Merhaba
Bölüm sınırı 340 oy ve farklı kişilerden gelecek olan 350 yorum. Bunu özellikle belirtiyorum.
Oy ver hikayene can ver!
Keyifli okumalar
TeşekkürlerALTUĞ'DAN
Sonunda Mercan ile birlikte çalışabileceğim ve aynı zamanda vakit geçirebileceğim nöbetler gelip çattı derken hiç bu kadar yoğun bir nöbete gireceğimizi hesaba katmamıştım. Hiç oturmadık bile. Sanki bütün kadınlar birlik olup bugünü seçmiş gibi art arda doğuma girdiler. İşin tek güzel yanı hiçbir sorun çıkmadan bu doğumların gerçekleşmesi oldu. İkimiz de çok yorgun ve açız. Ayrıca bugün pazar ve beklediğim gibi ablam çoktan mesaj atmış bile. Telefonumu alıp mesaj yazıyorum. Çevrimiçi olduğu için hemen cevap yazıyor.
Altuğ : Misafir getirmek istiyorum.
Arzu : Kimi?
Altuğ : Mercan'ı.
Arzu: Aaaaa tabii ki olur.
Evet ablama bir şey anlatmadım diye bana çok kızacak ama buna pek fırsat bulamadım. Hasta olduğumu bile bilmiyor.
"Bu sefer ben bile yoruldum," diyor Mercan ve telefonumdan başımı kaldırıp ona bakıyorum.
"Seni bir yere götürmek istiyorum izin verirsen."
"Nereye?" Yüzüme merakla ve yorgun bir şekilde bakıyor.
"Kahvaltıya ve harika olduğuna garanti veririm."
"Onu anladım da..."
"Ablam beni kahvaltıya davet etti. Aslında çoğu zaman gidiyordum ama sen benim yanımda kaldığından beri gitmiyorum. Zaten annem ve ablamla tanışıyorsun, babamla da tanıştırırım seni. Annem kahvaltı konusunda bir numaradır." Son cümlemi duyunca gülümsüyor.
"Benim gelmem doğru olur mu bilmiyorum."
"Ablama çoktan söyledim ve gelmeni çok istiyor."
"Ona bir şey söyledin mi Altuğ?" Sevgili olduğumuzu söyleyip söylemediğimi ima ediyor. Şu an kulağa çok tuhaf geliyor olsa da durum gerçekten böyle.
"Hayır sadece Levent abi biliyor. Hasta olduğumda aramıştı ama ablam anlayabilir çünkü bir keresinde kahvaltıda seni konuşmuştuk." Gözleri hayretle açılıyor.
"Ne zaman?"
"Canfeda sizi tanıştırdıktan sonra... Seninle arkadaş olmamı istemişti."
"Sen ne dedin peki?" Bu alaycı gülüş ve bu sorularla sıkıştırma beni biraz geriyor. Gerçeği söylemek istiyorum.
"Seni üzeceğimi ve bunun sonucunda da Levent abinin beni kapının önüne koyacağını." Beklediğim gibi ters bir tepki vermiyor. Hatta bana bakıp gülüyor.
"Ablan ne dedi peki?" Şu an benimle eğlense de önceden hakkında ne düşündüğümü çok merak ediyor.
"Seni beğenip beğenmediğimi sordu."
"Bu sorunun cevabını çok merak ediyorum," diyor hemen.
"Geçiştirdim çünkü sana gıcık oluyordum. Sonra..." Bunu söylemek doğru mu bilmiyorum ama onun merak ettiğini görüyorum.
"Sonra?" diyor devam etmemi ister bir şekilde.
"Benim gibi birini değil de eniştem gibi babamın tabiriyle adam gibi adamları hak ettiğini söyledim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
M&A Bir Veliahtın Hikayesi
RomanceOnu gördüğü ilk günden beri boş hayallere kapıldığını düşünen Mercan yeni işine başladığı gün onu karşısında görünce oldukça şaşırır. Bu platonik aşka bir dur demelidir ama bulunduğu şartlar onu hoşlandığı adama doğru itmeye başlar. Bu noktada artık...