KAÇAK

KÖTÜ HABER

Boranın anlatımından

Aryanın düzene giren nefesinden uyudugunu anlamıştım. Onu uyandırmadan yanından kalkıp anlından öptüm ve dışarı çıktım.

Ileride oturan ve Aryayı deli gibi merak eden aile fertlerimizi görünce derin bir nefes alıp sorulan sorulara sabırla cevap vermeye başladım.

"Kızım nasıl?"

Ayşe annenin gözü yaşlı sorduğu soruyla biraz duraksadım. Geldiğibden beri ağlamamaya çalışsa  da kendini zor tutuğu belliydi. Kızı onun can noktasiyken bir de bebeğimizin  düşmesi onları daha çok yıkmıştı.

"Uyuyo Ayşe anne, iyi olucak. Arya güçlüdür biliyosun."

Hüzünle bakıp konuşmaya başladığında kesinlikle haklı olduğunu düşünüyordum.

"Arya güçlü oğlum ama bu konuda da değil. O kendine bir şey olduğunda güçlüdür, çocuğuna bir şey olduğunda değil. O kendini önemsemez seni ve evladını önemsediği kadar."

Bir Aryanın kapısına bir Okana bakıp konuştuğunda onunda herkez gibi evlatlarına olan bağlılığı bizi etkisi altına almıştı.

Destek vermek için Ayşe anneyle kucaklaşırken gözlerim bizimkilere kaydı. Hepsi burdaydi ve  kızlar daha çok olmak üzere hepsi huzunlulerdi. Kendilerini suçluyorlardı.

"Bizim yuzumuzden." Nevin Zeynebe bakıp konuştuğunda yine aynı konu olduğu için sinirleniyordum.

"Sizlik bir şey yok kızlar."

"Hayır var! Biz o evde olmasaydık Arya oraya gelmek zorunda olmicakti. Onu bizimle tehtit etmicekti."

Üzgündü o yüzden mantıklı konuşmuyorlardı.

"Aksine siz o evdesiniz diye Arya işe  önceden uyanıp şahine haber verebildi. Kendinizi suçlamayasın artık. Siz olsanız da olmasanız da Arya o eve gidiyordu zaten."

"Ama yine de onu yavaşlattik. Adam onu bizle tehtit ettiğinde hicbir şey yapamadı ve sadece kendisine oynamaları için onları hep sinir etti. " diye Zeynep girdi konuşmaya. Bunlar beni anlamiyorlarmiydi. Şahin konuşmaya girince ben susmuştum. Olayı tam olarak bilen oydu.

"Kızlar yeter! Sizin yaptığınız bir şey varsa o adamları yavaşlatmak oldu ve bu da bizim işimize geldi. Onlar zaten Aryayı öldürmeyi planlıyorlardı anlamıyor musunuz. Siz hesapta yoktunuz ve bu kafa karisikliligi yaptı, kendinizi suçlamayı kesin artık!"

Şahin konuştuktan sonra doktorun yaptığı tahlil aklıma geldi ve doktorla konuşmak için ordan ayrıldım.

"Ben doktorla konuşmaya gidiyorum."
"Ben de geliyorum." Nevinin peşime takılmasıyla zaten bu işlerden anlar diye bir şey demedim, daha iyi olabilirdi. 

Koridorda yürürken Nevine soru soruyordum.

"Sence tahlillerde ne olur?"

Derin bir nefes alıp "bunu düşünmek bile istemiyorum." 

Bir dakika ya neydi bu şimdi kötü bir şey mi vardı. Söyledikleriyle olduğum yerde durunca o da iki adım attıktan sonra durdu ve bana baktı. Kendi kendime sorduğum soruyu anlamış olacak ki ellerini kaldırıp beni sakinleştirmek için konuşmaya başladı.

"Yanı bak tam bi şey demiyorum önce bi  doktora gidelim tamam mi aklına kötü şeyler getirme."

Bunu söylerken  bile tedirgindi. Doktorun kapısına geldiğimizde çalıp içeri girdim.

"Buyrun Bora  bey. Ben de birazdan yanınıza  gelicektim."

Nevin ile ilerleyip koltuklara oturduğumuzda doktorun konuşmasını bekledik.