KAÇAK

İKNA

Zeynebin anlatımından

Arya ve Boranın mutfakta konuşmalarını duymuştum. Borayla ne kadar konuşmak istesem de bu gece bunu erteledim.

Misafirleri gönderdikten sonra bir 3 kız odaya çekildik zaten herkez de yatmıştı. Sonra da açık hava güzel olur diye terasa çıkmıştık. Zaten çatı katında bi teras bir de Arya'nın odası vardı. Şanslı kız.

Orta sehbaya çekirdek çitoz ne varsa açtık. Biz de koltuklara oturmak yerine yere bağlaç kurduk. Başladık içmeye, dertleşmeye.

"Kızım var bi ümit işte, bir sürü yıl yaşama ihtimalimiz varken neden bir yılla kısıtlıyorsun bizi?" Dedi Nevin.
"Sorma sen bu yaptığın korkaklık." Dedi Arya ama bunu beni sinirlendirmek için söylediğini biliyordum.
"Valla ne derseniz diyin kızlar kafa benim tümör benim ister olur ister olmam." Dedim umursamaz tavırla.
"Ne demek lan olur olmaz. Bu yaptığın ölüme gitmek, intihar lan bu. Imkanin varken tedavi olmuyorsun." Diye sesini yükseltti Arya ve bi dal daha yaktı. Genelde sigaradan geri duran bu kızdı ne olmuştu şimdi.

"Arya biraz yavaş git istersen, mideyi bozacaksın." Dedim bu defa çünkü o bu kadar içmezdi.
"Sanane lan, mide benim ciğer benim sanane!" Dedi beni taklit ederek. Ama yine de Elindeki paketi almıştım.
"Senin Borayla barışması istiyorum." Dedim. Benim yüzümden kendilerine acı cektiremezlerdi.

"Ona karışma kardeşim. Hem bu geceki konumuz bu değil senin dik kafalılığın. Oğlum aklın aliyo mu lan. Istediğimiz şeyleri aldık hayatımızı yaşıyoruz ailelerimiz yanımızda, okul, meslek yolunda sen neden gitme merakındasın kızım. Deli mi etmeye çalışıyorsun sen bizi."

"Sorma sen. Farkındaysan eskiden olan dertlerimiz şu anda yok abi. Hayatimiz yavaş yavaş düzene girerken neden böyle bi şey istiyorsun." Dedi Nevin.

"Bakın kızlar size bir kez söyledim ama yine söylüyorum. Başımdaki şey dahalık küçük ama tehlikeli. Şimdi yatarsam masada kalma ihtimalim %65 fakat ameliyatı reddedersem tümörün başımda yayılma süresi 1 yıl. Bu 1 yılı yasama imkanım varken siz pazar günü ömrüne son ver diyorsunuz." Dedim tane tane.

"Sen anlamıyorsun galiba biz bu 1 yılda 10 yıl da 100 yıl da seninle rahat bak altını çizerim rahat yasamak istiyoruz. Aman bi yerde bayılır kalır, aman düşermiş aman bu aman şu diye düşünmek hoşuna mı gider senin. Hem bu ameliyattan sağ çıkma oranının %35i nereye çıkıyor. Farkındaysan olmicak şey değil. Lan millet %1 ihtimalle giriyor."

"Ya kızlar tamam yarın..." diye söze başlamıştım ki tamamlayamadan kapı çalındı.

Üzerimiz zaten müsaitti, başımızı da düzeltince

'Kimsin' diye seslendi Arya. Okanın sesini duyunca önümüzdekileri kaldırmaya uğraşmadık. Kuzen di sonuçta.

"Gel abi" diye seslendi Arya.

"Kızlar biraz kon... Oha, ne yapıyorsunuz lan siz burda?" Diye sözünü çevirdi. Biz Okana şirin şirin bakarken diğerlerinin sesini duyduk.

"Ne yapıyorlarmış oğlum?" Diye terasa doluştular. Hepsi şaşırarak bize bakarken "Hayırdır beyler. Ima ettiklerinizden sonra nasıl buraya gelebiliyorsunuz.?" Diye çıkıştı Nevin.

Okan da yanımıza oturup bi sigara yaktı ve "Ben sizi en son böyle yakaladığımda 4 yıl önce sınavı sıkıntı yapıyordunuz. Şimdiki sorun ne?" Diye sordu. Bunun üzerine Arya ve Nevin bana bakıp "Bi sorunumuz yok." Dediler.

"Aslında bi sorunumuz var ama pazar günü halledeceğiz." Diye devamını getirdim. Ikisi de sevinçten üzerime atlamışlardı.

Arya "sen ciddi misin? Kabul ediyor musun yani?"dediğinde gözlerim Farhana  kaymıştı. Ondan hoşlandığım kaçınılmaz bir gerçekti. Ama bunu kimseye söylemeyecektim. Bu sorunu halletmeliydim önce. Eğer hala isterse olabilirdik. Tabii bunlar benim düşüncelerim ya masadan kalkamazsam?