20.Bölüm

1.1K 31 37
                                    

"Sana inanamıyorum Mert, maganda gibi milletin ortasında yumruk yumruğa kavga ediyorsun"

Evet, şu an tamda, yediği dayaktan dolayı dağılmış yüzüne pansuman yaptığım Mert'i azarlıyorum. 

Onun yanında, kızarmış gözlerle oturan Nazlı'nın ikide bir "İyimisin Mert?" Deyişinden de gına geldi artık.

Biraz ilerde, yayılarak oturan Cengiz'in  her önüne geleni yumrukladığı için  kan içinde kalmış elini temizleyen Yeliz "Afra haklı, magandasınız siz" dedi sinirle.

Bu olanlara inanamıyorum, biraz dışarı çıktım, bizimkiler bir gurup adamla kavga etmiş.

Mert onun, yaralı yüzünü temizleyen elimi itti ve "sanki beni bilmiyor gibi konuşma Afra! Mecbur olmasam kavga eder miyim? Herifin biri, şu süpürgesiz'e  musallat oldu dövmesemiydim?"  Dedi Ece'ye bakarak.

Ece, "Bu senin onları dövmüş halin mi? Ha ha güleyim bari"

Şeyma da, "Ece sen sus bari, çocuk seni korumaya çalıştı"

Ece kollarını göğsünde kavuşturup "Kim diyor beni koru diye? Hem onlar karışmasa, ben hallediyordum" dedi.

"Hı, çok hallederdin" dedi Cengiz.

Mert'ten iki adım uzaklaşıp, yerde devrilmiş sandalyeyi kaldırıp üzerine oturdum.  Mekan dağılmış resmen. o kargaşada herkes kaçtı, şu an biz bize kaldık ve neredeyse şimdide birbirimize gireceğiz.

"Gerçekten Mert, resmen içinden Yılmaz abim çıktı" Nazlı'nın bunu demesi ile Yılmaz, "hoştt lan, içinden ben çıkmış olsam, şu dayağı yermiydi?" Dedi.

Birde kendiyle övünüyor, öküzlerin efendisi.

Cengiz aklına yeni gelmiş gibi, Yılmaz'a döndü "hakkatten, sen nerdeydin lan? Ben burda bir başıma on kişiyi dövüyorum sen yoksun"

Yılmaz gözlerini bana dikmişken "daha önemli bir işim vardı" dediğinde, Şeyma'nın omuzuna kolunu saran Kadir seslice güldü. Bunlar ne ara bukadar samimi oldular?

Cengiz, Kadir'e ters bir bakış atıp "bu herif niye dayak yememiş? Sen hangi cehennemdeydin lan?" Dedi.

"Valla, benim hiç işim olmaz Cengiz"

Kadir'in rahat cevabıyla, Yeliz ona döndü ve "zaten sana gerek kalmadı ki, Cengiz tek başına bardaki adamların yarısını dövdü. Anlayamadığım, aşkım sen neden olayın içinde olmayanları da dövüyorsun?" Yeliz'in isyanına nazaran Cengiz umursamazdı  "nebileyim güzelim, elim değmişken kimse kalmasın dedim"

Böyle bir cevap olabilir mi? allah aşkına.

Ece oturduğu yerden kalkıp "hadi, biz gidelim kızlar." Derken gözleri kısaca etrafta gezindi "şunlara bak, bayramda kaçan boğa gibi heryeri dağıttılar" dedi.

Mert, "Afra sana  demiştim, bunu  getirme diye. Bak yine başıma bela oldu"  bunun üzerine Ece, hala aynı yerde oturan Cengiz'e döndü "keşke karışmasaydınız Cengiz bey, şu gerizekalının ağzını kırsalardı" dedi.

Bir saattir hakaret ediyor, şimdi de Cengiz bey oldu?

Yılmaz Cengiz'e çenesiyle Ece'yi  göstererek "bak, aklın yolu bir. Her gördüğün mevzuya niye dalıyorsun?"
dedi.

"Konuştu, insanlıktan nasibini almamış öküz"  dedim, kendimi tutamayarak.

Yılmaz, "Ben sadece haddini bilmeyenlere, haddini bildiriyorum" dedi.

Güldüm, tamamen sinirden.
"Sana kim haddini bildirecek acaba?" Dedim. Geri zekalı, sinirli olmadığı zamanlarda da böyle ukala oluyor.

Kadir, "kavga edecekler" dedi. Bıyık altından sırıttığını görmüyorum sanki.

ELZEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin