Multimedya:Mercan
Herkese merhaba, ilk bölüme olan tepkileriniz beni çok mutlu etti. Umarım böyle devam eder ve umarım bu kurguyu da Levent kadar seversiniz.
O yüzden yorumlarınıza feci ihtiyacım var. Tabii oy vermeyi de unutmayın :)
Hepinizi kocaman öpüyorum.
Keyifli okumalar :)
İyi geceler...
Buraya bölümü okumaya başladığınız saati yazar mısınız?
MERCAN'DAN
Bugün yeni işimde ikinci günüm. Şimdiden sevdim diyebilirim çünkü önceki işime göre çok daha iyi bir yer. Orada özellikle doktorlar tarafından çok kötü muameleler ile karşılaştım. Burada ise herkes birbirine çok saygılı ve bu durum şu an benim bir numaralı önceliğim oluyor.
Tabii başka bir mesele daha var. Dün onu karşımda gördüğümde resmen küçük dilimi yutacaktım. Böyle bir tesadüf ancak filmlerde olur. Ben de asla tesadüflere inanmam ama garip bir şekilde karşımda gördüm onu işte. Dün başka bir şeyi daha fark ettim. Levent abi resmen beni ona emanet etti. Bu da aklıma klasik hoca asistan ilişkisi dışında başka bir yakınlıkları olacağını getirdi. Neyse ki ilk günümde yanımda değildi çünkü belki de çalışma arkadaşlarım beni iş bilmez sakar biri olarak görebilirlerdi. Kendimi çok iyi tanıyorum ve yanında da çok sakin kalamıyorum.
Gün aşırı nöbet tutuyormuş yani birazdan o burada olacak. Nasıl davranacağımı kestiremiyorum. Dün el sıkışırken bir an başımın döndüğünü hissettim o küçücük temasla. Burası dün feci kalabalıktı, asistan doktor çoğu işte görev alıyordu ve tabii ben de onun talimatlarını uyguluyordum. Bugün aynı şeyi sarışın ile de yaşayacağım. Yalnız artık onun bir adı var. Altuğ... O gün telefonunda göremediğim ismini dün yaka kartından rahatça okudum. O bunu fark etti ve o an gerçekten çok utandım. Bugün ise ne yapacağımı kesinlikle kestiremiyorum. Ben yeni olduğum için nöbetlerim haftaya başlayacak, işleyişi tam öğrenmemi istediler diğer meslektaşlarım.
"Günaydın." Arkamdan bir ses duyuyorum. Hatta sesin sahibi yanımdan geçti bile. Kesinlikle o çünkü dün ki ses tonunu hemen hatırlıyorum. Sakin olmam gerek yoksa Levent abinin yüzünü asla kara çıkarmak istemiyorum. Dünyanın en kolay şeyi bir günaydına karşılık vermek.
"Günaydın," Yavaşça ona doğru dönüyorum. Benim gibi o da masaya yaslanmış bana bakıyor. O kadar iyi görünüyor ki. Ben ki hayatında asla sarışınlardan hoşlanmamış kız bir sarışından hoşlanıyor. Açık mavi gözleri merakla yüzüme odaklanıyor. Keşke saçlarını spor salonunda yaptığı gibi kırmızı bandının üstüne düşse... İş yerinde neler düşünüyorum ben böyle.Ergen kıza bağlamanın anlamı yok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
M&A Bir Veliahtın Hikayesi
RomanceOnu gördüğü ilk günden beri boş hayallere kapıldığını düşünen Mercan yeni işine başladığı gün onu karşısında görünce oldukça şaşırır. Bu platonik aşka bir dur demelidir ama bulunduğu şartlar onu hoşlandığı adama doğru itmeye başlar. Bu noktada artık...