PHENOMENAL

XXX. Oyun & Güven

''Ben aşık olmam,'' dedim. ''Sadece takılırım.''

Yüzünde hayal kırıklığı belirtisi yoktu. Sadece salakça sırıtmaya devam ediyordu. Aniden konuyu değiştirdi. ''Neden Liam'ın yanına uğramıyorsun?''

''Bu şeye son verdiğimizi sanmıştım. Ne olduğunu bilmediğim bir deneyin parçası olmaya devam edemem.'' Gittikçe daha fazla sinirleniyordum. Benden sakladığı çok fazla şey vardı. Cevabını alamadığım çok fazla soru.

''Daisy, yatağımda olman sana söylediğim şeyleri çiğneyebileceğin anlamına gelmez. Bu şekilde davranmaya devam edemezsin.'' O anda, beynimde şimşekler çaktı sanki. En başından beri hatanın bende olduğunu biliyordum. Bunu hiç yapmamalıydım.

''Bu yüzden olduğunu mu düşünüyorsun? Senin yatağında olmaktan güç mü alıyorum yani?'' Ondan uzaklaştım ve bağırarak söyledim. ''Sana meraklı değilim, ukala!''

Onun oldukça sakin oluşu, beni daha çok kızdırıyordu. ''Seni mutlu ettiğimi biliyorsun,'' dedi. ''Sadece karşılığında senden ufak birkaç şey istiyorum.''

''Sen Damien değilsin. Beni mutlu edemezsin.''

Gözleri kısıldı. İşte, yine onu sinirlendirmiştim. ''Beni onunla karşılaştırma. Ben bir Kra-''

***   ***   ***

Adrian'ın anlatımından,

''Sen bir pisliksin!'' diye bağırarak lafımı kesti. ''Olduğun şey bu!''

Beni onunla karşılaştırma cesaretinde bulunmasına öfkelenmiştim. Her zamanki gibi düşünmeden konuşuyordu. 

''Ben aileni öldürmedim.'' Göz temasımızı bozmadan konuştum. Anlayabilmesi için kelimeleri  tek tek vurgulamıştım.

''Fark etmez,'' dedi yüksek sesle. ''Hepsi senin yüzünden. Hepsi!''

Dudaklarım konuşmak için aralanmıştı ki, buna zaman bırakmadı. Beni arkasında bırakıp hızlıca yukarı çıkarken, sadece onu izlemekle yetindim.

Birkaç gergin dakikanın ardından, içeri Kai girdi. Konuşmakta zaman kaybetmeyeceği belliydi. ''Sana bahsettiğim kişi burada. Onu görmek ister misin?''

Alnımı ovaladım ve kısa bir süre düşündüm. ''Hayır, hayır. Gönder gitsin. Daha sonra.''

Kai'nin gözlerindeki şaşkınlık açıkça belliydi. Bocaladı, fakat toparlanması uzun sürmedi. ''Kız hakkında bir şey yapmamı ister misin?'' Soruşu çekingendi. Vereceğim tepkiyi tahmin edemediğini anlamıştım. Kaşlarım çatıldı. Beni rahat bırakmasını istiyordum. Herkes tarafından rahat bırakılmayı istiyordum.

''Liam'ı bul ve neler yaptığını öğren. Ayrıca, akşam için Hustler Club'da yer ayırt. Öğrenmem gereken birkaç şey var.''

Sorgulamadan onayladı ve salonu terk etti.

***   ***   ***

Hava kararmaya yüz tutmuşken, giyinmek için yukarı çıktım. Odama girdiğimde, onun da burada olacağını düşünmemiştim. Odanın içinde dönüp duruyor, bir şeyler arıyordu.

Kısa süreli göz temasımızdan sonra, o yokmuş gibi davranarak üstümü çıkarttım. Sinirli bir nefes verdiğinde, gülmemek için kendimi zorladım. Elimdeki tişörtü yatağa fırlatarak, kıyafet seçmek için dolaba yürüdüm.