim." dedim gülerek. Ateş, anlamamış gibi bakıyordu. "Ayşe kim?" diye sordu. Omuzlarımı silktim. "Yok öyle biri. Babamın yanında, seninle dışarı çıkacağımızı söyleyemezdim." diterek durumu açıkladım. Çarpık bir gülüş attı bana. Hızlıca boynuna sarıldım. "Hadi, git artık." deyip kapı koluna uzandım. O sırada Atrş kolumdan asıldı beni. Kendimi yine onun kollarında buldum. "Ben doya doya sarılmadan gidebileceğini mi sanıyordun?" dedi. Başım hâlâ boynundayken gülümsedim. "Annem, birazdan arabanın üzerine çarşafları silkecek." dedim. Biraz daha öyle durduktan sonra kollarımın arasından çekildi. "Arabamla ne sorununuz var, çözemiyorum." dedi alaycı bir tavırla. Hazırcevap kişiliğimi ortaya koyup hemen lafımı söyledim. "Sakınılan göze çöp batarmış." dedim bilmiş bir ifadeyle. O ise gayet sakin bir ifadeyle, bana aşkla bakan gözleri eşliğinde, "Sen güvendesin. Seni gözümden bile sakınıyorum." dedi. Cevap veremedim bir süre. "Beni her zaman koruyacağını biliyorum. Sana herkesten çok güveniyorum." dedim gülümseyerek. Özellikle son kavgamızdan sonra ona güvenmeyi de öğrenmiştim. Benim için en zor olandı, güvenmek. Onu da öğretti bana.

"Ben, seni herkesten çok seviyorum. Sence sevgi mi daha değerli yoksa güven mi?" diye sordu. Hemen cevap verdim. "Kadınlar güvendikleri erkeklere aşık olurlarmış." dedim gülümseyerek. Sırıtmaya başladı. "Artık aşka inanıyorsun sanırım." dedi. Onay bekliyordu. "Benim için aşk, sensin. Başka türlüsünü bilmiyorum." dedim çekinerek. Bu sözleri söylemek benim için kolay değildi. "Ben de başka türlüsünü, senden öncesini bilmiyorum. Benim için yalnızca sen varsın." dedi. Yalnızca gülümsedim. Bu sözün üstüne ne söyleyebilirdim ki? Teşekkür edecek değildim. "Ben artık gitsem iyi olur." dedim. Başını sallayarak onayladı beni. "Bu arada, madem bana güveniyorsun, o zaman affediyorum seni. Artık cezalı değilsin." dedi. Kıkırdayarak indim arabadan.

Annem balkonda olduğu için, ben arabadan iner inmez Ateş de gaza basıp gitti. O sırada karşı apartmandan Cemre çıktı. Beni görünce bana doğru geldi. "Off Görkem, sen yokken bu mahalle çok sıkıcı oluyor. Patladım sıkıntıdan!" dedi. Annemin balkondan gelen sesini duyana kadar kıkırdadım. "Görkem, Ayşe'nin siyah bir arabası olduğundan hiç bahsetmemiştin." dedi imalı bir tavırla. Buraya Ateş'le geldiğimi tabi ki anlamıştı. Amacı bana laf sokuşturmaktı. Mesajı alıp gözlerimi kaçırdım. "Birazdan geliyorum, anne. Gelince konuşuruz, Ayşe hakkında." diyerek geçiştirdim onu. Yeniden Cemre'ye döndüm. "Akşam parka gidelim o zaman. Konuşacak çok şey var." dedim.

O sırada az önce Cemre'nin çıktığı apartmandan iki kadının çıktığını gördüm. Kadınlardan biri sabah bana adres soran kadındı. Yine ne işi vardı ki burada? "Aa bu, o kadın!" dedim şaşkınlıkla. Cemre de benim baktığım yöne baktı. "Nereden tanıyorsun ki o kadını?" diye sordu. Omuzlarımı silktim. "Tanımıyorum. Sabah bana adres sormuştu sadece. Neden burada ki yine?" dedim. Sesli düşünüyordum.

ALEV ALEVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin