Annemlerin odasına girdiğimde babamın anneme sarılarak uyuduğunu gördüm. Bu tatları hallerine yüzüm yumuşarken onları uyandırmak için yaklaştım.
Aklıma gelen fikirle onlardan uzaklaştım ve "Ben geliyorum!" diye bağırarak üzerlerine atladım.
İkisi de ne olduğunu şaşırarak uyanırken sırıtarak onlara baktım.
"Selam canım anneciğim ve babacığım."
"Meva büyüdüğünü ve benim senin yaşında savaşa girdiğimi biliyorsun, değil mi anneciğim? Biraz olgunlaşsan mı?" diye soran annemi takmadım.
"Çok şirin uyuduğunuzu söylemiş miydim?"
Babam, "Gece gece sorun ne?" diye sordu.
"Ay rüyama ak sakallı dede girdi. Bir saniye. Yani element temsilcileri. Dört element temsilcisi rüyama girip konuştu."
Annem, "Benimle de ateş elementinin temsilcisi ile hava elementinin temsilcisi konuşmuştu. Temsilciliğimi müjdeleyip gücüm hakkında bilgi vermişlerdi." dedi.
"Benim de temsilciliğimi müjdelediler ama pek gücüm hakkında bilgi veremediler." dediğimde ikisinin de kaşları çatıldı.
"Niye?" diye sordu babam.
"Bunu yatağınızda mı konuşacağız? Kalkın, birlikte oturup konuşacağız. Efkan'ı da kaldırdım. O da abimin uyandırıyor." dedim.
Babam, "Efkan da mı burada?" diye sorunca annem, "Dilay haber vermişti. Unuttun mu?" diye sordu.
"Yıldönümleri yaklaşıyor diye, değil mi?" diye merakla sorduğumda annem de babam da bana döndü.
Babam, "Bu da nereden çıktı?" derken annem, "Senin aklın neye çalışıyor öyle." dedi.
"Her yıldönümleri yaklaşırken Efkan'ı evden kovuyorlar."
"Hadi sen bizi salonda bekle Meva. Babanın da benim de sabah işimiz yoğun. Oyalanmadan içeri geleceğiz."
Yataktan indim ve "Bekliyorum." dedim.
"Hadi Meva, hadi." diyen annem ile odalarından çıktım ve salona gittim.
Abimin üçlü koltukta oturarak, Efkan'ın da tekli koltukta oturarak uyuduğunu görünce ofladım.
"Abi, Efkan! Alo! Uyanın!"
İkisi de mızmızlanarak uyanırken annem ve babam içeri girdi.
"Meva çocukları rahat bıraksaydın. İkisinin gözünden de uyku atıyor." diyen babama "Bana ne, uyansınlar." dedim.
Abim, "Ben şimdi seni bir uyutacağım, geri uyuyamayacaksın." dedi.
Onu takmayarak yanına oturdum ve "Rüyamı anlatmaya başlayayım." dedim.
"Başla hadi." dedi annem.
İlişkim hakkında sorduğum soru ve aldığım cevap hariç tüm rüyamı detaylıca anlattığımda aralarda heyecandan nefesim kesilmişti.
Babam, "Gezegenin ortası mı?" diye sordu.
Annem, "Gerçekten mi gezegenin ortası mı yoksa mecazen mi gezegenin ortasından bahsediyor?" diye sordu.
"Eğer gerçekten ortasından bahsediyorsa üçüncü ülkenin sihirli ormanı ve beşinci ülkenin denizi gezegenin iki ortası." dedi babam.
"Mecazen dediyse neresi olabilir?" diye soran annem ile herkes düşünmeye başladı.
"Şu an uykulu kafa ile aklıma hiçbir şey gelmiyor. Yarın bunun düşünelim." dedi babam.
"Peki bu saklı kitap eğer uzaktaysa ne olacak? Ben gidip alacak mıyım?" diye sordum.
"Yanına birkaç kişi temin ederiz ve gidip kitabı alırsınız." dedi annem.
Babam, "Yarın temsilcilerin gezegenin ortası derken tam olarak neyden bahsettiğini düşüneceğiz. Başka bir problem var mı?" diye sordu.
"Yok." dedim.
Aslında bir problem daha vardı. Barlas bana buluşmamızda bir kitap lafı açmıştı. Sonrasında bu konuyu kapatmıştı.
Biliyor olabilir miydi?
Annem, "Öyleyse herkes odasında. Yatıp uyuyun." dedi.
Abim söylenerek odasına giderken Efkan ile odama gittik.
Efkan kapıyı kapattıktan sonra "Barlas'ın bir kitap konusu açtığını söylemiştin. Niye bunu babanlara söylemedin?" diye sordu.
"Emin değildim."
Efkan, "O zaman yarın gidip sadece ikimiz Barlas ile konuşacağız. Eğer gerçekten bu kitap işini biliyorsa öğrenme nedenini soracağız." dedi.
"Tamam." diye mırıldandım.
"Eğer ona güvenmezsem hapse girmesini sağlarım." diyen Efkan'a "Bunu yarın onla konuştuktan sonra düşünürüz." dedim ve yatağıma uzandım.
Efkan bir şey diyecekken "Hadi gel yanıma, uyuyalım." dedim.
Efkan yanıma uzanırken "Barlas'ı sevmiyorum." dedi.
"Bunu çok iyi biliyorum." diye fısıldadım.
Efkan söylenmeye devam ederken ona sarıldım ve gözlerimi kapattım.
"İyi geceler kıvırcık."
"İyi geceler turuncu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Temsilcisi
FantasyTüm ara elementlerin koruyucu hayvanını canlandırmak için çalışan bir gezegende doğan ana karakterimiz element taşını bulmak için girdiği sihirli ormanda beklenen kişi olduğunu öğrenir. "Güneş Parlarken" adlı kitabın ikinci kitabıdır.