Selamlar can okurlarım!..
Heyecan dolu yeni bir bölümle daha sizlerleyim..
Birazcık beklettim sizleri ama beklediğinize değecek bir bölüm olsun istedim..
Daha fazla bekletmeden sizleri bölümle baş başa bırakıyorum..
Yorum ve oylarınızı bekliyorum..
Ve bu bölümü hiçbirinizi ayırt edemeyeceğim için hepinize ithaf ediyorum..😊😉
Keyifli okumalar!..🤗
Medyada;NÖBETTEKİ ASKERLERİMİZ VAR!..
************************************
BU VATAN KİMİN?
Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır,
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir.Tutuşup kül olan ocaklarından,
Şahlanıp köpüren ırmaklarından,
Hudutlarda gaza bayraklarından
Alnına ışıklar vuranlarındır.Ardına bakmadan yollara düşen,
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır.İleri atılıp sellercesine
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine girercesine
Şu kara toprağa girenlerindir.Tarihin dilinden düşmez bu destan,
Nehirler gazidir, dağlar kahraman,
Her taşı yakut olan bu vatan
Can verme sırrına erenlerindir.Gökyay'ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusundan görenlerindir.
ORHAN ŞAİK GÖKYAY************************************
O gece nöbette Saltuk ve Murat vardı.
Karakolda asker sayısı azaldığı için güvenlik üst seviyedeydi iki günden beri..Binbaşı'nın gelişinden sonra onun emri ile de nöbet saatleri değişmişti.Görev başında uykusuzluktan dikkatleri dağılıp da karakolun güvenliğini tehlikeye atmamak için değişerek nöbet tutmaya başlamışlardı.Murat buraların soğuğuna alışkın olmasına rağmen acayip derecede üşümüştü.
Peki ya Saltuk ne yapsın?..O buranın havasına alışkın değildi ki!.Kaç zamandır buradaydı.Artık buranın havasına,suyuna alıştığını zannediyordu.Ama belli ki öyle değildi.Her nöbete çıktıklarında iliklerine kadar donuyordu işte!..
Sanki Türkiye'nin doğusunda değiller de kutuplardaydılar.Yani kuzey kutbundan bir farkı yoktu anlayacağınız..Tek farkı burası dağlık bir bölgeydi.Memleket hasreti sarmıştı içini. Burnunda tütüyordu ailesi..Şimdi anası burada olsa kendi elleriyle yaptığı pekmezleri zorla yedirmeye çalışırdı.O da böylece bilmem kaç eksi derecedeki soğukta nöbetteyken böyle donmazdı.İçindeki özlemi bastırmaya çalışarak derin bir nefes alıp soğuk havayı içine çekti..
Silahının dürbünü ile etrafı gözlüyordu.Diğer nöbet kulübesinde Murat'ta aynı şekilde silahını siperlere dayamış içindeki sıkıntıyla çevreyi gözlüyordu.Bu gece farklı bir sessizlik vardı.Sanki..Bir müddet daha tetikte kalarak bakındı.Dikkati çeken bir tehlike görmediği için tam rahatlıyacakken silahın dürbününden gördüğü bir parıltıyla kaskatı kesildi.
Gözünü bile kırpmadan gördüğünden emin olmaya çalıştı.Gördüğünün gerçekliğiyle de hedefin yerine iyice odaklanarak elinin altındaki telsizi eliyle kavrayıp konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ENFÂS (Yeniden doğ kalbim!)
ActionDoğu'da görev yapan genç bir kadın ve ekibinin mücadele dolu hayat hikâyesidir... Soluksuz bir aksiyona var mısınız?! Hepinizi bekliyoruz!!! NOT:TÜM TELİF HAKLARI SAKLIDIR!... HERHANGİ BİR ŞEKİLDE KOPYALANMASI YASAKTIR!!...