KAÇAK

Karşılaşma

        Bora'nın anlatımından

Sabah uyandığımda Farhanı da kaldırıp bizimkilere kahvaltıya gittik dün akşamdan konuşmuştuk. Sonra da şirkete uğradım. Zamanımı dosyaların arasında geçirirken akşam olmuştu ve çocuklar beni almaya gelmişti. Beraber akşam yemeği yedik. Biz böyleydik işte yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi, kardeşten de öteydik.

Size biraz bizim tayfadan bahsedeyim.

Farhan zaten kardeşim biliyosunuz 21 yaşında mimarlık okuyor.

Eren benim üniversiteden arkadaşım 25 yaşında o da mimar. Tanışmamız bir kavga esnasında oldu. Üniversitenin ikinci senesinde önümü kesen beş kişinin arasına daldı bir anda büyük kavganın içinde bulduk kendimizi bir daha da ayrılmadık.

Can ve Cem kardeşler. Cem, Farhanın üniversiteden arkadaşı has çocuktur onunla beraber Canı da tanıdık ve yine ayrılmadık. Can Hukuk mezunu ve daha önceden de zaten bizim şirketin avukatıymış biz bunu daha sonradan öğrendik.

Şahin 26 yaşında ve polis. Farhan ve Cem'in karakola düştüğü zaman ( Bir kavgayı ayırmak için araya girip çocukları hastanelik etmişler.) Şahin de yeni hatırı geçen bir mezunmuş ve bize yardım etmişti onunla da daha sonradan ayrılmadık.

Böylelikle güzel bi arkadaşlığımız başlamış oldu. Içimizden sadece Şahinin başı bağlı, nişanlısı var ama aileler anlaşıp istemişlerdi kızı, Şahin sevmiyo gibiydi yani. Diğerlerimiz sap. Düzgün kız yok abi biz ne yapalım.

Evde pineklemek yerine açık havada oturmayı tercih ettik ve bizim mahallenin genclerinin takıldığı parkta oturmaya başladık. Çayımız kahvemiz elimizde sohbet ederken Cem bildiğin kolumu deli.

"Ne var oğlum kolumu deldin lan!" Dedim sinirle

"Abi karşıya bak, sahildeki kız bu" dedi anında başımı cevirdim, benimle beraber diğerleri de bakmaya başladı. Diğerlerinin bakması sinirlerimi bozsa da bi şey diyemedim. Kızı bulmuşken acaba konuşsamiydim, yanına gitsem ürkermiyid acaba. Tamam 2 kişiyi dövdü ama 6 kişiyi görünce tedirgin olabilirdi. Ben bunları düşünürken Şahin bir anda bağırdı.

"AKSEL!" ne yani tanıyomuydu, adi Aksel miydi... kendi kendime sorular sorarken kızın da şaşırmış yüz ifadesiyle "Şahin?" Dediğini duydum. Bu düşünce yanlış ama inşallah kardeşimin eskisi değildir.

Benimle beraber herkez şaşkındı.

Şahin kıza doğru gitmeye başladığında ensesinden tutup çekmek istedim 'Lan bi dur da kız gelsin yakından göreyim ' diye düşündüm kendi kendime sonra kızında bu tarafa geldiğini görünce sokak lambasında daha da aydınlanan yüzüne baktım. 'Ama sen çok güzelsin ya'. Ben içimden söylediğimi zannediyordum ki Can bana bakıp hem gülüp hem de "haklısın ama yavaş gel" dedi sonra da karşımdaki ikiliye bakmaya devam ettim.

"Seni burda görmeyi beklemiyodum, hayırdır tahin falan mı?" Dedi Şahin hem sarılıp görüştü hem de ilk sorusunu yöneltmişti. Sarılışları dostcaydı ama onlar sarılırken benim sinirlerim bozuluyodu.

"Yok hayır. Kafa dinleme diyelim." Diye cevap verdi kız.

Şahinin aklına gelmiş olacağız ki arkasına dönüp eliyle bizi gösterdi.

"Gel hadi. Arkadaşlarımla tanıştırayım seni hem de sohbet ederiz uzun zaman oldu görüşmeyeli."diye teklifte bulundu Şahin. Kız önce bi duraksasa da sonra yüzündeki gülümsemeyi geri getirip kafasını olumlu olarak salladı. Ve bize doğru yaklaştılar. Hepimiz ayaklanmıştık. İlk öne atılan Cem olmuştu, kendisi gurubun soytarısidır.