OLAYLAR OLAYLAR

115 7 0
                                    

Hem onların hem bizim yöremizden birsürü şarkılar türküler çalmış biz de oynamıştık. Şu anda mi? Su anda dans ediyorsun evet.

"Neden gülüyorsun?"
"Ne bilim, öyle mutluyum işte."
"Bu yüzden mi?"
"Yanı, bilmiyorum düşünüyorum işte. Bu bir yılda hayatımdaki değişiklikleri, bizimkilerinkini..." Dedim be gözlerimle Farhan ve Nevini işaret ettim.

"Kızmıştım. Ablama çok kızmıştım ilk başta. Neden düşünmeden hareket ediyor diye. Ama seni öğrenene kadar tabi. Sonrası çorap söküğü gibi geldi."

"Allah Allah, o kadar kolaydı yani?"
"Hayır tabiki ama çok da üzerime gelmedin galiba."
Gözlerini kısıp cevap bekledi. Evet aslında fazla da çektirmemiştım ona. Neden lan?

"Çok yalvardın lan, boşver dedim işte ben de." Dedim gülerek.

"Gerçekten öyle aslında kıyamadın."
"Ya kıyamamaktan değil, nasıl diyim. Saygı duydum. Hani sizin adetlerimiz, yaptiklariniz belli. Bizimki de yapmış bir hata. Bir kere de ben ona ablalık yapıyım dedim."

"Iyi ki yapmışlar."
"Utandım."
"Fark ettim."
"Yaa!" Diyip ona bakmayı kestim. Çok derin bakıyordu. Bu bakışı beni hala utandiriyordu. Sallanan göğsü güldüğünü anlatıyordu.

"Annem seni çağırıyor." Diyince başımı kaldırdım. Annem çağırıyordu.
"Tamam canım, ben bir bakım."
"Canını yerim senin."
Gülerek ayrıldım Boradan. Sonra da annemin yanına gittim.

"Efendim annem?"
"Bizim bunlar, dün kınada ileri geri konuşan kızlar. Bak biri mavili diğeri de zaten yanındaki yeşilli."

Annemin söylediklerinden sonra kızlara ilerlemeye başladım. Kısa süre sonra fark edinmiştim zaten. Yüzüne bir gülümseme yerleştirip yanlarına geçtim.

"Meraba kızlar."
"Merhaba?" Dediler soru sorar şekilde. Ee gayet normal.

"Kızlar biliyorsunuzdur biz kız tarafı biraz azız. Bir adetimiz var gençlerin gerceklestirdigim. Katılmanızı rica etsem. "
Birbirlerine baktılar onay ister gibi.
"Olur, sıkılıyorduk zaten."
"Güzel buyrun içerde hazirliğımiz var."

Ben ilerden giderken arkamdan beni takip ediyorlardı. Nevine kesişti bakışlarımız ve başımla gelmesini söyledim. Zaten direk anladı beni. Biz içeri girince büyük ihtimalle pesimizden gelicekti.

"Isimler neydi kızlar?"
"Suna."
"Sema."
"Arya ben de memnun oldum."
Diyip odalardan birine girdim.

"Ben de Nevin." Diyip kapıdan en son Nevin girince bizimkilerin yüzlerinden bir ifade geçti. Hadi hayırlısı.

"Ne oluyor Arya?" Diyen Nevine karşılık. Kapıda durup anlatmaya başladım.

"Kızlar dün gece durup dururken Nevinin nişanı atması için annesi uyardı. Biz de dedik ki ne oluyor. Pek normal bir davranış değil bu değil mi?"

Başlarını salladılar.
"Sonra ben olayı biraz didikleyince sizin bu işin içinde olduğunuzu duydum."

Bu sırada Nevine baktım. Siniriydi. Bu kız bu gece bu siniri bir türlü atamıyordu zaten. Umarım itiraf etmeleri fazla uzamazdı.

"Biz ne yapmış olabiliriz ki, anlamadim?"

"Hanginiz Canın güya eski nişanlısı. Kullanıp kenara attığı?"

"Ne?" Nevinin bakışları anında bana döndü. Böyle bir şeyi beklemiyordu.

Gözlerimle sakın ol dedim ve devam ettim.

"Hani, dün gece annelerimizin önünde Cana attığınız iftiradan bahsediyorum."

"Ulan..."
"Nevin hayır! Kavga cikmicak. En azından Zeynebin düğününde değil. Ya da düşün bitene kadar burda kalacaz."
Diyip tekrar kızlara baktım.

KAÇAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin