ENFÂS (Yeniden doğ kalbim!)

23.BÖLÜM

Hepinize selamlar canlarım!..

Maalesef yine sağlık sorunlarım yüzünden bölümü hemen yayımla- yamadım.Soğuk algınlığım tam geçti derken daha ağır şekilde geri döndü.Gözlerimdeki yanma ve sürekli ağlıyor gibi olmama birde boğazlarımdaki yanma yüzünden konuşma sıkıntısı başladı.Daha önce hiç bu kadar ağır geçirme- diğim için hemen geçer sandım ve bölümü pazar yetiştiremeyince pazartesi gelir inşallah dedim ama maalesef mümkün olmadı.Hala çok iyi olmasam da sizleri daha fazla bekletmek istemeyerek zorla da olsa yeni bölümü getirmeye çalıştım.Yazım yanlışları varsa şimdiden affınızı diliyorum dostlarım..Sabırla ve anlayışla beklediğiniz hepinize çok teşekkür ederim!..Umarım beğendiğiniz bir bölüm olur.

Oylarınız ve yorumlarınız bekliyorum canlarım...😊🙏

Keyifli okumalar!..🤗

Bölüm müziği;Sinan AKÇIL - Yakında Döneceksin (MEHMEDİM)

************************************

                         Korkma!

Cehennem olsa gelen göğsümüz de söndürürüz;
Bu yol ki hak yoludur dönme bilmeyiz yürürüz!
Düşer mi tek taşı sandın harim-I namusun?
Meğer ki harbe giren son nefer şehit olsun.
Şu karşımızdaki mahşer kudursa çıldırsa;
Denizler ordu, bulutlar donanma yağdırsa;
Bu altımızdaki yerden bütün yanardağlar,
Taşıp da kaplasa afakı bir kızıl sarsar;
Değil mi cephemizin sinesinde iman bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir;
Değil mi sine de birdir vuran yürek... yılmaz.!
Cihan yıkılsa, emin ol, bu cephe sarsılmaz!!..

                                Mehmet Akif ERSOY

************************************

Utkan'ın getirdiği çayları koyu bir sohbet eşliğinde içerken Ahi Baba'nın anlattığı eski anıları üçü de can kulağıyla dinliyorlardı.Yekta küçükken olduğu gibi babasını hayranlık ve sevgiyle izliyordu.
Utkan,özlediği halde kendine işkence ederek içinden atamadığı suçluluk duygusundan dolayı arada aramanın dışında uzak kaldığı ailesinin yine yanı başında olmasının mutluluğunu yaşayarak babasının heyecanla anlatışını dinliyordu.Pusat ise tüm dikkati ile Ahi Baba'yı dinlese de engel olamadığı kaçamak bakışları arada Yekta'yı buluyordu.Babasına olan sevgisi gözlerinde okunuyordu.Daha önce onun bu halini görmediği için oturup saatlerce hayranlıkla onu izlemek istese de kendini tutarak Ahi Baba'ya dinlemeye devam etti.Sevdiği kadının o güzel bakışlarını kalbine ve hafızasına kazımıştı bile çoktan.Biraz daha böyle sohbet ettikten sonra Ahi Bey kızıyla biraz yalnız vakit geçirmek istediğini söyleyerek ikisini de odadan kovmuştu.İksi de ilk önce küçük çocuk gibi karşı çıkıp odada kalmak istiyor gibi yapsalar da sonrasında anlayışla odadan çıkmışlardı.
Koridorda boş boş beklemek yerine Önder ile Özer'in yanına gittiler.Az önce uyanmış ve yeni yeni kendine gelen Önder odadan içeri giren komutanlarını görünce yattığı yerden kalkmaya çalıştı.Hemen yanında oturan Özer'de ayağa kalkıp onları selamladıktan sonra arkadaşının yerinde biraz daha doğrulmasına yardım etti.