Hocam Bi Nikah İşimiz Var Da

260 15 0
                                    

Karşımdaki apartmana bakıyordum. Farhan belimden ittirip "hadi güzelim, girelim" dediğinde yürümeye başlamıştım. Farhanın dairesi 5. kattaydı. Içeri girdiğimde apartmanın dubleks olduğunu fark ettim. Içerden iki katlıydı. Dalgınlığımdan ne nerde ona bile bakamamistim. Merdivnlerden ust kata cikip bir odaya girmistik. Yatak odasi olduğunu gördüm. Farhan beni yatak odasındaki koltuğa oturtup elindeki çantayı da yanıma koydu. Evden çıkarken sadece kendi calistigim ve kazandığım parayla aldigim esyalarimi almıştım.

"Bitanem, sana üzülme diyemem ama şunu unutma yaptıklarından pişman olmicaksin, seni pişman etmicem. Yol yorgunusun, şimdi biraz uyu ben de yiyecek bi şeyler hazırlığım hem sonra seninle alışverişe de gideriz. " demiş ve beni yatağa yatırmıştı. Ne üzerimi degistirdim ne de şalımı çıkarmıştı. Zaten çıkaramazdım da. Tamam Farhanla resmiyette evliyim ama Allah katın da nikâhımız kıyılamamıştı ve bu olmadan asla onun yanında rahat olamazdım.

Belki uyursam acım hafifler diye gözlerimi kapatmış uykuyu çağırmıştım.

Farhanın anlatımından

Mutfağa inip kahvaltı hazırlamaya başladım ve bir yandan evimde, odamda ve hatta yatağımda yatan güzelliği düşünüyordum. Ona evlenme teklifi edecektim bunu düşünüyordum ama daha teklif bile edemeden karım olmuştu. Ne kadar ballı bi adamdım. Ama bu demek olmuyor ki aklımda olanları silip aticam, ona en kıralından bi evlilik teklifi sunucam. Bunu hak ediyordu. Ne kadar hizlı evlenmis olsak da ve bunu kimse bilmiyor olsa da Zeynebe olan sevgimi herkez duyacak. Istanbula kimseye haber vermeden gelmiştik. Orduda kalan dostlarıma da böyle olması gerektiğini gelince acikliyacagimi söylemiştim.

Ne annemler ne abım ne de arkadaşlarım biliyordu evlendiğimi. Zeynep rica etmişti balayındaki çiftimiz bunu öğrenip gelir diye onlar gelene kadar soylemicektik. Diğerleri yakın zamanda öğrenecek olsa da abimler bilmicekti.

Bir de Zeynebin ailesi vardı tabi. Bir insan nasıl kızına çık git derdi, nasıl onu istemediği biriyle olması için zorlardı. Benim kızım olsa onun mutluluğu için her şeyi yapardım. Ister istemez Zeynebe benziyen bi kız çocuğu aklımda canlanınca en kısa zamanda bi çocuğum olmasını istemiştim. Kafami dağıtmak için sallayıp kendi kendime konuştum,

"Saçmalama Farhan kız bi kendini toparlasın, hemen ne çocuğu."
"Beni mi fark ettin yoksa kendi kendine mi konuşuyorsun." Arkamdan gelen sesle meleğimin uyandığını anladım ve dönüp yanına gittim, sarıldım. Onu kendimce hazirladigim masaya çekip oturttuğumda da çayını doldurup konuştum.
"Kafamda bi şey vardı da canim, onu düşünüyordum."
"Anladım, bi çocuk diyodun ne olmuş, kötü bi şey yok dime?" Diye sordu çayını yudumlarken.
"Kotu bi şey yok sadece bizim çocuğumuzu düşünüyordum."

Birden öksürük sesi gelince kafami kaldırdım. Karşımda kızarmış bir Zeynep beklemiyordum açıkçası. Hemen şu doldurup icirdim
"Iyi misin? Zeynep, ne oldu?" Arkasından yavaş yavaş vuruyordum. Öksürmesi kesilince suyundan yudumladi ve konuştu.
"Iyiyim iyiyim. Sadece bir anda duyunca değişik oldu."
"Değişik olan ne zeynep, biz evliyiz." Güzel gözlümün gözlerindeki duygu endişemiydi?

Duyacağım şeyden korkarak da olsa sormam lazımdı.
"Zeynep, benimle çıkar için evlenmediğini düşünüyorum, yanlışmıyım?" Anında ayaklanıp itiraz etmeye başladı, onun telaşı beni mutlu etmişti.
"Hayır hayır. Sakin böyle bi şey düşünme. Eğer böyle bi şey olsa ha senle evlenmişim ha o adamla ne fark eder ki? Ben sev..." Ayaklanıp karşısına gittim ve gözlerine bakıp,
"Sen ney?"
"Ben sevdiğim biriyle evlenmek istedim."
"Biri? Biri diye biri yok burda Zeynep hanım."
"Sevdiğim adamla, sevdiğim adamımla evlenmek istedim." Duyduklarıma memnun olmuş meleğime yaklaşırken geri çekildi.
"O zaman sorun ne?"
"Şey... Beni yanlış anlama ama Allah katında sana ait değilim ve bu yüz..."
"Ahh be kızım, benim gözüm senden başkasını mı görüyo, senden başkasını mı hatırlıyor. Neden söylemedin ki daha önce simdi ne güzel..." cümlemi tamamlamadan Zeynepden omzuma şamar yemiştim ilk azarimi da yiyecektim.
"Farhan düşündüğün şeye bak. "
"Ne ya, ben yeni evlenmis bir adamım, düşüncem tabi."
"Farhan!" Diye uyarır bir tonda ismimi duymuştum. En iyisi sussam iyi olcakti.

KAÇAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin