Selam can okurlarım!..
Kısa bir aradan sonra heyecan ve aksiyon dolu yepyeni bölümü sizlere getirdim.Umarım sizleri çok bekletmemişimdir.Sınavlarımın yoğun olduğu bu stresli dönemimde beni sabırla beklediğiniz için hepinize tek tek teşekkür ederim canlarım!!!
Hadi o zaman daha fazla merakta bırakmadan sizi yeni bölümümüz ile baş başa bırakayım.
Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum!!
Keyifli okumalar!.. 😊🤗
*****************************
Vurulsam kaybolsam derim,
Çırılçıplak bir kavgada,
Erkekçe olsun isterim,
Dostluk da,düşmanlıkta...ŞEHİT ERSİN YILDIRIM
*****************************
Gece yerini günün ilk ışıklarına başlamıştı.Yavaş yavaş dağların ardından doğmaya başlayan güneş,
hala yüzünü göstermemiş arkalarındaki dağlara vurarak vadiye yansımasını bırakıyordu.Bir süre sonra saatlerdir yağarak dağların eteklerini bembeyaz bir gelinlik misali süsleyen karlar görünmeye başladı.Öyle güzel bir manzarası vardı ki..Sanki dağlar dile gelip konuşuyordu.Bu dağları kirletmeye hiçbirinizin gücü yetmez!Binlerce şehidin kanlarını taşıyan bu tertemiz kutsal toprakları kirletemezsiniz diyordu..Gün böyle güzel bir manzarayla yeniden doğarken bu hayranlık uyandıracak seyirlik görüntünün aksine hala kesintisiz bir şekilde devam eden yankılanan silah sesleri dağları inletiyordu.Karakolun avlusunda siperlerin yanında hala buz gibi karın üzerinde acılar içinde yatıyordu Önder.Arkadaşları yardım edebilmek için etrafında dönüp duruyordu.Göğsündeki ağrının artmasıyla rahat nefes alabilmesi için
yaralara dikkat ederek hep birlikte geri sırt üstü yatırılmışlardı.Üşümesin diye hem başının altına hemde sırtına kardeşleri parkelerini yerleştirmiş-lerdi.Özer'de yarasının kanamasını durdurmak için kendi üzerinde kalın parkeyi çıkarıp sırtına yerleştirmişti.
Önder gözlerini yeni yeni aydınlan-
maya başlayan koyu mavi gökyüzüne dikip hafif bir iç çekti.Anında
hissettiği acıyla bedeni kaskatı kesildi.
Kalın üniformasına rağmen bendenin
altında hissettiği karın içine işleyen soğuğu olmasa gözlerini açık tutamazdı muhtemelen..Gözleri kararıp duruyordu.Ama o tüm hayatı boyunca yaptığı gibi uyanık kalmak için mücadele ediyordu.Bu hayata gözlerini açtığından beri onun için hiçbir şey kolay olmamıştı.Ama o hepsinin üstesinden gelmiş ve hiçbir zaman pes etmemişti.Şu fani dünyada bir cefakâr anası vardı kıymetlisi..
Birde uğruna bin canı olsa feda edeceği vatanı...O yaralarının acısından biraz olsun uzaklaşabilmek için kendi düşüncelerine dalmışken arkadaşları kendi aralarında konuşmaya başlamıştı.
Özer,elleri Önder'in yarasına tampon yaparken Gökmen'e bakarak sessizce konuşmaya başladı.
"Abi..Çok kanaması var!..
Ne yapacağız?"Gökmen cevap vermeden düşünürken Tolga araya girdi.
"Destek ekibin ve yardımın gelmesini beklersek burada daha fazla kan kaybedecek.Diklatlice içeri taşısak?"
"Ayağa kaldırdığımız anda açık hedef haline geliriz.Bu adamların devamları gelecekmiş gibi bir his var içimde..
Ayrıca Önder'i yerinden kımıldatamayız!Kurşun tam olarak nerede bilmiyoruz ve onu hareket ettirmemiz daha fazla kan kaybetmesine sebep olabilir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ENFÂS (Yeniden doğ kalbim!)
ActionDoğu'da görev yapan genç bir kadın ve ekibinin mücadele dolu hayat hikâyesidir... Soluksuz bir aksiyona var mısınız?! Hepinizi bekliyoruz!!! NOT:TÜM TELİF HAKLARI SAKLIDIR!... HERHANGİ BİR ŞEKİLDE KOPYALANMASI YASAKTIR!!...